Artırılmış ve Sanal Gerçekliğin Değiştireceği 10 Sektör

Artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik, eğlence sektörü için büyük gelecek vadediyor, bunun hepimiz farkındayız. Eğer oyun oynamayı seven biriyseniz artırılmış ve sanal gerçekliğin oyun sektörünü kökünden değiştirmeye aday olduğunu biliyorsunuzdur. Ancak bu değişim oyun sektörüyle sınırlı kalmayacak. Bu yeni teknolojiler pek çok farklı sektörde kulanılmaya başladı bile.

Gelin birlikte bu yeni teknolojilerin hangi alanlarda kullanıldığına ve kullanılabileceğine bakalım:

 

1. Eğitim

Artırılmış ve sanal gerçekliğin eğitim alanında pek çok kullanımı bulunuyor ve halihazırda bu teknolojiler pek çok ülkede kullanılıyor. Google’ın 2015 yılındaki bir toplantısında, sınıflar için Expeditions adlı bir sanal gerçeklik platformu tanıtıldı. Öğrenciler, Cardboard aracılığı ile dünyanın ve hatta uzayın pek çok yerini gezme fırsatı buldular bu sayede.

Üniversite bazında da Kaliforniya’daki Western University, tıp öğrencileri için sanal gerçeklik öğrenme merkezi kurdu. Öğrenciler zSpace gibi araçları giyerek insan vücudunu ayrıntılı olarak inceleme fırsatı bulabiliyorlar bu teknolojiyi kullanarak. Yani öğrenciler kütük gibi kalın kitaplardan kan hücrelerinin yapısını okumak yerine Oculus DK2 adlı sanal gerçeklik gözlüğünü takarak insan vücudunda gezintiye çıkabiliyorlar. Bu tecrübe, öğrencilere kitap okuyarak öğrenmekten daha kalıcı bir öğrenme biçimi vadediyor.

 

2. Sağlık

Sanal gerçeklik, sağlık alanında zaten yıllardır kullanılıyor. Snow World adlı sanal gerçeklik uygulaması ağır derece yanıktan muzdarip insanların rehabilitasyonu için kullanılıyor. Bu uygulamada ağır yanık sahibi kişiler karlı bir ortamda penguenlerle kartopu oynayabiliyorlar.

Sanal gerçeklik ayrıca fobilerin tedavisinde de kullanılıyor. Kalabalık korkusu, topluluk önünde konuşma, yükseklik korkusu gibi fobilerin tedavisi için sanal gerçeklik şahane bir antreman ortamı sunuyor.

Başka bir kullanım da ampute insanlar için. Bir uzvunu kaybetmesine karşın bu uzvunda ağrı hisseden insanların rehabilite edilmesinde sanal gerçeklik kullanılıyor. Böylece kişi sanal gerçeklik aracılığı ile bu uzvu varmış gibi hissederek psikolojik olarak ağrıdan kurtuluyor. Ayrıca bu kişiler, olmayan uzuvları varmış gibi bir tecrübe sağlayan sanal gerçeklik oyunuyla da tedavi ediliyor.

Bunların yanı sıra Miami’den bir doktor, Google Cardboard aracılığı ile yarım kalp ve tek bir akciğerle doğan bir bebeği ameliyat etmeyi başardı. Cardboard ona bebeğin kalbini üç boyutlu olarak görme fırsatı verdi. Cardboard bu imkanı sağlamasaydı belki o bebek bugün hayatta olamayacaktı bugün.

Artırılmış gerçeklik alanında da ise pek çok uygulama mevcut. AccuVein, doktorlar ve hemşireler iğne yapmadan önce damar yollarını görmeleri bakımından kolaylık sağlıyor. Bu hem zamandan tasarruf sağlıyor hem de hastaların gereksiz yere acı çekmesini engelliyor. Ayrıca Viipar adlı uygulama uzaktaki bir cerrahın ameliyat yapan cerraha vücuttaki bir bölgeyi göstermesini sağlıyor. Yani usta bir cerrah, ilk ameliyatını yapan cerraha ameliyat esnasında yön verebiliyor. Bu durum ameliyatların çok daha başarılı olmasını sağlayabilir.

 

3. Uzay ve Havacılık

Sanal gerçekliğin babası kabul edilen Tom Furness, 1960’lı yıllarda ABD’nin Ohio eyaletindeki Wright Patterson Hava Kuvvetleri üssünde pilotların kokpitteyken yaşadıkları bazı sorunlara sanal gerçeklik aracılığı ile çözüm bulmaya çalışıyordu. ABD ordusu o zamandan beri sanal ve zenginleştirilmiş gerçeklik teknolojilerinden yararlanmaya devam ediyor.

NASA da 1992 yılından beri Houston’daki üssünde astronotların eğitimi için sanal gerçeklik kullanıyor.

 

4. Pazarlama

Pazarlama sektörü, sanal ve artırılmış gerçeklik için biçilmiş kaftan denebilecek kadar verimli bir sektör. Star Wars, Jurassic Park, Avengers gibi filmler sanal gerçeklik tecrübesi sunan versiyonlarıyla tekrar satışa çıktı örneğin.

New York Times ve Savannah College of Art ise reklam vermek ve marka bilinirliğini artırmak için Google Cardboard kullanan şirketler arasında.

 

5. Gazetecilik ve Medya

Son dönemlerde New York Times, Al Jazeera ve hatta Anadolu Ajansı gibi medya kurumları haber aktarmak için 360 derecelik videolar kullanıyorlar. Ayrıca gazeteci Nonny de la Pena’nın Emblematic adlı sırf sanal gerçeklik haberciliğine dayanan bir startup’ı bulunuyor.

Gazeteciler genelde okurların gitme ihtimali olmayan yerleri aktarmak için nasıl bir format kullanmak gerektiği konusunda zorluklar yaşarlar. Ancak medya şirketi RYOT,  Suriye’deki savaşı ve mülteci krizini okurlara sanal gerçeklik aracılığı ile aktarmak için 360 derecelik videolar üretiyorlar. Yani gazetecilik ve medya alanında sanal gerçeklik, yakın gelecekte çok daha sıklıkla kullanılacak diyebiliriz.

 

6. Turizm

Bir şehri öncelikle sanal gerçeklik teknolojisi aracılığıyla gezmek, o şehre gerçekten gidip gitmeme konusunda karar vermeyi kolaylaştırabilir.

JW Marriott otel zinciri bu nedenle sanal gerçekliği kullanan şirketler arasında. İnsanlar; Hawaii adalarını, Londra gökdelenlerini ve Marriott otellerinin odalarını sanal gerçeklik aracılığı ile görebiliyor. Son olarak yine aynı otel zinciri VRoom Service adında bir hizmet veriyor. Buna göre otelde kalan müşteriler odalara yerleştirilen sanal gerçeklik gözlükleriyle Şili, Çin, Ruanda gibi ülkeleri gezebiliyorlar.

Google’ın Wordlens adlı artırılmış gerçeklik uygulaması da benzer şekilde kullanıcılara çeviri hizmeti veriyor. Yani kullanıcı telefonunu dilini bilmediği bir yazıya doğru tutunca direkt olarak çevriliyor bu yazı. Özellikle İngilizcenin pek kullanılmadığı ülkelere seyahat edecek kişiler için çok büyük bir kolaylık.

 

7. Emlak

Satın almak ya da kiralamak istediğiniz evi gidip gezmek kadar iyisi yoktur, ancak evin fotoğrafları da karar verme aşamasında size büyük kolaylık sağlar.

Sanal gerçeklik sayesinde artık evlerin içini 360 derecelik videolarla ve fotoğraflarla gezebiliyorsunuz. Matterport adlı bilgisayar teknolojileri şirketi, başta emlak sektörünün işleyişini değiştirmek amacıyla 30 milyon dolar yatırım aldı. Yani yakın gelecekte ev kiralama ve satın alma alışkanlıklarımız değişebilir.

 

8. Beceriye Dayalı Meslekler

Akıllı gözlükler fabrikalarda ve şantiyelerde yaygınlıkla kullanılmaya başladı. Özellikle çalışanların ellerinin serbest olması gereken işlerde akıllı gözlükler büyük faydalar sağlayabiliyor. Bir şey tamir etmeniz gerektiğinde gözlükten makinenin tamir edilme biçimini öğrendiğinizi düşünsenize… Böyle olduğunda verimlilik kayda değer biçimde artacaktır.

DAQRI şirketinin akıllı baretleri sayesinde işçiler kırık boruları görebiliyor ve gereken düzeltmeleri yapabiliyorlar.

Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik buna benzer pek çok konuda kolaylık sağlayabiliyor. Örneğin kaynak eğitimi alan öğrenciler, sanal gerçeklik simülatörü sayesinde kaynak malzemeleri olmadan eğitim alabiliyorlar. Bu hem verimlilik hem de eğitim materyalinden tasarruf sağlıyor.

 

9. Otomotiv

Otomotiv devi Ford, yeni bir otomobil tasarlarken öncelikle sanal gerçekliği kullanıyor. Ford ar-ge mühendisleri Oculus Rift akıllı gözlük aracılığıyla üretilen prototipi inceliyor ve ortaya çıkacak aracın nasıl bir tecrübe sunacağı ya da sunması gerektiği konusunda notlar alıyorlar.

Lexus markası ise ta 2014 yılına sürüş simülatörü geliştirdi. 2015 yılında da otomotiv sektörü ilk kez sektörde artırılmış gerçeklik konulu bir konferans düzenledi. Bu konferansta üretimden satışa kadar sanal gerçekliğin nasıl kullanılabileceği tartışıldı.

 

10. Perakende

Perakende sektöründe sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojileri şirketlerin müşterilere ürün ve hizmetle ilgi tanıtım yapmasında oldukça yardımcı oluyor. Örneğin artırılmış gerçeklik kanadındaki ModiFace adlı uygulamada kullanıcı tablete ya da akıllı telefonun ekranına bakarak kendi göz rengini, elbisesini, makyajını ve saç stilini değiştirebiliyor. Sonuçları son derece gerçekçi olan bu uygulama sayesinde özellikle kadınlar alışveriş yaparken ne alacaklarını daha iyi kestirebiliyorlar.

Sanal gerçeklik kanadında ise Marxent Labs, geliştirdiği uygulama sayesinde müşterilerine kendi banyo ya da mutfaklarını tasarlama imkanı sunuyor. Tasarladıkları odaların 360 derecelik videosunu bile izleyebiliyor müşteriler. Ayrıca uygulamanın sunduğu desen, parke, aydınlatma, duvar boyaları gibi seçenekler sayesinde pek çok farklı kombinasyon da mümkün oluyor. Marxent Labs, bu uygulamayı Koçtaş veya Ikea benzeri bir şirket olan Lowe ile birlikte tasarlamış. Yani teknoloji ve perakende buluşunca ortaya böyle bir uygulama çıkmış.

 

İlginizi çekebilir

Sanal gerçeklikle ilgili yenilikler
Kafa naklinden uzay turizmine: 2017’de dünyayı şekillendirecek inovasyonlar
Durmuş BAYRAM

Yazar : Durmuş BAYRAM

Bilkent Üniversitesi "İletişim ve Tasarım" bölümünden mezun olduktan sonra DW Türkçe gibi birçok saygın kurumda online gazetecilik ve video üreticiliği yaptı. Sizler için iş fikirleri ve para kazanma yollarıyla ilgili araştırmalar yapıp rehber niteliğinde içerikler hazırlıyor.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir