Çok mu Yoğunsunuz ? Yanılıyorsunuz. Sebebi Bu Yazıda.

Geçen gün havalandırma sistemimiz bozulduğu için bize servis veren firmayı aradım. Firma iyi bir firma. Telefonla konuştuğum kişi benim için teknik servis görüşmesi ayarlayıp bir saat içinde bana geri dönüş yapacağını söyledi. Bir saat geçti. En sonunda ben tekrar aradım ve bana dediği şuydu:”Çok afedersiniz. Burada işler çığrından çıktı. İnanılmaz yoğunum!

O sırada evin sıcaklığı 45 dereceyi buluyordu.

Bazen yazılım geliştirme yaparız. Geçen ay,  iyi işler çıkartan sevdiğimiz bir arkadaşa ufak bir iş verdik. İşin teslim tarihi geçtiğimiz Cuma’ydı. Evet muhtemelen siz de tahmin ediyorsunuz; iş teslim edilmedi. Cuma günü onu arayıp işin ne durumda olduğunu sorduğumuzda defalarca özür diledi ve şöyle dedi: ” İ-na-nıl-maz yoğunum! Size söz veriyorum önümüzdeki hafta işi teslim edeceğim.

Müşterimiz hala o işin bitmesini bekliyor. Bunun gibi pek çok hikaye var.

Yemek yemek üzere bir restorana gittim, çok kalabalıktı. Restoran çalışanları çılgın gibi etrafta koşuşturuyordu. Sipariş vermemiz yıllar sürdü, yemekler ise hiç gelmeyecek sandık. Bize bakan gecikme için bizden özür dileyerek ”Bugün mutfağımızda olağanüstü bir yoğunluk yaşanıyor.” dedi.

Yemekler güzeldi.

Bu insanlar gerçekten bu derece meşgul mü? Kesinlikle. Siz de bu kadar yoğun musunuz ? Eminim öylesinizdir. Toplantıdan toplantıya giriyor, bir sürü telefon görüşmesi yapıyorsunuzdur. Yeni bir proje üzerinde çalışıyor veya o önemli teklifleri hazırlamaya uğraşıyorsunuzdur. Tüm e-postaları takip etmeye çalışırken araya öğle yemeğini sıkıştırıyorsunuzudur. Çocukları okuldan almak zorundasınızdır! Yoğun, çok yoğun, aşırı yoğunsunuzdur. Her şeye yetişmek imkansız olmuştur. Aslında pek de öyle değil. Ne o klima firması, ne yazılım geliştirici, ne de o garson kız o derece yoğun olmamalı. İşte sebebi:

Farzedelim ki beni bir saat içinde arama sözü veren bayana, eğer beni gerçekten bir saat içinde ararsa ona bir milyon TL vereceğimi söylemiş olsaydım? Peki ya işi vaktinde teslim ederse yazılımcı arkadaşa bir milyon TL vereceğimi söyleseydim?  Ya da farzedelim ki restorandan içeri girer girmez o garsona, hemen siparişimi alıp bir an önce yemeğimizi getirirse ona bir milyon TL vermeyi önerseydim?

Bu insanlar ”aşırı yoğun” değildi. Ne siz öylesiniz ne de karşılaştığınız insanlar öyle. Herkes yaptığı seçimlere göre yaşıyor. Klima şirketindeki bayan söz verdiği gibi beni geri aramak yerine, başka işler yapmayı tercih etti. Yazılımcı, benden aldığı işi yapması gereken sürede başka bir proje üzerinde çalışmayı tercih etti. Ve garson ilk önce bize servis yapmak yerine başkalarına servis yapmayı tercih etti. Bu kişilerin hepsi müşterilerini kaybetmeyi veya tepki çekmeyi göze aldı, ama bu onların kendi seçimiydi.

Aslında hatalı değiller. Ellerinden geleni yapıyorlar. Varını yoğunu ortaya koyuyorlar. Ama ”aşırı meşgul olmaları” bana öncelik vermemeleri için bir sebep değil. Sonuçta ben onlar için yapılacak listesinde bir maddeyim ve benden önceki maddeler uzayıp gidiyor. Eğer ben bu insaları teşvik edecek bir şey vermiş olsaydım (mesela bir milyon TL), beni listelerinde üst sıraya alabilirlerdi. Bunu yapmak yerine beni görmezden geldiler.

Tam şu anda çalışanlarınız sizinle aynı önceliğe sahip olmayan işleri yapmakla ”meşgul” olabilirler. Acil bir müşterinin talebiyle ilgilenmek yerine, aciliyeti bulunmayan işlerle ”meşgul” olabilirler. Çok ufak bir müşteriye yardım etmekle ”meşgulken”, çok daha büyük bir müşteriyi bekletiyor olabilirler. Onları temel görevlerini yapmaktan alıkoyan bir toplantıyla ”meşgul” olabilirler. Bunu farkedebilmenin tek yolu onları daha iyi gözlemlemek, daha iyi yönetmek ve onların mesaisinde daha aktif olarak yer almaktır. Belki de şu an, onların öncelikleriyle sizin önceliklerinizi eşitlemek için doğru zamandır. ”Yoğun olmak” mazeret değil.

Eğer bunun için zaman ayırırsanız, hem siz hem de çevrenizdekilerin artık o kadar ”yoğun” olmadığını göreceksiniz. Onlar sadece bir tercih yapıyor. Siz de öyle. Bu tercihler doğru mu acaba?

 

İlginizi çekebilir

Meşguliyetleri En Aza İndirmenin Yolları
Gününüzü Daha Verimli Yapacak 11 Rutin
Irmak Sueri CORA

Yazar : Irmak Sueri CORA

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sinema&TV bölümünden mezun olduktan sonra yönetmenlik koltuğunu oturdu ve birçok kısa metrajlı fime imza attı. Katıldığı festivallerden sayısız ödül topladı ve toplamaya devam ediyor. Başarı ve girimcilk konularında kendi hayatında edindiği tecrübeleri sizler için paylaşıyor.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir