Tinder’ın Kurucusu Sean Rad ve Başarı Hikayesi

Tinder’ın kurucusu Sean Rad’ın son birkaç yılı biraz fırtınalı geçti desek abartmış olmayız. Tinder 2012 de ilk kurulduğu zamanlarda çok hızlı bir başarı yakalamış ve bir anda trend haline gelmişti. Çöpçatanlık yapan uygulama iki aydan kısa sürede bir milyondan fazla insanı birbiriyle eşleştirmiş, üniversite kampüslerinin en çok konuşulan konularından birisi haline gelmiş, hatta teknoloji sektörünün elitlerinin bile onayını kazanmıştı. Piyasa çıkışından altı yıl sonra değeri neredeyse 3 milyar dolara ulaşan uygulama App Store’da en çok para kazanan uygulamalardan bir tanesi.

Tabii her şey dışarıdan gözüktüğü kadar günlük güneşlik değildi. Tinder’ın da kendi problemleri vardı. Kurucularından Whitney Wolfe, başka bir kurucunun; Justim Mateen’in kendisini taciz ettiği iddiasıyla ona dava açmıştı. Bu sansasyonel olaylar üzerine CEO’luk pozisyonundan vazgeçen Rad, koltuğuna ancak altı ay sonra geri dönmüştü. Bir süre daha CEO olarak çalıştıktan sonra bu sefer kalıcı olarak koltuğundan kalkan Rad şirketin yönetim kurulu başkanı olarak çalışmayı tercih etti.

Bu yazımızda size genç girişimci Rad’ın bu yola nasıl çıktığından ve Tinder’ın kuruluş hikayesinden bahsedeceğiz:

 

Sean Rad 1970’li yıllarda Los Angeles’a taşınan İran’lı göçmen bir ailenin çocuğuydu. Beverly Hills’deki diğer İran’lı göçmenlerle beraber büyüyen Rad’ın ebeveynleri tüketici teknolojisi endüstrisinde çalışıyordu.

Rolling Stone’a verdiği bir röportajda ailesinden ve aile geleneklerinden bahseden Rad, şöyle diyordu: “Benim ailemde hayatlarımızda illa da büyük işler başaracağız diye bir şey yoktu. Normal bir hayat yaşamak ve büyük şeyler başarmadan ölmek gayet de kabul edilen bir şeydi.”

 

Aslında şov dünyasına ilgi duyan Rad’ın bu hevesi ne yazık ki uzun sürmemişti. Lisede yaptığı bir staj sırasında bir yönetici tarafından reddedilen Rad’ın şevki kırılmış, Rad şov dünyasına sırtını dönmüştü.

“O dönemlerde fark ettim ki sevdiğim işleri yaparak da çok para kazanabilirdim. O noktadan sonra da bir sanatçı olarak kendi kaderimi kendim kontrol edebilirdim, kimseye ihtiyacım kalmazdı” demişti Rad Rolling Stone’a verdiği demecin devamında.

 

Rad’ın ebeveynleri ona ilk cep telefonunu Rad daha henüz 13 yaşındayken vermişti. 5 yıl sonra mobil bir mesajlaşma şirketi (adı da Orgoo’ydu) kuran Rad teknolojiye ilgisini erken yaşta keşfetmişti.

 

Rad ve Tinder’ın kurucularından Justin Mateen aynı bölgede, Beverly Hills’de yaşıyor olmalarına rağmen farklı okullara gitmişlerdi. Ama bu 14 yaşında tanışmalarına engel olmadı.

(sağda Sean Rad’ı, soldaysa Justin Mateen’i görüyorsunuz)

 

İkilinin yıllar sonra yeniden bir araya gelmesini sağlayansa şanstan başka bir şey değildi. İki genç de Güney Kaliforniya üniversitesinde eğitim görmeye hak kazanmıştı. Okula kayıtlarını 2004’te yaptıran eski dostlar, bir derste karşılaştıklarında aynı okulda olduklarını fark etmişlerdi. “Bir matematik dersinde gözlerimiz buluştu!” diye şaka yapan Rad iki yıl sonra girişimci içgüdüsünü takip etmek için okulu bıraktığında dostunu ardında bırakmış gibi hissetmişti ama, yolları yeniden kesişecekti.

Hem Rad hem de Mateen 2000’lerin ortasında kendi internet şirketlerini kurdular, Mateen’in şirketi ünlüler için oluşturulmuş bir sosyal bağlantı platformuyken Rad’ınki çok daha farklıydı.

 

Geçen yıllar ikilinin yolunu tekrar kesiştirdi, üstelik bu sefer ekibe başkaları da katılmıştı. Tinder’ı kuran ekipte Rad’ın ve Mateen’in yanı sıra Jonathan Badeen, Joe Munoz, Whitney Wolfe,  Chris Gylczynski gibi isimler de vardı. Ekip, kurdukları bu yeni girişimin pazarlaması için çok doğru bir adres seçmişlerdi: Pazarlama faaliyetlerini üniversitelerin öğrenci kulüplerinde yürüten takım kısa zamanda attıkları başarılı adımların meyvelerini toplayacaktı. Önceden de söz ettiğimiz üzere, Tinder iki aydan kısa sürede iki milyondan fazla insanı eşleştirmişti.

(Solda Jonathan Badeen’i, sağda da Sean Rad’ı görüyorsunuz).

 

Kuruluşundan sadece bir yıl sonra ödüller almaya başlayan Tinder’ın ilk ödülü TechCrunch’tan 2013 yılında aldığı “Bu yılın en iyi girişimi” ödülüydü. 2014 yılında da performansından bir şey kaybetmeyen Tinder Webby Ödüllerinde yılın en iyi çıkış yapanı olarak ödüllendirilmişti.

 

Hızla başarıdan başarıya koşan Tinder’ın  kökleri Hatch Laboratuvarlarına dayanıyordu. IAC grubunun girişimleri desteklemek için kurduğu bu kuruluşta ilk tohumları atılan Tinder hızla büyüyüp gelişmişti. 2014 yılında IAC grubu Tinder’ın yatırımcılarından birisi olan Chamath Palihapitiya’dan şirketin yüzde onluk hissesini satın aldı.

(Yatırımcı Chamath Palihapitiya.)

 

Bu günlerdeyse IAC ve Match Grubu Tinder’ın çoğunluk hissesine sahip.

(IAC yönetim kurulu başkanı Barry Diller.)

 

2014 yılında Tinder’ın çekirdek kurucu ekibindeki isimlerden birisi olan Whitney Wolfe Herd (ki kendisi aynı zamanda pazarlama departmanının da başkan yardımcısıydı) şirkete yönelik bir cinsel taciz davası açtı. İddiaya göre şirket için çalıştığı günlerde eski erkek arkadaşı Justin Mateen tarafından tacize uğramıştı.

Bumble CEO’su Whitney Wolfe Herd

Wolfe ve Tinder/IAC davanın sonrasında 1 milyonun biraz üzerinde bir tazminatta anlaştı. İşinden ayrılan Wolfe başka bir çöpçatanlık uygulaması olan Bumble’da çalışmaya başladı. Bumble her ne kadar ana fikirde Tinder’la aynı noktada olsa da perspektifte sürece farklı bir açıdan yaklaşıyordu: Bu uygulamada kadınlar kontrol sahibi olan taraftı.

 

Davadan sonra Mateen şirketteki pozisyonundan ayrıldı, Rad ise şirkette kalmayı tercih etse de CEO koltuğundan kalktı. Bütün olan bitene rağmen Rad ve Mateen arkadaş kalmayı tercih etmişti. 2014 yılında verdiği bir röportajda “Hala Justin’le görüşmeye devam ediyorum. O benim en yakın arkadaşım” demişti Rad.

 

Rad’ın bıraktığı CEO koltuğunu  devralan Chris Payne’in koltuktaki günleri kısıtlıydı. Sadece 6 ay sonra pozisyonuna geri dönen Rad, CEO olarak çalışmaya devam etmişti.

 

2015 yılında verdiği bir röportajla ardından söz ettiren Rad, özel hayatıyla alakalı konuştuğu röportajda cinsel hayatından bahsetmekten bile çekinmemişti. Rad’ın iddialı röportajından kısa bir süre sonra Match grubu hisseleri piyasaya sürmüştü.

 

2016 yılının Aralık ayında yeniden iş değiştiren Rad bu sefer yönetim kurulu başkanlığını tercih etmiş, eski yönetim kurulu başkanı Greg Blatt’sa CEO koltuğuna geçmişti. Blatt aynı zamanda Match Grubunun da CEO’su ve yönetim kurulu başkanıydı.

 

2017 yılında tarihindeki en yüksek değeri gören Tinder’ın net değeri 3 milyar dolara çıkmıştı.

 

O günlerde Tinder uzun süredir Apple’ın App Store’undaki en kazançlı uygulamalardan bir tanesiydi. Şirket her sene takipçilerinin yüzde 81 arttığını söylerek 2018 yılındaki karlarının 800 milyon doları aşmasını beklediklerini açıkladı.

 

“196’dan fazla ülkede Tinder’a üye olan milyonlarca aktif kullanıcı var” demişti ünlü girişimci 2017 yılında verdiği bir röportajda. “Çalışmaya başladığımızdan beri 20 milyarın üzerinde eşleşme yaptık, bu hiç de küçük bir rakam değil.”

 

İlginizi çekebilir

Göçmenler, Girişimci Olarak Neden Daha Başarılı Oluyorlar?
Mutlaka Okumanız Gereken Başarı Hikayeleri
Sevin KAYTAN

Yazar : Sevin KAYTAN

Londra Üniversitesi Ekonomi ve Finans bölümünden Üstün Başarı Programı kapsamında mezun oldu. Tüm dünyada girişimcilikle ilgili birçok araştırmada yer aldı. Şu anda ise kariyer yolculuğuna Paris'te bulunan "OECD Girişimcilik Merkezi" nde devam etmekte.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir