Zenginlik Garantili 10 Sır

Araştırma sonuçları ve istatistiklere baktığınızda zengin insanlar gelir grubunun yalnızca %1’lik küçük bir kısmını temsil ediyor. Şöyle ki süper zengin olarak hitap ettiğimiz “çok” zengin insanların minimum geliri 389,436 bin TL!

Eğer siz de bu yüzde birlik kesimin yüzde birlik kısmında yer almak istiyorsanız yılda 8,32 milyon liralık bir gelirinizin olması gerekiyor. Ve eğer Forbes’un “Dünya’nın En Zengin 400 ismi” listesinde yer almak istiyorsanız yılda 100,000,000 bin dolarlık bir gelirinizin olması gerekiyor.

“Nasıl Zengin Olunur?” makalemizin bir devamı niteliğinde olan bu yazımızda yeni girişimciler için zengin insanların sırlarını ortaya koyacağız. Bu yazı sayesinde zengin insanların neleri farklı yaparak zengin olmayı başardıklarını ve aileleri ile özgürce zaman geçirip, dünyayı gezmelerine yetecek bir finansal özgürlüğe kavuşmalarını sağlayan hayat felsefelerinin neler olduğunu daha iyi anlayacaksınız.

Yüksek bir gelirinizin olması zengin bir insan olabilmek için yeterli değil. Evet, doğru okudunuz! Yüksek bir gelir zengin bir insan olmak için yeterli değil. Size bu konuyu şöyle anlatayım: iki adam hayal edin. Birinin adı Ahmet diğerinin adı da Mehmet. Ahmet bir doktor ve yıllık geliri 300,000 bin lira. Ahmet doktor olabilmesi için yıllar boyu eğitim almış, sonrasında tam anlamıyla bir doktor olabilmek için birkaç yıl asistan doktor olarak çalışmış ve şimdi ise para kazanması için her gün işe gitmesi gerekiyor. Eğer Ahmet ölürse ya da kötü bir şans eseri kaza geçirir ve komaya girerse çalışamayacağı için ailesine ya çok az ya da hiç para bırakamaz.

Fakat öte yandan Mehmet’e baktığımızda, 3,000,000 lira değerinde bir oteli var ve bu otel Mehmet’ yılda 300,000 bin lira kazandırıyor. Mehmet’in her gün otele gitmesi ya da işini yürütmek için çabalaması gerekmiyor çünkü Mehmet işlerini yürütmesi için hali hazırda bir işletme firması ile çalışıyor. Eğer birşey olur ve Mehmet ölürse ya da çalışamayacak bir hale gelirse hala oteli ona ve ailesine para kazandırmaya devam edecek.

 

1- Parayı İşinize Yarar Hale Getirin

Her zaman dediğim gibi yatırım yapmanın amacı para kazanmanız için emeğinizi satmanız değildir. Yatırımın amacı size düzenli ve pasif bir şekilde para kazandırmasıdır. Bu açıdan bakıldığında Mehmet kesinlikle zengin bir kişi olarak sınıflandırılabilir çünkü ekonomiye gerekli hizmeti sağladığı için ona devamlı nakit para kazandıran bir sermayesi var. Farklı bir deyişle Mehmet zengin biri olduğu için önemli ya da saygı değer bir insan değil; zengin bir insan çünkü ortaya koyduğu sermaye toplumun bir ihtiyacını yerine getiriyor ve kazandığı para da bunun bir kanıtı.

Öte yandan Ahmet ise hayatını güzelce, ortalama standartların üzerinde yaşıyor fakat gerçek anlamda bir zengin sayılmaz. Ahmet’in zengin sayılması için kazancını doktorluktan değil parasını yatırdığı ve doktorluk kariyerine devam ederken ona devamlı olarak para kazandıracak bir işe sahip olması gerekiyor.

Mutlaka okuyun: Zengin Olmanızı Sağlayacak 3 Garanti Yöntem

 

2- Uzun Vadeli Geri Dönüş Sağlayan Projeler Üzerinde Çalışırlar

 

Uzun vadeli geri dönüş sağlayan projeler mi? Tabii ki de pasif gelirden bahsediyoruz. Zengin insanlar ile diğer sınıflara mensup insanlar arasındaki en görünür fark zengin insanların onlara uzun yıllar boyu para akışı sağlayacak projeler, işler üzerinde çalışıyor olmaları. Bakıldığında orta ve alt sınıfa mensup insanlar da yaptıkları işe aynı emeği veriyor gibi gözükseler de her ay maaş aldıkları ve bu maaş da harcanıldığında bittiği için asla zengin olamıyorlar.

Örneğin Drury Inn. oteller zincirini ele alalım. Bu lüks oteller zinciri aslen inşaat sektöründen gelen bir aile tarafından kuruldu. Neden mi? Çünkü bu aile başka insanlar için oteller inşa etmek yerine kendi otellerini inşa etmenin ve inşa ettikleri bu otelden de devamlı olarak bir para akışı elde etmenin daha mantıklı olduğunun farkına vardılar. Bakıldığında bir inşaat firması çaktığı her çiviyi faturaya yazarken şimdi ise o çiviler ailenin yıllık geliri haline geldi.

Mutlaka okuyun: 7 Adımda Uzun Vadeli Düşünmek

 

3- Çok Çeşitli Gelir Kaynakları ve Aktif Mal Varlıkları Vardır

 

Çoğu zaman ekonomi kaynaklarından ve ekonomi uzmanlarından gelir çeşitliliğinin ne kadar önemli olduğunu duyarsınız. Zengin insanlar da farklı kaynaklardan gelen gelirin öneminin farkındadırlar. Mesela size iki profil sunsak siz bu iki profilden hangisini olmak istersiniz? Bir şirkette yılda 300,000 bin TL kazanan üst düzey bir yönetici mi? Yoksa kendi işinde yılda 100,000 TL kazanırken öte yandan da emlak ve hisseler üzerinden 200,000 bin TL kazanan biri mi? Muhtemelen geleceği daha sağlama alınmış bir profil olduğu için ikinci profili seçersiniz.

Riski Azaltmak, Geliri Yükseltmek

Farklı kaynaklardan gelir elde ediyor olmanız yalnızca iş hayatınızda aldığınız riski düşürmez, aynı zamanda da herhangi bir gelir kaynağınızda bir problem oluştuğunda elinizdeki paradan ve maldan olmazsınız. Örneğin siz eğer bir şirkette yıllık 300,000 bin lira kazanan bir yönetici olmayı seçtiyseniz bir gün işten kovulduğunuz zaman elinizde beş kuruş para olmaz. Bankadaki birikimleriniz ise ancak birkaç yıl idare edecektir.

 

4- Aktif Gelir Kaynağı Yerine Pasif Gelir Kaynaklarını Tercih Ederler

 

Zengin insanlar için zaman çok önemli bir kavramdır. Bu nedenle kazandıkları her bir kuruşu pasif gelir kaynaklarından kazanmaya çalışırlar. Yukarıda da bahsettiğim gibi, pasif bir gelir demek para kazanmak ve hayatınızı devam ettirmek için aktif olarak çalışmak demek değil. Pasif bir gelir demek kendi ekonomik özgürlüğünüzü elinize alarak aileniz ve kendiniz için daha özgür bir yaşam elde etmek demektir.

Pasif gelir kaynaklarına örnek olarak aşağıdaki maddeler gösterilebilir:

-Herhangi bir fikrin patentini almak

-Gayrimenkul satın almak ve kiraya vermek

-Yarattığınız karakterler ya da markalar için marka lisansı almak

-Aktif olarak çalışmanızın gerekli olmadığı işlerden gelir elde etmek

-Kurmuş olduğunuz blog ya da internet sitesi üzerinden reklamlar vererek para kazanmak

-Emekliliğe yatırım yapmak (Emekli maaşı)

Pasif Gelir Kaynağı Örneği: Birkaç hafta önce, kurduğum şirketlerden biri yerel bir imalat şirketi ile anlaştı ve bu firmanın müşterilerine parola korumalı bir site üzerinden sipariş vermesine izin verecek, satın alma sürecinin ilerlemesini takip edecek, gerçek zamanlı mesaj gönderme ve fatura ödeme gibi daha birçok özellik sunacak bir yazılım platformu oluşturmak için bir sözleşme imzaladı. Buna karşılık, şirket bize bir kuruş ödemedi, bunun yerine gelen tüm siparişlerde % 5’lik bir ek ücret eklememize izin verdi. Bu sözleşme sayesinde şu an yıllık 50,000 lira kazanıyoruz ve sistemin bize hiçbir maliyeti yok. Bu kazandığımız para doğrudan diğer şirketlerimizi büyütmeye almaya harcanacak. İşte bu yüzden amacımız bu gibi projeler bulmak ve nakit kazanç sağlayan alanlara yeniden yatırım yapmak.

Peki Siz Bunu Nasıl Başarabilirsiniz?

Kendinize pasif bir gelir kaynağı oluşturmak sandığınızdan daha da kolay. İnsanların hayatlarını kolaylaştırıcak fikirler üretip bu fikirleri kendiniz için fırsata dönüştürmek konusunda önünüzde hiçbir engel yok. Unutmayın, tek dikkat etmeniz gereken şey yaptığınız işe aktif olarak dahil olmadan para kazanıyor olmanız gerektiği.

Mutlaka okuyun: Uyurken Para Kazanmanın 8 Yolu

 

5- Paranın Doğasını Oldukça İyi Bilirler

Alt ve orta sınıfa mensup insanlar parayı sonu olan, harcadığında biten bir varlık gibi görürler. Fakat zengin insanlar paranın doğasını iyi bilirler. Para, zengin insanlar için bir tohum gibidir. Çünkü elinize geçen her bir liranın ekildikten sonra büyüme ve daha fazla para verme gibi bir potansiyeli vardır. Bunu tıpkı bir çiftçinin tarlasına mısır ekmesi gibi düşünebilirsiniz. Elinizdeki tohumu yeme ya da ekme seçimini yapmak size kalmış. Yerseniz bugün için size haz verebilir fakat ekerseniz ailenizi ve sizden sonra gelen torunlarınızı bile besleyebilir.

Herkes bir Warren Buffet olmak istese de bugün 18 yaşında olan birinin Buffett ile aynı yaşa gelmesi için önünde daha 67 yıl olduğunu düşündüğünüzde zengin olmak o kadar da zor birşey değil. Çünkü eğer siz de birgün zengin olmak istiyorsanız zamanın paranın en iyi arkadaşı olduğunu bilmelisiniz.

Mutlaka okuyun: Para Hakkında Yanlış Bilinen Gerçekler

 

6- Kendi Şans ve Fırsatlarını Kendileri Yaratırlar

 

Alt ve orta sınıfa mensup insanlar genellikle zengin insanların ya şans eseri ya da kötü yollar aracılığı ile zengin olduklarını varsayarlar. Fakat farkında olmadıkları nokta şu ki zengin insanlar devamlı olarak çalışıyor, çalışmaya devam ederken de kendilerini geliştirip yeni fırsatlar yaratıyorlar.

Şöyle düşünün: Ortalama, sıradan bir insan nadiren riske girmeyi tercih eder. Orta sınıf insanlar gGenellikle günlerini uyanıp işe giderek, işten de eve dönerek geçirirler. Fakat zengin insanlar devamlı olarak yatırım yapacakları yeni alanlar bulmaya çalışırlar, piyasaya yeni ürün ya da hizmet sürerler. Ve bu yaptıklarından herhangibiri başarılı olursa kendilerine geri dönüşü büyük olur ve hayatlarını başarılı olduları iş üzerine inşa ederler. Fakat dışarıdan bakan gözler içinse bu insanlar zengin olması şans eseri gerçekleşmiştir.

Fırsatlar İçin Hazırlıklı Olun: Ailemden ve çevremden birçok kişi üniversiteden mezun olduktan sonra ne iş yapacağımı devamlı soruyorlardı. Fakat ben küçüklüğümden beri yatırım konusuna ilgili olduğum için elimdeki her bir kuruşu biriktiriyordum fakat benim bu çabalarımın ailemin ve çevremdeki insanların gözünde bir değeri yoktu. Fakat bir süre sonra finansal özgürlüğümü elime almıştım. Peki bu nasıl oldu? Aldığım lisans eğitimini mezun olduktan birkaç yıl sonra yaptığım bir yatırım ile taçlandırdım. Böylece yıllar boyu yapmış olduğum araştırmalar ve kişisel gelişim çalışmaları doğru fırsatı bulduğum an meyvesini vermiş oldu.

Oprah Winfrey’in bir sözü bu durumu çok güzel bir şekilde özetliyor, “Çoğu kişi için şans gibi gözüken şey aslında fırsatlar için hazırlıklı olma durumundan ibarettir.”

Mutlaka okuyun: Finansal Özgürlük Nasıl Kazanılır?

 

7- Piyasadakilerin Ne Yaptıklarını Önemsemezler

 

Orta sınıf insanların birbirlerine yönelttikleri en klasik sorular “Borsa nasıl olucak?” ya da “Emlak fiyatları nereye gidiyor?” gibi sorulardır. Bu gibi soruların zengin bir insan tarafından sorulduğunu duymanız çok nadirdir. Çünkü zengin insanlar “ X şirketinin yaptığı yatırımlar beş yıllık süreç içerisinde Y şirketini nasıl etkiler?” gibi sorular sorarlar.

Orta sınıfa mensup insanlar onları ellerinden tutacak ve ne alıp ne satmaları gerektiğini onlara söyleyecek birini ararlar. Fakat zengin insanlar ise kendi hesaplamalarını kendileri yaparlar ve alım-satım kararlarına yaptıkları bu hesaplamalara göre karar verirler. Kısacası bir grup tamamen yönelendirilmeyi bekleyip tahminler üzerine hareket ederken öteki grup yaptıkları matematiksel hesaplamalara ve piyasanın durumuna göre hareket eder.

Bu nedenle piyasa ve ekonomi çöktüğünde zengin insanların paniklediğini çok nadiren görürüz. Örneğin ABD’de 2007-2009 yılları arasında yaşanan kredi krizine baktığınızda Warren Buffett, Goldman Sachs ve JP Morgan gibi isimler bu krizi öngörerek kriz döneminde alabildikleri bütün hisseleri almışlardır.

Mutlaka okuyun: Ekonomik Krizi Fırsata Dönüştürmek

 

8- Vergileri Oldukça Profesyonelce Yönetirler

 

Normal insanlar vergi kurallarını okumazlar ya da iyi muhasebecilerin öneminin farkında olmazlar. Zenginler ise sürekli olarak bu konuları araştırıp kendileri lehine olacak her bir yasadan faydalanırlar.

 

9- İş Dünyasını Bir Oyun Gibi Düşünürler

 

Orta sınıfa mensup insanların para ile ilişkisi ve paraya bakış açısı neredeyse aynıdır. Çünkü üniversiteden mezun oldukları andan itibaren memurluk gibi “güvenli” bir iş sahibi olmanın iyi olduğu ve kazandıkları parayı da ev, araba, elektronik gibi şeylere harcamalarının iyi olduğu onlara aşılanmıştır.

Fakat öte yandan zengin insanlar için para, lunaparkta kullandığımız jetonlardan farksızdır. Öyle ki belli başlı bazı zengin isimler konuşmalarında yıllık bilanço tablolarını kendilerini rakipleri ile kıyasladıkları bir “skor tablosu” gibi gördüklerini söylemişlerdir.

Hayata ve iş dünyasına bu açıdan yaklaşmak risk almayı kolaylaştırır. Çünkü paranızı kaybetme korkusundan kurtulur ve hedeflerinize yönelik çabalamanın vermiş olduğu hazzı tatmış olursunuz.

 

10- Parayı bir eşya olarak görürler

 

Zenginleri tanımlayan en belirgin karakteristik özelliklerden biri paranın da bir eşya olduğunun farkında olmalarıdır. Bu durum kendisini birkaç farklı şekilde gösterir.

-Zengin insanlar paralarını her zaman revaçta olan ya da kulağa havalı gelen sektörlerden kazanmazlar. Öyleyse bu sektörler nasıl sektörlerdir? Şaşırabilirsiniz fakat bu ilginç sektörler arasında; su tesisatı, çöp yönetimi ve depo kiralama gibi farklı birçok sektör var.

-Yeni bir iş kurmak ya da hali hazırda var olan işlerini büyütmek için bir sermaye toplarlarken zengin insanlar paralarının nereden geldiğini değil yaptıkları yatırımın koşullarını ve sonuçlarını önemserler.

-Zengin insanlar her bir liraya değer verir ve daha sonra o bir liraları işe yarar bir şekilde harcarlar.

 

Özetle Zengin İnsanların Profili Nasıldır?

 

Artık zengin insanlara dair birkaç şey öğrendiğinize göre zengin insanların genellikle ortak olan özelliklerini de öğrenmek sizin için oldukça faydalı ve ilgi çekici olabilir. Devletin ve özel araştırma şirketlerinin yapmış olduğu araştırma sonuçlarına göre:

-Zengin insanların %90’ını zenginliklerini tamamen kendileri çalışarak elde etmiştir. Yalnızca %10’luk bir kısmı aileden zengindir.

-Çoğu kendi işinin sahibidir ve ortalama olarak 10 yıldan uzun süre boyunca aynı şehirdedir.

-Zengin insanların %90’ı kendi satın aldıkları evde otururlar ve bu evlerde uzun yıllar yaşarlar. Yalnızca %7’den de az bir kesim kiralık evde oturur.

-Zengin insanların %90’ından fazlası üniversite mezunudur fakat üniversitede okudukları bölüm ile ekonomik hayattaki başarıları arasında bir bağlantı yoktur. Farklı bir deyişle söylemek gerekirse akademik başarının kariyer hayatlarındaki başarı ile bir ilişkisi yoktur.

– İstatistiklere göre son zamanlarda zengin olan insanların bir çoğu finans ve güvenlik sektöründe çalışmaktadır.

Tuğçe

Yazar : Tuğçe

Henüz daha lisedeyken Avrupa Birliği Öğrenci Değişim Programı olan AFS'ye kabul edildi ve 1 yıl Hollanda'ya okumaya gitti. Dereceyle girdiği Yeditepe Üniversitesi "Çeviri Bilimi" bölümünden mezun olduktan sonra birçok firmada içerik üreticisi ve yerelleştirme hizmeti verdi. Şu anda ise Sony şirketinin Avrupa pazarına yönelik geliştirdiği projelerde "Proje Müdürü" olarak çalışmakta.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir