Microsoft Japonya çalışanları bu yaz şahane bir uygulamadan yararlandı: Haftada 4 gün çalışan ve 3 gün tatil yapan Microsoft Japonya, bu süreçte %40 daha üretken performans sergiledi.
Üstelik haftada 4 gün çalışınca personelin maaşında da herhangi bir azalma olmadı. Onlar yine haftalık 5 iş günü maaşı aldı.
Microsoft Japonya yaptığı açıklamada bu uygulamanın pek çok alanda faydalı olduğunu ifade ediyor. Örneğin elektrik faturası %23 azaldı ve kişi başı kağıt kullanımı 60’ar sayfa azaldı. 2019 Ağustos’ta denenen 4 günlük mesai uygulamasının 2020 kışında da tekrar edilmesi bekleniyor.
4 günlük çalışma uygulaması şirkette yapılan toplantı sürelerini de etkiledi tabii. Normalde 60 dakika olan toplantı süresi 30 dakikaya indi ve personellerin toplantıya katılma oranları arttı. Microsoft Japonya yaptığı açıklamada zaten bir toplantının bir saat sürmesinin gerekli olmadığı ya da aynı departmandan 5 kişinin toplantıya katılmasının mantıklı olmadığını ifade ediyor.
Zaman yönetimi konusunda yeni bir yaklaşıma gerek olduğunu belirten Microsoft Japonya, e-mail ve toplantı gibi zaman öldüren şeyler yerine verimliliği artıran mesajlaşma uygulamalarının daha makul ve mantıklı olduğunu da söylüyor.
Bu haber Japonya’daki diğer şirketlerde de heyecan yaratmış durumda. Asya merkezli haber sitesi Sora News 24’teki yorumlara baktığımızda “Bu haberi patronum da okumalı” ya da “Perşembe gününe dek şirketteki tüm işlerin tamamlanmış olması gayet normal” gibi yorumlar göze çarpıyor.
4 günlük çalışma uygulamasının daha önce deneyen firmalar da oldu. Yeni Zelandalı yönetim ve danışmanlık firması Perpetual Guardian, bu uygulama neticesinde %20’lik bir verimlilik elde etti. Aynı şekilde şirketin çalışanlarının iş hayatı – özel hayat dengesinde de %45’lik bir iyileşme olduğu bildirildi. Geçtiğimiz Ekim ayında bu uygulama şirkette kalıcı hale getirildi.,
Microsoft Japonya’nın Ağustos ayında denediği bu uygulama ise üretkenliğin 2 kat artmasını sağladı. Microsoft şu an için 4 gün çalışma politikasının şirketin başka merkezlerinde de denenip denenmeyeceğine dair bir şey söylemiyor.
Microsoft aslında bunu stratejik bir hamle olarak görüyor. “Work Life Choice Challenge 2019 Summer” adlı proje gereği Japonya ofisi pilot bölge olarak seçildi. Bir Microsoft sözcüsü “Büyüme mantığı ışığında hem teknolojimizi hem de çalışanlarımızın hayatını yenileştirmek ve iyileştirmek için sürekli yeni yöntemler arıyoruz.” diyor.
4 gün çalışmanın heyecan verici olduğu doğru ancak şu an dünya genelinde bu uygulamanın son derece nadir olduğunu belirtmek gerek. Daha kısa iş hafası ne kadar cazip görünse bile iş yeri ve çalışma analisti Dan Schawbel, çalışanların şu an daha önemli bir meseleye odaklanmaları gerektiğini söylüyor: Esneklik.
“Genç insanlar esnek çalışma sistemini, sağlık sigortasından bile önemli görüyor. Çok çalışıp mental ve fiziksel olarak yıpranma tehlikesine karşı esnek çalışma sistemi daha mantıklı.” diyor mesela Schawbel.
Mental yıpranma ve çalışma yöntemini çalışanın belirlemesi tartışmalarının merkezinde ise teknoloji yer alıyor. Zira bir kişi ofise gelmeden de yapması gereken her şeyi evden yapabiliyor bugün. Genelde bilgisayar ve wi-fi yeterli oluyor. Fakat bu durum 9-5 mesaili çalışan bir kişinin eve iş getirmesine de neden olabiliyor.
Özellikle Avrupa’da bu konu hakkında ciddi tartışmalar mevcut. Dünyanın iş ve özel hayat dengesi bakımından en sağlam kanunlarına sahip olan Fransa’da çalışanların eve iş getirmeme, mesai saati dışında e-mail ve iş telefonuna bakmama hakları yasayla korunuyor.
Buna ek olarak 4 gün çalışma uygulamasının siyasi bir mesele haline de geldiğini görüyoruz. İngiltere’de İşçi Partisi, maaş kesintisi olmaksızın 4 gün çalışma projesini önemli bir siyasi vaat haline getirdi.
4 günlük çalışma sistemine olan heyecan, insanların aynı ortamda çalışmak istemeyişi olarak da algılanmamalı. Schawbel, 2018 yılında yaptığı bir araştırmada şu soruyu soruyor:
“Maaşınız sabit kalması şartıyla haftada kaç gün çalışmak istersiniz?”
Ankete katılan kişilerin %4’ü “Hiç çalışmak istemem.” yanıtını veriyor. %7’lik bir grup ise 1-2 gün yanıtını veriyor.
Ancak ankete katılanlardan %34 ile en büyük kısmı oluşturan grup ise 4 gün cevabını veriyor. Standart 5 gün çalışma uygulaması ise %28 ile ikinci sırada yer alıyor. %20 ise 3 gün çalışmaktan yana oy kullanıyor.
Schawbel bunun önemli olduğunu, insanların her şeye rağmen çalışmak istediğini söylüyor.
Peki siz ne düşünüyorsunuz?
Maaşınızın aynı kalması koşuluyla 5 gün yerine 4 gün çalışmanın artıları ve eksileri neler olabilir? Düşüncelerinizi merak ediyoruz!
