Geçtiğimiz iki yıl gösterdi ki, küçük işletmeciler için değişmeyen tek şey değişim. Binlerce işletme, pandemi döneminde işletme modellerini değiştirdi, yeni ürünler veya hizmetler sunarak müşterilerine ulaşmanın farklı yollarını aradı. Yeni hayata geçen binlerce işletme ile birlikte bu grup, daha önce denenmemiş yollara başvurarak yeni normalimizi belirledi.
2023 yılına geldiğimizde ise, pandemi ile geçen iki yılın getirileri ve değişimleri görünür olmaya başladı. Örneğin metaverse evreninin ilk örnekleri ile küçük işletmelerin tanımı ve bu tür işletmelerin çalışma şekilleri değişiklik gösterdi.
Trend 1- Girişimciliğin Evrimi
Pandeminin hayırlı bir getirisi olarak yaratıcılığın artması gösterilebilir. Dünya genelinde insanlar, işletmelerin kişilerle yüz yüze iletişim içinde olması gerektiği gibi daha önceden doğru varsayılan durumları tekrar gözden geçirerek yeni fikirlerin doğmasını sağladı. Bu durum da doğrudan girişimciliğin tanımında değişikliğe ve küçük işletme dünyasında çeşitliliğe neden oldu. Bu trend 2023 yılında da artarak sürecek ve yeni işletmelerin doğuşuna zemin hazırlayacak. En ilgi çekici evrimlerden biri de yaratıcıların kendi tutkularını hayata geçirmeleri oldu. Örneğin Emily Delaney adlı kişi, 2019 yılında şahsi Instagram sayfasında peynire ve şarküteri ürünlerine düşkünlüğünü sergileyen paylaşımlar yapmaya başladı. Sadece üç yıl sonra bugün sanal sınıflarda eğitimler veren, markalarla düzenli olarak ortaklıklar kuran ve yakın zamanda kitabını yayınlayacak olan bir girişimci halini aldı. Delaney’in tutkusunu çevrimiçi paylaşarak bir meslek haline getirmesi eşsiz bir örnek de değil. Zira çok daha fazla örneği de yakın zaman da göreceğiz.
Trend 2- Yaratıcılığın Kökeni
Geçen iki yılda küçük işletme sahipleri, dijital ortamda varlıklarını gösterebilmek adına fazlasıyla yaratıcı olmak zorunda kaldı. Çoğu için de bu durum yeni kapılar açtı. Canlı alışveriş buna gösterilebilecek en iyi örneklerden ve bu yöntem sayesinde markalar kendi tanıtımlarını yaparak çevrimiçi deneyimlerini geliştirdi. Birçokları için de bu canlı videolar ve alışveriş birlikteliği eğlencesi, farklı bir gelir olarak pandemide öne çıktı.
Amerika Birleşik Devletleri’nin Illinois eyaletinde yaşayan ve butik işleten Kelley Cawley, bu anlamda iyi bir örnek olarak gösterilebilir. Cawley, Facebook üzerinden yaptığı yayınlar aracılığı ile müşterileri ile hiç olmadığı kadar etkileşime girebildi ve canlı alışveriş deneyimini, dijital araçlar yardımı ile geliştirebilidi. Bu araçlar yardımı ile müşterilerinin daha yakından tanımayı başaran Cawley, satışlarını yüzde 88 oranında artırdı. Yaratıcılığını, dijital araçlar ile harmanlayan Cawley, gerçek veriler üzerinden gelişimini sürdürdü. 2023 yılında, buna benzer örnekleri daha sık görmeye başlayacağız ve kendi işini kuran kişilerin kendi yöntemlerini geliştirdiklerini fark edeceğiz.
Trend 3- İletişimin Geleceğini Şekillendirmek
Bir diğer ilginç gelişme de, işletmelerin müşterileri ile iletişiminin kişiselleşmesi alanında. İnsanların firmalar ile iletişim kurma tercihleri evrim geçiriyor. Dijital çağda, yetişkinlerin yüzde 75’i, gündelik hayatta yaptıkları gibi, firmalarla da mesajlaşarak iletişim kurmak istiyor. Mobil İnternetten metaverse’e doğru ilerledikçe, küçük ya da büyük, firmaların kişisel iletişimde yeni yöntemler deneyeceğini görebiliyoruz. Bu döneme daha zaman olsa da, temelleri atılmaya başlandı. Örneğin, küçük işletmeler video konferans yolu ile müşterilerine destek olmaya, sorunlarını çözmeye ve tabiki yüz yüze kişisel iletişim kurmaya başladı.
Trend 4- Fiziksel Dünya İle Dijital Dünya Arasında Köprü Kurmak
Birçok işletme halihazırda hibrit iş modeline geçti. Bu, pandeminin de zorunlu kılmasıyla, fiziksel varlıklarını sürdürdükleri halde e ticaret sitelerinde de satış yaptıkları anlamına geliyor. Başka bir deyişle, pandemi dijital ile yüzyüze arasındaki keskin çizginin yok olmasına yardımcı oldu ve artık bu konuda kesin bir ayrım söz konusu değil.
Trend 5- Sürdürülebilir ve Dirençli Operasyonlar
Her işletme, çevreye verilen zararı ortadan kaldırmaya ya da azaltmaya gayret etmektedir. Tedarik zincirindeki karbon emisyon değerlerini azaltmaya çalışmak, akıllıca bir başlangıç noktasıdır. Fakat daha ileri görüşlü firmalar bunun da bir adım ilerisine gitmek ister. Sürdürülebilirlik aynı zamanda dirençli olmak ile bağlantılıdır ve direnç de uzun vadede ayak uydurmaya ve ayakta kalmaya yarar. Sürdürülebilirliği yok sayan işletmeler, çağımızda ayakta kalamaz.
Mutlaka okuyun: Sürdürülebilir Çevreci Fikirler
Trend 6- İnsan Gücü İle Yapay Zeka Arasındaki Denge
Daha önceleri insanlar tarafından yapılan işleri ve görevleri üstlenebilecek becerilere sahip gelişmiş robotlara ve yapay zekaya artık sahibiz. Bu durum, işverenleri şu sorular ile karşı karşıya bırakıyor: Akıllı makineler ile insan zekası arasında nasıl bir denge kuracağız? Hangi roller makinelere devredilmeli? Hangi görevler insanlar için daha uygun? Şüphe yok ki, her sektör otomasyon tarafından etkilenecek ve liderler bu konuda hem firmalarını hem de çalışanlarını hazırlamakla mükelleftir.
Mutlaka okuyun: Yapay Zeka Hayatımızı Kökten Değiştirecek!
Trend 7- Değişen Yetenekler ve Çalışan Deneyimleri
Genç işgücü, serbest çalışan sayısı ve proje bazlı çalışanlar arttıkça, çalışma şekli de değişiyor. “The Human Cloud” adlı kitabın yazarları Matthew Mottola ve Matthew Coatney, tam zamanlı çalışmanın geçmişte kaldığını ve firmaların proje bazlı işe alım yaptığını ve bu çalışanların uzaktan çalıştığını belirtiyor.
Trend 8- Daha Çevik Hiyerarşiden Uzak Kurumlar
Geleneksel olarak organizasyonların hiyerarşik düzene sahip ve katı yapıları olması beklenir. Fakat bu durum, liderlerin değişime çabuk cevap verebilen, çevik ve hiyerarşiden uzak bir yapıya sahip olması gerekliliğini kavraması ile değişmeye başladı. Bu değişim biraz da serbest ve uzaktan çalışmanın yaygınlaşması ile gerçekleşebilidi.
Günümüzde yatay hiyerarşiye sahip ve daha esnek yapıların başarılı olabileceği görülüyor.
Mutlaka okuyun: Patronu Olmayan 20 Yıllık Şirketle Tanışın
Trend 9- Rekabetçi İşbirliği ve Entegrasyon
Hemen her işi taşere ederek halledebileceğimiz bir dönemde yaşıyoruz. Küresel iş dünyası hiç olmadığı kadar entegre durumda ve bu önemli sorunları birlikte çözebilmek adına güzel bir fırsat. Gelecekte, diğer firmalar ile yakın ortaklıklar kurmadan başarılı olmak neredeyse imkansız hale gelecek. Bu, daha büyük tedarik zincirleri, daha fazla veri entegrasyonu ve firmalar arası veri paylaşımı gibi anlamlar taşıyor ve ileride rakiplerin bile ortaklaşa çalışmaları gerekecek.
Trend 10- Yeni Kaynak Yaratma Yolları
Firmaların kaynak yaratma yöntemleri de değişim içerisinde. Her geçen gün, yatırımcılar ile işletmeleri bir araya getiren yeni platformlar ortaya çıkıyor. Hayat bulan birçok yeni yöntem de, merkezi olmayan finans hareketleri ile destekleniyor.
Geçtiğimiz yıllarda karşımıza çıkan ve 2022 yılında da devam edecek olan tüm bu değişimlere rağmen, halen aynı kalan şeyler de bulunuyor. Müşterilerinizi dinleyebilme, izleyebilme ve onlarla iletişim kurabilme becerileriniz her zaman küçük işletmeler için hayati olacaktır. Dijital araçlar da bu işi daha öncesine nazaran çok daha kolay bir hale getirmektedir.