LinkedIn Kurucusunun Oxford Felsefe Bölümünden 26,2 Milyar Dolar Değerindeki Şirkete Yolculuğu

Reid Hoffman LinkedIn sitesinin kurucusu, milyarder ve öncü bir teknoloji yatırımcısıdır.

Oxford Üniversitesinde aldığı Felsefe eğitiminin iş hayatında faydalı olduğunu düşünüyor.

Girişimcilik ve kariyer konularında önde gelen bir konuşmacı ve yazar olmasının sebebi, Hoffman’ın küçük yaşlarda başlayan akademisyenlik arzusu.

Reid Hoffman verdiği bir röportajda, oynadığı karmaşık kutu oyunları sayesinde edindiği strateji geliştirme yeteneklerinin ve ağır felsefi metinlerden edindiği analitik düşünme yetisinin iş hayatında attığı adımlarda büyük etkisi olduğunu belirtti. İşte LinkedIn’in kurucusu Reid Hoffman’ın sıradışı başarı hikayesi:

 

1957 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaletinin Palo Alto kentinde doğan Hoffman, Berkeley’de büyüdü. Hoffman’ın avukat olan anne ve babası ayrıca sol görüşlü aktivistlerdi.

Reid Hoffman daha 10 yaşındayken bakıcısı onu, “Zindanlar ve Ejderhalar” kutu oyunu ile tanıştırdı. Bu Hoffman’ın strateji ve rol yapma oyunlarına karşı sevgisinin başlangıcı oldu. 12 yaşına geldiğinde bir başka oyundaki hataları bularak üreticisini uyarmasının ardından, üretici firma çıkaracağı yeni oyun için tek seferlik danışmanlık yapması için Hoffman’ı işe aldı.

 

“Bir çocuk kadar takıntılı başka hiçbir şey yoktur” diyen Hoffman, kendini örnek göstererek günlerce oyunların başından ayrılmadığını ve bu sayede strateji geliştirme konusunda birkaç şey öğrendiğini belirtti. Hoffman’a göre oyunlardan öğrendikleri iş hayatında oldukça işine yaradı.

 

Reid Hoffman, genç yaşlardayken özgür ve bağımsız olmak istediğinin farkındaydı. Bu nedenle ailesini, kendisini Vermont kentindeki Putney yatılı okula göndermeleri için ikna etti. Hoffman bu okulda, akademik eğitimin yanı sıra demircilik, ahşap işleme ve tarım teknikleri de öğrendi.

Okulun gazetesi Putney Post 2009 yılında, Hoffman’ın bazı sınıf arkadaşları ve öğretmenleri ile röportaj yaptı. Röportajlarda ortaya çıkan şey, Hoffman’ın bir miktar içine kapanık olduğu ve zekasını sınıf aktivitelerinde ve tartışmalarında ortaya koyduğu oldu.

Her ne kadar okuldaki diğer çocuklar tarafından “inek” olarak görülse de, Hoffman ilerleyen yaşlarında, Putney’de geçirdiği zamanı hep iyi hatırladı.

Okulda “sorunu çözmek” ile “bir alanda uzman olmak” arasında oldukça faydacı bir ilişki kurulduğunu belirten Hoffman, bunu öğrendiği için şanslı olduğu inancında. Hoffman bu sayede “üretim müdürü”, “sanatçı”, “avukat” gibi tek bir şeye bağlı kalmak zorunda kalmadığını düşünüyor.

 

Putney’in ardından Kaliforniya’ya dönen Hoffman, Standford’da eğitimine devam etti. Stanford’da daha sonra iyi arkadaş olacağı milyarder yatırımcı Peter Thiel ile tanıştı.

Hoffman ve Thiel henüz ikinci sınıftayken tanıştılar. İkinci sınıfa geldiklerinde Hoffman “Pembe Komünist”, Thiel ise “Özgürlükçü Kaçık” takma adlarıyla çoktan tanınır hale gelmişlerdi.

Bu arkadaşlık Silikon Vadisi’ndeki belki de en etkili ilişkilerden biri halini aldı.

 

Reid Hoffman 1990 yılında Standford’ın Uygulamalı Felsefe ve Bilgisayar Bilimleri bölümlerinden mezun oldu.

 

Akademisyen olmak istediğine karar veren Hoffman, Marshall Bursu ile felsefe mastırı yapmak üzere Oxford’a gitti ve 1993 yılında eğitimini tamamladı.

En sevdiği filozofların Aristo, Friedrich Nietzsche ve Ludvig Wittgenstein olduğunu belirten Hoffman, akademisyenlik kararını tekrar gözden geçirmesi gerektiğini kısa zaman içerisinde fark etti. Hoffman, Oxford’da akademisyenlik yapmak için kalması durumunda sadece akademik çevrelere hitap edebileceğini, asıl arzuladığı “insanlığın evrimine yardım etme” fikrinden uzaklaşacağını gördü. Sonrasında teknolojiye yönelmeye karar verdi.

 

Kısa süreli olarak Apple ve Fujitsu firmalarında çalıştıktan sonra Hoffman, 1997 yılında “SocialNet” adlı internet sitesini kurmaya karar verdi. Site, arkadaşlık ve ilişki kurma sitesi olarak türünün ilk örneklerinden biriydi.

Hoffman’ın deneyimsizliği ve sitenin zamanının çok ilerisinde bir fikir olması, 1999 yılında onu bu fikirden vazgeçmek zorunda bıraktı. Hoffman bu deneyimi hem sosyal ağ konusunda hem de şirket yönetimi açısından önemli bir ders olarak gördü.

 

1998 yılının Aralık ayında arkadaşı Thiel, Hoffman’ı çevrimiçi ödeme şirketi Paypal’a davet etti. Hoffman kurul üyesi olarak girdiği Paypal’de, 2000 yılında tam zamanlı olarak çalışmaya başladı. Bu sayede aralarında geleceğin teknoloji ikonlarından olacak olan Elon Musk ve Youtube’un kurucularının da bulunduğu ekibin bir parçası oldu.

2002 yılında çevrimiçi alışveriş sitesi eBay, Paypal’ı 1,5 milyar dolara satın aldıktan sonra, Paypal’ın parlak yönetici ekibi kazandıkları paralar ile kendi şirketlerini kurmaya başladı.

 

Reid Hoffman da, Paypal’dan kazandığı parayı sosyal ağ fikrine yatırdı. İş ve özel hayatından dört arkadaşı ile bir araya gelerek 2002 yılında LinkedIn sitesini kurdu.

2004 yılında, 20 yaşındaki üniversite terk bir genç Hoffman’la fikirlerini paylaştı. Mark Zuckerberg, Hoffman’ın “The Facebook” ya da dosya paylaşım servisi “Wirehog” ile ilgilenip ilgilenmeyeceğini görmek istedi.

Hoffman’ın ilgisini çekse de, kendi sosyal ağını kurmaya çalıştığı için olası bir anlaşmada lider yatrımcı olmak istemedi. Arkadaşı Thiel’e durumdan bahsetti ve Zuckerberg ile buluşmalarını sağladı.

 

Hoffman daha sonra, Thiel ve kendisinin Zuckerberg’in oldukça garip biri olduğunu düşündüklerini ifade etti. Öte yandan üçlü bir anlaşmaya vardı ve “Facebook” için ilk yatırım yapılmış oldu. Bu yatırımın ardından Thiel şirketin yönetim kuruluna katıldı.

Hoffman ve Thiel geçtiğimiz 15 yıl boyunca Zuckerberg’e hem arkadaşlık hem de danışmanlık yapmayı sürdürdü. Hoffman Zuckerberg için, hayatı boyunca bu denli radikal bir değişim geçirerek bu kadar başarılı ve hayalperest bir yöneticiye dönüşen başka kimseyi görmediğini söylüyor. Hoffman, Zuckerberg’in yaptıklarından birçok şey öğrendiğini de itiraf ediyor.

 

2004 yılına gelindiğinde Hoffman, Stanford yıllarında tanıştığı ve o zamandan beri birlikte olduğu sevgilisi Michelle Yee ile evlendi.

Hoffman 2012 yılında Wired dergisine verdiği bir mülakatta, eşinin göz önünde olmaktan pek hoşlanmadığını dile getirdi.

 

Hoffman 4 yıl boyunca LinkedIn’de CEO görevini üstlendi. 2007 yılına gelindiğinde şirketin kendini ispatladığına inanarak görevini bıraktı ve yönetim kurulu başkanlığına geçti. Yerine Dan Nye geçerken sadece bir yıl sonra Yahoo’nun yöneticilerinden Jeff Weiner koltuğu devraldı. Weiner halen LinkedIn’in CEO koltuğunda oturuyor.

Hoffman ve Weiner birbirlerine oldukça yakın çalışıyor ve Weiner sektörde en çok övgü alan CEO’lardan biri.

Hoffman: “Jeff’in doğru yönetici olduğunu en başta anlamamızı sağlayan şey, şirketin kurucularından biri gibi davranması oldu.”

LinkedIn 2011 yılında halka arz edildi.

 

LinkedIn her ne kadar sağlıklı ve sağlam bir şekilde büyüse de, 2016 yılına gelindiğinde yatırımcılarının beklentilerini karşılayamıyordu. Bu noktada Hoffman ve Weiner, daha büyük bir firmaya katılmanın doğru adım olduğuna karar verdiler ve Haziran ayında Microsoft ile 26,2 milyar dolarlık bir anlaşma yapmayı başardılar.

Anlaşmanın Aralık ayından tamamlanmasının ardından Hoffman, Microsoft’un yönetim kuruluna girerken Weiner aynı görevinde kaldı. Ve LinkedIn, Microsoft’un bağımsız bir yan kuruluşu olarak çalışmaya devam etti.

Bu kararı vermenin oldukça zor olduğunun altını çizen Hoffman, LinkedIn yönetimiyle birlikte katıldıkları toplantıda Microsoft CEO’su Satya Nadella ile uzun süren görüşmelerin ardından bu ortaklığın ve ortak hedeflerin kendileri için daha iyi bir yol olduğuna karar verdiklerini belirtti.

 

LinkedIn’i dünyanın en büyük profesyonel ağı yapan Hoffman, bu süreçte Silikon Vadisi’nin en aranan ve en iyi ilişkilere sahip yatırımcılarından biri olmayı da başardı. 2009’da ortağı olduğu yatırımcı firma Greylock’da Airbnb gibi yüksek getirili anlaşmalara imza attı.

Hoffman yatırım yapmayı sürdürürken, teknoloji alanında inanılmaz bir yatırımcı ve  yönetici çevresi de kazandı.

 

Bugün Hoffman, gençlik günlerinden beri hayalini kurduğu akademik hayattan çok daha fazlasını başararak, yaptığı işle dünyayı değiştirdi.

Geçtiğimiz başkanlık seçimlerinde arkadaşı Thiel açık bir şekilde Trump’ı desteklerken, Hoffman Demokratlara yüklü bağışlar yapmayı sürdürdü. Hoffman bu seçimi için: “Teknoloji alanında nasıl yatırım yapıyorsam politikada da aynı mantıkla hareket ediyorum.” açıklamasında bulundu.

Hoffman ayrıca, son 5 yıldır en gözde girişimcilik ve kariyer uzmanlarından biri olarak görülüyor. Bu alanlarda iki kitap yazan Hoffman’ın oldukça popüler bir de podcast yayını bulunuyor.

Hoffman, kariyeri ile ilgili planların, sosyal ağını geliştirmeye devam etmenin ve çıkacak sonuçları görmenin yanında neredeyse etkisiz olduğu görüşünde. Zira size becerileriniz ve iş yapma kabiliyetleriniz bakımından en büyük sıçramayı yaptıran şey budur.

 

İlginizi çekebilir

3 arkadaş şişme yatak kiralayarak başladıkları işi nasıl 25 milyar dolarlık bir şirkete dönüştürdü?
Garajda Kurulan 7 Büyük Teknoloji Şirketi
Refik Lutfi ÖZSÜLLÜ

Yazar : Refik Lutfi ÖZSÜLLÜ

ODTÜ'den mezun olmadan önce yıllarca TRT Haber gibi birçok platformda editörlük yapan teknoloji aşığı biri. İnovasyonları, girişim fikirlerini ve tüm dünyadan yenilikleri sizler için araştırıyor.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir