İnsanlar konferans, toplantı, miting, sempozyum, gala gibi yerlere genelde çevre yapmak (networking) için giderler. Örnek vermek gerekirse X şirketinin insan kaynakları müdürüyle tanışıp işe alınmak, Y fakültesinin dekanıyla tanışıp doktoraya kabul edilmek, Z şirketinin patronuyla tanışıp ortak iş yapmak gibi nedenler sıralayabiliriz. Son 10 yılda 50’den fazla networking etkinliği düzenlemiş biri olarak diyebilirim ki insanlar bu etkinliklerde umduklarını bulamıyor ve sonunda bu tür toplantıların zaman kaybı olduğunu düşünmeye başlıyorlar.
Ama tam tersini de gördüm. Elinde kartvizitiyle toplantı alanında neşeli ve enerjik bir şekilde gezinen ve insanlarla tanışan kişileri de gördüm. Aradaki temel fark, ikinci gruptaki kişilerin diğer insanlara nasıl yardım edebileceklerini düşünüyor olmaları.
Gerçek bir networking ancak aynı ortamda bulunan diğer kişilerin de sizle aynı değere sahip olduğunu idrak etmekle başlar. Yani diğer insanlarla sohbet etmek, aynı hayalleri paylaşan kişilerle fikir alışverişinde bulunmak, birlikte eğlenmekten bahsediyorum. Çevre edinmek, daha ziyade dinlemekle, diğer insanların ihtiyaçlarını öğrenmekle, onlara nasıl yardım edebileceğinizi ifade etmekle olur. Çevre edinmede en başarılı kişiler, aldıklarından daha fazlasını verirler karşısındakilerine. “Bu kişiden nasıl istifade edebilirim?” yerine “Bu kişiye nasıl yardım edebilirim?” diye düşünürler.
” İş hayatında etkili bir çevre nasıl yapılır? “ öğrenmek istiyorsanız aşağıdaki 7 ipucunu dikkatle okumanızı öneririz:
1. Çevre yapmanın gücüne inanın.
Çevre yapmanın temelinde insanlara yardım etmek olduğuna inanırsanız çevrenizde son derece olumlu şeyler olacağına emin olabilirsiniz. Bunun en güzel yanı da bu güzel şeylerin ne zaman gerçekleşeceğini bilmiyor oluşunuzdur.
2. Bir planınız olsun.
Her insan değerlidir, ancak siz kendi değerinizi bilmelisiniz. Bir network etkinliğine katılmadan önce kendi yeteneklerinizi, güçlü yanlarınızı, bağlantılarınızı gözden geçirin. İnsanlarla ne hakkında konuşacağınızın taslağını çıkarın. İnsanlara ne tür faydalarınızın dokunabileceğini düşünerek gidin etkinliklere.
3. Kişisel gündeminizi unutun.
Sırf iş kapmak ya da hayranı olduğunuz kişiyle konuşmak için network etkinliğine gitmek yanlıştır. Bunun yerine olabildiğince açık ve dost canlısı olun. Dostane tavırlar ve cömertlik insanların sizi unutmamasını sağlar. Bu da karşınıza hiç beklemediğiniz anlarda fırsat olarak çıkar.
4. Kimseyi küçük görmeyin.
Konuştuğunuz her insanın değerli bir kişi olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Soru sorun ve cevabını ilgiyle dinleyin. İnsanları unvanlarına göre sınıflandırmayın. Önemsemediğiniz birinin çok ciddi bağlantıları olabilir. Şayet bu kişiyi görmezden gelirseniz bu bağlantıları öğrenemezsiniz.
5. İki durum arasında bağlantı kurun.
Bir kişiyle konuşmaya başlayıp ne tür şeyler sunabileceğini gördükten sonra o kişinin diğerlerine nasıl yardım edebileceğini de fark edersiniz. O kişinin sunduğu şeyleri anladıktan sonra başka bir kişinin anlattıklarıyla bu iki şey arasında bağlantı kurmaya gelir sıra. Bu bağlantıyı kurarsanız salondan kazançlı ayrılırsınız.
6. İnsanlara nasıl yardım edebileceğinizi düşünün.
Bir sohbet sona ermek üzereyken “Size nasıl yardımım dokunur?” diye sormayı unutmayın. Zira bu soru o kadar nadir sorulur ki muhatabınız şaşırabilir ve bu kişinin üstünde pozitif bir intiba bırakabilirsiniz. Bu kişi o gece size net bir cevap veremeyebilir, ancak başka bir gün size işi düşebilir. Sohbet biterken daima insanlara kartvizitinizi verin veya LinkedIn sayfanızı belirtin.
7. İnsanlarla irtibatı koparmayın.
Birine irtibatı koparmayalım dediğiniz zaman bunu gerçekten yapın. Bir kişiyi başka biriyle tanıştırma sözü verdiyseniz bunu mutlaka gerçekleştirin. Herkesin belli meşguliyetleri var, kabul. Ancak birkaç e-mail ya da telefon görüşmesiyle insanlara verdiğiniz sözü tutabilirsiniz. Bu tür ufak şeyler insanlar için büyük önem taşır. Arkadaşınıza atacağınız bir e-mail, başka birinin hayatını olumlu yönde etkileyebilir. Bu harika bir şeydir.
