Paranın Efendisi Olun, Kölesi Değil!

Bir arkadaşımın para harcamayı seven bir oğlu var. Daha 18 yaşında araba sahibi olmak istedi, çünkü “tüm arkadaşları araba almaya başlıyormuş”. Hatta babasına, araba peşinatı için okul paralarını kullanmasını rica etti.

Arkadaşım bana geldi ve oğluna araba alıp almaması gerektiğini sordu. Ona:  ” Bu araba sahibi olma arzusunu kullanarak oğlunun bir şey öğrenmesini sağlayabilir misin?” dedim.

İki ay sonra, yolda arkadaşıma rastladım ve bir gelişme olup olmadığını sordum.

“Ona araba alması için 100.000 TL verdim.” dedi. “Bu parayı okul masraflarının yerine istediğini yapması için verdiğimi söyledim…ancak bir terslik vardı.”

“Nasıl bir terslik?” dedim.

“Ufak bir finansal eğitim” dedi. “Birlikte para ve paranın ne işe yaradığıyla ilgili uzun süre sohbet ettik. Sonra ona borsa ile ilgili birkaç kitap verdim. Terslik, oğlumun parayla hisse senedi alıp satmak zorunda olmasıydı. 100.000 lirayı 200.000 lira yaparsa arabayı alabilir ve geri kalan 100.000 lira ile okul masrafı hesabına geri yatırabilirdi.”

“Ne oldu peki?” diye sordum.

“Şansı başlangıçta yaver gitti, ancak sonra irtifa kaybetmeye başladı. Sanırım şu an 30000 TL kaybetti. Ancak harika olan şey arabayı unutması ve kendini tamamen alım-satım işlerine vermesi oldu. Şu an elinde 70000 TL var ve onu 200000 TL yapamazsa iki yıl daha yürümek zorunda olduğunu biliyor. ”

“Peki ya tüm parasını kaybederse?” dedim.

“Olacağı varsa olur. Bizim yaşımızda kaybetmesini değil, bu yaşlarda kaybetmesini tercih ederim.” dedi ve ekledi:

“Şimdiye dek harcamaktan en çok mutluluk duyduğum 100000 TL bu oldu. Finansal eğitim için değer bu miktar. Hayat boyu ona lazım olacak şeyler öğreniyor. Paranın gücüne saygı göstermesi gerektiğini öğrenmiş gibi görünüyor.”

 

Zengin olmak için öz-disiplin şarttır

Arkadaşımın oğlu öz-disiplinin gücünü öğreniyor. Değindiğim gibi, öz-disiplini sağlamadan asla zengin olamazsınız.

Aktif hesaptan nakit akışı sağlamak teoride kolay gözükür, ancak pratikte parayı doğru kullanmak zihinsel dayanıklılık gerektirir. Bugünün dünyasında harcama yapmak, tasarruf yapmaktan çok daha kolaydır.

Öz-disipline sahip olunmadığında amiyane tabirle para su gibi akıp gider. Bu da birçok insanın maddi sıkıntı çekmesinin esas nedenidir.

 

%4 Kuralı

100 kişiye, kişi başı 100.000 TL verirseniz 1 yıl sonunda şu senaryolar gerçekleşecektir:

– 80 kişi tüm parayı iç eder. Hatta parayı araba peşinatı ya da başka şeylerle çarçur ederek borca girerler.

– 16 kişi parayı anaparayı %5-10 oranında artırır.

– 4 kişi parayı ikiye ya da daha fazla bir miktara katlar.

Birçok insan bir meslek öğrenmek için okula gider. Özetle para için çalışırlar. Bence paranın sizin için çalışmasının yollarını öğrenmek de en az o kadar önemli. Sadece %4 bunu başarabilir. Bu nedenle de onlar zengin insanlar. %4’ün içinde olmayı kim istemez?

 

Lüks şeylerle kendinizi ödüllendirebilirsiniz

Lüksü hemen herkes sever. Ancak lüks şeyler için kredi kartı kullanmaz doğru değildir. Zira bu başkalarıyla yarışa girme tuzağıdır. Lüks bir şeye sahip olmak istediğinizde bunun için kaynak yaratmaya odaklanın.

Zenginler, alışkanlıkları gereği tüketme arzularını, yatırım yapma motivasyonu olarak kullanırlar. İstedikleri şeyi satın almak için borç almazlar, kaynak yaratırlar. Bunu öz-disiplinlerine borçludurlar.

 

Paranın efendisi olun

Kendinizi ne kadar erken eğitir ve para uzmanı olursanız paranızı o kadar iyi yönetebilirsiniz. Para uzmanı olmak için finansal açıdan zeki olmalısınız. Bu finansal eğitim ve öz-disiplinle başlar. Tıpkı arkadaşımın oğlu örneğinde olduğu gibi. Bu süreç paranızın sizin için nasıl çalışması gerektiğini öğrenmekle sona erer. Varlığınızla yükümlülük altına girmek, yatırım yapmak buna örnek verilebilir.

Paranızın sizin için çalışmasını sağlayın ve para için çalışmayın.

 

İlginizi çekebilir

Paranızı maddi şeyler için değil, deneyimler için harcayın!

Para hakkında yanlış bilinen gerçekler

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir