Tükenmişlikten Kurtulmanın ve Kontrolü Ele Almanın Yolları

Kendinizi yorgun, etkisiz, tamamlanmamış ve şüpheci mi hissediyorsunuz? Belki de ne kadar sıkı çalışırsanız çalışın, asla ayak uyduramadığınızı, hatta ne kadar çok deneseniz de, patronunuzu hiç mutlu edemediğinizi düşünüyorsunuz. Bu yüzden profesyonel durumunuzu sorgulamaya başlıyorsunuz ve kafanızda şu sorular beliriyor: “Doğru işte mi çalışıyorum? Doğru şirket ya da kariyerde miyim? Eskiden işe gitmek için heyecanlanırdım ama artık pazartesilerden ödüm kopuyor ve cumaya kadar zor dayanıyorum. Acaba hayatım ve işim için tekrar heyecanlanabilecek miyim? ”

Bunlar tükenmişlik hissinin klasik işaretleridir. Böyle bir durumdayken, çoğunlukla koşulların kendi kontrolünüz dışında devreye girdiğini düşünürsünüz. Sanki etrafınızdaki her şey size karşıymış gibi hissetmeye, hatta bu tükenmişlik hissi için herkesi suçlamaya başlarsınız. Fakat kurban rolüne bürünmek, sizi durumunuz için harekete geçmekten alıkoymak dışında hiçbir işe yaramaz ve siz başkaları yüzünden durumunuzdan sızlanıp dururken, günler geçip gider.

Bu yüzden ilk olarak sahiplenici bir zihniyet benimseyin, mesela kendinize “Diğer insanların bu duruma gelmemde etkileri olabilir ancak benim içinde bulunduğum günü ve yarınımı geliştirecek kararlar verebilme gücüm var.” demek size daha iyi gelecektir. Küçük meselelerde bile bu şekilde düşünmek, size tekrar hücuma geçip, ivme kazanmanız için harekete geçme seçeneği verir. Böyle bir özerkliğiniz olduğunuzu fark etmek, hayatınızda gelecek için umut saçar.

İkinci olarak doğru hisler, doğru eylemlere yönlendirir diye düşünmek yerine tam tersine inanmayı seçin. Tükenmiş bir durumdayken, ne yaparsanız yapın hiçbir şeyin değişmeyeceğini düşünmek kolaydır. Bunun nedeni ve sizi mutlu edecek etkinliklere daha az ilgi göstermenize neden olan şey ise beyninizdeki gerçek fizyolojik değişikliklerdir. Bu negatiflikle savaşmak için, adım atmayı istemeyi beklemek zorunda olmadığınızı kendinize hatırlatın. Hatta istemeyi beklemek yerine önce harekete geçmek, ileride pozitif aktiviteler yapmayı daha çok istemenize yol açacaktır.

Sonra, vücudunuzun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarına olan dikkatinizi arttırın. Bunun yolu kendinizi gergin hissetiğinizde ayağa kalkıp, bacaklarınızı esnetmek, öğle yemeğini tek başınıza masanızda değil de iş arkadaşlarınızla birlikte yemek ya da yorgun hissettiğinizde yatağa gitmek kadar kolay seçimler yapabilmekten geçer. Eğer tükenmiş durumdaysanız, normalden daha fazla uykuya ihtiyaç duyacaksınız, çünkü bu vücudunuzun iyileşme sürecinin bir parçası. Ayrıca gün içinde de molalara ihtiyaç duyacaksınız. Molalar enerjimizi yenilememize yardımcı olduğu için aslında herkes için yararlıdır ancak tükenmişlik hissedenler için ayrıca önemlidir. Çünkü gerektiğinde ara vererek mikro seviyede bile olsa, seçimleriniz üzerinde kontrol sahibi olduğunuzu kendinize kanıtlamış olursunuz.

Son olarak,iş hayatınızın nasıl olması ve sizin ne yapmanız gerektiği konusundaki varsayımlarınızı sorgulayın. Basecamp’ın kurucu ortaklarından ve CEO’su olan Jason Fried’ın ‘Hurry, Slowly’ radyo röportajında bu konuyla ilgili söyledikleri şu sözler gerçekten dikkate değer sözler: “Bir şirketin sana para ödemesi, sana sahip olduğu anlamına gelmez.”

Bu akşam işten çıkamayacağını ya da bitiş tarihini uzatmayı soramayacağını sana kim söylüyor? Kendini o kuruldan çıkarabilir ya da gerçek bir tatil yapabilir misin? Aslında düşüğünüzden daha çok seçeneğiniz var. Durumunuzda neyin iyileşebileceğini keşfetmek için algılanan sınırları test etmeniz gerekir.

Tereddütleriniz varsa, küçük adımlarla başlayabilirsiniz. Örneğin, haftada en az bir akşam eve iş götürmeyeceğinize ya da gece belli bir saatten sonra cihazlarınızdan ayrılacağınıza karar verin. Bunun gibi küçük adımlar, işle olan yeni ilişkinizde sizin için riskleri azaltırken, başkalarının da kademeli olarak uyum sağlamasına izin verir.

Başta bu değişiklikler hakkında meslektaşlarınızla direkt konuşmanız gerekmeyebilir ama zamanla siz de konuyla alakalı konuşmaya ihtiyaç duyacaksınız. Belki bu çeyrekte hangi projelerin öncelikli olduğu, hangilerinin ise bekleyebileceği hakkında patronunuzla bir görüşme bile yapabilirsiniz. Diğer bir yol olarak ise meslektaşlarınızla bir projedeki sorumlulukları paylaşmaya veya daha fazla kaynak sağlamaya çalışmayı deneyebilirsiniz.

Eğer insanların gerçekten makul olmayan taleplerde bulundukları ve sınırları belirleyemediğiniz profesyonel bir pozisyonda iseniz daha büyük düşünün. Yeni bir iş aramayı, hatta yeni bir kariyer aramayı bile gözden geçirebilirsiniz. Tabi bu değişiklikler muhtemelen zaman alır ama başka seçeneklerin olduğunu da hatırlamak güzeldir. Hayat her zaman olduğu şekli ile devam etmek zorunda değil. Zihniyetinizi değiştirmek ve küçük adımlar atmak, daha az tükenmiş ve gelecek hakkında daha umutlu hissetme sürecine başlamanıza yardımcı olacaktır.

 

İlginizi çekebilir

Mesleki Tükenmişlik ile Mücadele Etmenin Yolları
Ofis Dışı Saatlerde İşinizden Uzaklaşmak
Merve Tulum

Yazar : Merve Tulum

ODTÜ " Endüstri Mühendisliği " bölümünden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesinde yüksek lisans yaptı. İş hayatına hızlı bir giriş yapıp inovasyon sorumlusu, sistem ve iş analisti gibi birçok pozisyonda görev aldı. Fibabanka, Yemeksepeti ve Yapı Kredi çalışmış olduğu şirketlerden sadece birkaçı. Sizler için iş hayatında edindiği tecrübeleri sizlere aktarıyor.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir