Gelecekte Olması Beklenen Teknolojik Gelişmeler

2050 yılı dendiğinde, asırlar sonrası gibi gelse de sadece 30 yıl kaldı. O zamanı hayal etmeye çalıştığımızda ise bambaşka bir dünya gözümüzde canlanıyor. Fakat işin aslı şimdiden ne ile karşılaşacağımız hakkında bir fikrimiz var. Halihazırda birçok çevresel ve sosyal sorunumuz var ve 2050 yılına kadar teknolojini yardımı ile bunları çözebilecek miyiz göreceğiz.

Bu yazı hazırlanırken birçok araştırma yapıldı. Belki de bunlardan en önemlisi dünyanın önde gelen fütüristlerinden ve çok satanlar arasında yer alan kitapların yazarı Ray Kurzweil’in konu ile ilgili araştırmaları. Kurzweil’in öngörüleri o kadar başarılı ki Google onu yapay zeka çalışmalarının başına getirdi. Kurzweil bugüne kadar yaptığı tahminlerin yüzde 86’sında haklı çıktı.

 

Nanobotlar Beynimizin Bulut Teknoloji İle Bağlantı Kurmasını Sağlayacak

Geleceğin teknolojisi: Nanobotlar. Kurzweil’e göre 2050 yılına kadar nanobotlar sayesinde beynimizi bulut teknolojisine bağlayabileceğiz ve bu bize sanal gerçekliğin içine dalma fırsatı sunacak. Akıllı telefonlar ile yapabildiklerimizi beynimizle de yapabilmeye ve bulut içerisinde neokorteksimizi* genişletebilmeye başlayacağız. Bu da hafıza sorunlarının ortadan kalkmasını sağlayacak.

*Neokorteks: Neokorteks, diğer adlarıyla neopalyum ya da izokorteks, memeli beyninin bir parçasıdır. Beyin hemisferlerinin en dış tabakasını oluşturur ve I. en dışta, VI. en içte olmak üzere 6 tabakadan meydana gelir. Beyin korteksinin bir parçasıdır. Duyu algılaması, motor emirlerin oluşumu, uzaysal muhakeme, bilinçli düşünme ve dil gibi yüksek fonksiyonların yürütülmesinde görev alır.

 

Yapay Zeka Sayesinde İnsanlar Reenkarnasyon Geçirebilecek

Kulağa korkutucu gelse de ya da çoğu dindar buna şiddetle karşı çıkacak olsa da, Kurzweil’e göre yapay zeka sayesinde sevdiklerimizi geri getirebileceğiz.

Kurzweil, 2050 yılına kadar nanobotları kullanarak insanların beyinlerinden hatıralarını toplayabileceğimizi öngörüyor. Bunu DNA örneği ile destekleyerek hayatını kaybetmiş birinin sanal versiyonunu hayata döndürebileceğiz. Eğer ilginizi çeken bir konu ise, bununla ilgili “The Discovery” adlı bir film de yapıldı.

 

Yapay Zeka Yeni İşler Yaratacak

Birçok insan Yapay Zeka’nın ileride insanların yerini robotların almasını sağlayacağını düşünüyor ve insanların işsiz kalacağından endişeleniyor. Fakat Forbes dergisine göre, 2020 yılında Yapay Zeka 2,3 milyon yeni iş yaratırken sadece 1,8 milyon işi insanların elinden alacak. Üstelik bu sadece 2 yıl sonrasının öngörüsü! 30 yıl sonra neler olabileceğini gelin siz tahmin edin.

Mutlaka okuyun: Yapay Zekâ Nedir? Örnekleri Nelerdir?

 

Nesnelerin İnternet’i Ürün Tasarımından Etken Faktör Olacak

Yine Forbes dergisine göre, 2020 yılında elektronik aletlerin yüzde 95’i İnternete bağlı olacak. 2050 yılına gelindiğinde ise hemen her şey bulut teknolojisine ve İnternete bağlı hale gelmiş olacak.

Mutlaka okuyun: Nesnelerin İnterneti (Internet Of Things) Nedir? Örnekleri Nelerdir?

 

Uzay Turizmi: Yörüngede Bir Hafta

Business Insider’a göre uzay turizmi 2050 yılında ulaşılabilir olsa da, sadece çok zenginlerin deneyimleyebileceği bir gezi olacak. Jeff Bezo’nun Blue Origin ve Elon Musk’ın SpaceX programları, gelecekteki bu yeni turizm adımının öncüleri niteliğinde. Tahminen yaklaşık 100 milyon dolar karşılığında yörüngede bir hafta gezilebilecek. Yani 2050 yılında sadece zengin insanlar için bu fırsat ortaya çıkmış olacak. Bu seyahatin kolay kolay ucuzlamayacağı da aşikar.

 

Otonom Araçlar Sürüş Güvenliğini Artıracak

Bu yıl haberlerde sıkça karşılaştığımız otonom araçların neden olduğu kazalara rağmen, yapay zeka yollarda yaşanan ölüm ve yaralanmaları ciddi oran azaltacak gibi duruyor. Stanford Üniversitesi’nin raporuna göre otonom araçlar sadece trafikteki kaza, ölüm ve yaralanma olaylarını azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda yaşam biçimimizi de değiştirecek potansiyele sahip. Başka bir deyişle, kendimize daha fazla zaman ayırmamıza yarayacak.

Artan rahatlık ve azalan çaba nedeniyle, otonom araçlar ve ortak araç kullanımı insanların yaşayacakları bölge seçimlerini de değiştirebilir.

Mutlaka okuyun: Geleceğin Teknolojileri: Sürücüsüz Kamyonlar

 

Telefonunuzu Bitkiler İle Şarj Edebileceksiniz

Telefonunuzu bir bitki ile şarj edebileceğinizi biliyor muydunuz? Ormanlar geleceğin enerji kaynakları olabilir. Şu anda bile muhtemel olan bu durum, Bioo adındaki temiz enerji firması tarafından denenmeye başladı bile. Firma bitkilerin fotosentezinden enerji üretebiliyor.

 

Okyanuslardaki Isı Enerjisi İle %100 Temiz Enerjiye Ulaşılabilir

Okyanusların ısı enerjisi bugüne kadar el değmeden gelebilmiş ve dünyanın en büyük temiz enerji kaynağı. Halihazırda Bluerise adındaki bir firma, okyanuslardaki ısı enerjisini sanayi tipi elektrik enerjisine dönüştürmek için kolları sıvadı. Bu enerji türü, fosil yakıtları tamamen gereksiz kılarken depolama gibi sorunları olan diğer temiz enerji türlerini de alt edebilir. Okyanuslardaki ısı enerjisi, gece gündüz ve tüm yıl boyunca kesintisiz bir kaynak olması sebebi ile gelecekte oldukça önemli bir rol oynayabilir.

 

AB’de 2020 Yılında 800 Bin Bilgi İşlem Çalışanı İhtiyacı Doğacak

Avrupa’da büyük bir yazılım geliştirici talebi bulunsa da, bilgi işlem eğitimi sadece İngilizce dilinde veriliyor. 24 farklı resmi dilin konuşulduğu Birlik’te, ana dili İngilizce olmayanların kendi dilinde eğtim alma arzuları yadsınamayacak bir gerçek. Öte yandan belli başlı firmaların ihtiyaçlarını karşılayacak personeli yetiştirmek için birçok okul, akademi ve üniversite de kuruluyor. Tüm bunlara rağmen 2020 yılına kadar bu sorunun çözülmesi pek de olası değil. Bahsi geçen talep ancak 2050 yılında karşılanabilecek gibi görünüyor.

 

El Değmemiş Bölgelerin Drone İle Keşfi

Yeraltı madenciliğinde bazı bölgelere ulaşmak imkansıza yakındır. Fakat Inkonova gibi firmalar, böyle yerler için uçabilen, yerde giden ve tırmanabilen dronelar geliştiriyor. Bu dronelar aynı zamanda laser teknolojiyi kullanarak istenilen alanı tarayıp 3 boyutlu haritasını da çıkarıyor. Bu ve benzeri gelişmiş robot teknolojileri sayesinde insanlar, el değmemiş ya da ulaşılması imkansız bölgelerde de söz sahibi olabilecek.

Mutlaka okuyun: Drone Sektörü İş Fikirleri

 

Bugün Var olan İşlerin Yaklaşık Yarısı 2050 Yılında Ortadan Kalkmış Olacak

Dünya sandığımızdan çok daha hızlı değişiyor ve bizim de öğrenmemiz gerekenler ve öğrenme şeklimiz de aynı şekilde değişmeli. İşverenler de çalışanlarının profesyonel gelişimlerine katkı sağlamak adına, iş yerinde eğitim kültürü oluşturmaya başlamalı.

Bu gelişmeler ve yenilikler bizim ilginç ve takip etmeye değer bulduğumuz birkaç örnek. Araştırma yapıldıkça yukarıdaki listenin uzayıp gideceği aşikar.

Refik Lutfi ÖZSÜLLÜ

Yazar : Refik Lutfi ÖZSÜLLÜ

ODTÜ'den mezun olmadan önce yıllarca TRT Haber gibi birçok platformda editörlük yapan teknoloji aşığı biri. İnovasyonları, girişim fikirlerini ve tüm dünyadan yenilikleri sizler için araştırıyor.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir