Walt Disney’in Günlük Rutini

Ofiste saatlerce dolanan ve daima cebinde atıştırmalık bir şeyler taşıyan Walt Disney’in ilgi çekici günlük rutin işlerine bir göz atalım. Fakat önce günlük rutinine özetle bir bakalım:

  • Walt Disney’in günlük rutini uzun iş günlerinden oluşurdu.
  • Bazı günler stüdyoyu hiç terk etmezdi, diğer günler ise akşam yemeği için eve giderdi.
  • Walt Disney’in yöneticilik tarzını belirleyen pek çok sıradan alışkanlıkları vardı.

 

Walt Disney’in günlük rutin işleri durağan olmaktan çok uzaktı.

Walt Disney görsel senaryo taslaklarını ve filmleri incelemek; Disney Stüdyoları’nın televizyon yapısını kurmak için Disneyland’in inşaasını planlamak gibi pek çok farklı görevi üstlenmişti.

Ayrıca yıllar içerisinde Disney şirketi yeni parlayan bir animasyon stüdyosu olmaktan güçlü bir Hollywood ikonuna dönüştükçe Walt Disney’in şirket içerisindeki rolü de değişti.

Yine de yıllar geçmesine rağmen Walt Disney birkaç alışkanlığı ve stratejisini asla değiştirmedi. Bu kararlılığı Walt Disney’in yarattığı eserleri bile şekillendirmesine yardımcı oldu. İşte size Walt Disney’in günlük rutini:

 

Çalışma motivasyonunu toparlayabilmek için Walt Disney bazen sabah 05.30’da kalkar ve golf oynardı.

 

Kahvaltı Disney için önemsiz bir şeydi. Genellikle bir tost, yumurta ya da sosis yer ve meyve suyu içerdi.

 

Biyografi yazarı Bob Thomas Walt Disney’in işe çoğu zaman saat sabah 8 civarında geldiği yazmıştır. Gününe görsel senaryo taslaklarını gözden geçirerek ya da ofisinde toplantılar düzenleyerek başlardı.

 

İlk Oscar ödülü dahil en değerli ödüllerini çalışma masasının arkasındaki masada sergilerdi. Walt Disney, 1931 ve 1968 yılları arasında 32 Akademi ödülü kazanmıştır.

 

Daha sonra, sabahları stüdyo etrafında ufak bir gezintiye çıkar veya şimdilerde Walt Disney Imagineering olarak da bilinen tema parkı araştırma ve geliştirme takımını kontrol ederdi. Genellikle öğlene doğru ofisine dönmüş olurdu.

 

Öğle yemeği sırasında kahve içerdi. Hatta söylentilere göre Disneyland içerisinde kahvenin ucuza satılması konusunda defalarca ısrarcı olmuştur.

 

Öğle yemeğinde kahve içmezse Walt Disney’in öğle yemeği genellikle hafif yiyeceklerden ve bir bardak domates suyundan oluşurdu. Biyografi yazarı Neil Gabler Walt Disney’in “çok fazla yemek yemenin kafanızı allak bullak ettiğini” düşündüğünü ve çalışanlarının uzun öğle yemeği molalarına çıkmalarını onaylamadığını yazmıştır.

 

Fakat yine de kendisi çalışırken atıştırmalık bir şeyler yemeyi aksatmazdı. Walt Disney ceketinin cebinde sürekli fındık ve kraker taşımasıyla bilinirdi.

 

Bir patron olarak Walt Disney asla coşkulu şekilde methetmeyi sevmezdi ve biyografi yazarı Bob Thomas’a göre çalışanlar, Walt Disney çalıştıkları senaryo ya da sahne üzerine bir gözyaşı dökerse bunu bir “zafer” olarak görürlermiş.

 

Sette ya da stüdyoda Walt Disney rahatsız edilmek istemezdi. Walt Disney, stüdyo büyümeye devam etse bile çalışanların isimlerinin yanına fotoğraflarını koyduğu dosyalarla çalışarak çalışanların isimlerini ezberlemeye çabalardı.

 

Disney’in öğle yemeğinden sonra günü saat 17.00’a kadar yoğun bir şekilde toplantılarla geçerdi. Neil Gabler’e göre saat 17.00’dan sonra Walt Disney telefon görüşmeleri yapar, mektuplar yazardı.

 

Sekreter Tommie Wilck iş gününün sonlarına doğru Disney’e bir bardak İskoç viskisi doldururdu. Tommie Wilck Walt Disney Family Museum için yapılan bir röportajda Disney’in içeceğini “çok buzlu” sevdiğini anlattı.

 

1938 yılında polo oynarken yaşadığı bir sakatlıktan dolayı Disney kişisel hemşiresi Hazel George’tan masaj tedavisi gördü. Daha sonra eşi Lillian ve iki kızı ile akşam yemeği yemek üzere evine geçerdi.

 

Söz konusu akşam yemeği olduğunda Walt Disney’in zevkleri söylentilere göre oldukça sadeydi. Örneğin tavuk ciğeri ve etlerin üzerine peynir koymayı çok severdi.

 

Arada sırada Disney akşam yemeği için eve gidemezdi. Bazen gece ofiste kalır ve gece geç saatlerde kontroller yaparak çalışanlarını şaşırtırdı.

 

Şirketin Burbank Stüdyosu’nun üçüncü katındaki büyük ofisinde gece ofiste kaldığında uyuması için bir yer bile vardı. Çünkü bazen gece yarısına kadar yatağa gitmezdi.

 

Walt Disney çalışmadığı zamanlarda hobileri ile uğraşırdı. Poloya karşı büyük bir tutkusu vardı ve ayrıca jimnastiği, buz patenini ve dans etmeyi de denedi. Bu etkinliklerin büyük çoğunluğu, çok çalışmak ve endişe yüzünden 1931 yılında yaşadığı sinirsel yıkımdan sonra gerçekleşti.

 

Gabler, Disney Stüdyo Genel Merkezleri’nde çalışanlar için satış mağazalarının, soda çeşmesinin olduğu bir teras katın, spor salonunun, duş alınacak yerlerin, atıştırmalık şeyler satan büfelerin ve insanların badminton, voleybol ve beyzbol oynayabileceği bir çimenliğin olduğunu yazmıştır.

 

İş dışında Walt Disney trenlere büyük ilgi duyardı ve hatta Holmby Hills, Los Angeles’daki evinin etrafına dönen bir lokomotif hattı yapmış, demiryolunu kendisi döşemişti.

 

1957 yılı Time magazin dergisinde yer alan bir köşe yazısında Walt Disney’in defalarca tatile gitmekten vazgeçtiği ve kariyerinin bazı noktalarında günde 14 saat çalıştığı yazar.

Walt Disney Co. istikrarı yakaladıktan sonra Walt Disney ve eşi Lillian Disney gemi seyahatlerine ve uzun karayolu yolculuklarına çıkmaya ve tatil yerlerine gitmeye başladılar.

 

Disney, şirketi büyümeye devam etse de yine işinden uzun süre ayrı kalamazdı. Wisdom magazin dergisinde 1959 yılında bir röportajda Walt Disney şöyle demiştir: “İnsanlar bazen başarının sırrını bilip bilmediğimi ve hayallerini nasıl gerçeğe dönüştürebileceklerini soruyorlar. Benim onlara cevabım: “Bunları çalışarak başarıyorsun” oluyordu.”

İlginizi çekebilir

Elon Musk’ın Bir Günü Nasıl Geçiyor?
Bill Gates’in Bir Günü Nasıl Geçiyor?
Tuğçe

Yazar : Tuğçe

Henüz daha lisedeyken Avrupa Birliği Öğrenci Değişim Programı olan AFS'ye kabul edildi ve 1 yıl Hollanda'ya okumaya gitti. Dereceyle girdiği Yeditepe Üniversitesi "Çeviri Bilimi" bölümünden mezun olduktan sonra birçok firmada içerik üreticisi ve yerelleştirme hizmeti verdi. Şu anda ise Sony şirketinin Avrupa pazarına yönelik geliştirdiği projelerde "Proje Müdürü" olarak çalışmakta.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir