Yalın girişim yöntemini (lean startup) ortaya atan Eric Ries şöyle diyor:
“Bir startup başarılı olmayı öğrenebilir. Yani başarı öğrenilebilen ve öğretilebilen bir şeydir.”
Yalın girişim (lean startup) yöntemi, startup kurup yönetmek için bilimsel bir bakış açısı sunar. Hedeflenen ürün ve hizmeti piyasaya daha hızlı bir şekilde sunmaya imkan sağlar. Yalın girişim metodu, bir startup’ın nasıl yönetilmesi, ne zaman ne tür hamleler yapılması gerektiğini öğretir. Yeni ürün geliştirmeye yönelik bir prensiptir yani.
Pek çok startup, insanların ilgi duyabileceği bir ürün veya hizmet fikriyle kurulur. Aylarca, bazen yıllarca ürünü mükemmel ve nihai hale getirmek için uğraşılır. Bu süreçte ürün geliştirilir ancak müşteri ürünün gelişim sürecini göremez. Müşteri nihai ürünü görür sadece. Bu durum ise müşterilerden gelecek öneri, istek ve feedback’lerden mahrum kalmaya neden olur. Zira ürünün geliştirilme aşamasında müşterilerin istek ve ihtiyaçlarına dair fikirleri sorulmamıştır. Yani diyalog olmadan sadece tek taraflı bir konuşma sonucu ortaya çıkan ürün insanlar tarafından beğenilmezse, startup iflas eder.
Yalın girişim yaklaşımı ise şirketlerin ürünlerini sürekli ve düzenli bir biçimde test etmelerini, bu sayede gelen yorum ve önerilere göre üründe çeşitli geliştirmeler yapmalarını savunur.
Böylece ürün, piyasaya sunulma aşamasına geldiğinde ürünü bilen ve tanıyan bir müşteri kitlesi oluşmuş olur.
Asgari Düzeyde Çalışan Bir Ürün Geliştirmek Gerekir
Yalın girişim yönteminin temelinde MVP yer alır. Minimum viable product, Türkçemize “asgari düzeyde çalışan ürün” olarak çevrilebilir.
MVP, bir ürünü geliştirip performansını sürekli olarak ölçmeyi ve bu ölçüm sonunda yeni düzenlemeler yapmayı öngörür.
Öncelikle problemi tespit etmeli ve bu problemin çözümüne dair asgari düzeyde çalışan bir ürün/hizmet geliştirmelisiniz.
Bu sayede ürünün hangi noktalarda ekstra geliştirilmeye ihtiyaç duyduğunu daha net görürsünüz.
Asgari düzeyde çalışan ürünü yarattıktan sonra insanlara bu ürünü kullandırabilir, olası aksaklık ve eksiklikleri bizzat görür ve gereken iyileştirmeleri yapabilirsiniz.
Startup’lar bu aşamada “5 Niçin” yöntemini de kullanmalıdır. Ürünün ne işe yaradığı, problemi nasıl çözdüğüne dair beş basit sorudan bahsediyoruz burada. Ürünün performansını ölçtükten ve düzeltme gereken noktaları öğrendikten sonra startup, bu ürünün iş modeline uygun olup olmadığını daha net görür. Eğer bu ürünü piyasaya sunmak şirkete beklediği kazancı sağlamayacak gibiyse, ya başka bir ürüne geçmek ya da mevcut üründe köklü değişiklikler yapmak gerekir. Köklü değişiklikler yapmak ürünün belli bir yaraya derman olacağı konusundaki hipotezi ve stratejiyi yeniden test etmeye olanak sağlar.
Testten Geçirilmiş Öğrenme Süreci (Validated Process)
Üretimde ilerleme kaydetmenin ölçütü yüksek kaliteli ürün üretmektir. Yalın girişimler için ilerleme ölçütü ise testten geçmiş öğrenme sürecidir.
Yani şöyle açalım bu konuyu: Bir girişimci testten geçmiş öğrenme sürecinin benimsediği zaman, ürün geliştirme süresi dramatik bir şekilde kısalır.
Müşterilerin isteyeceği ve satın almak isteyeceği ürün üzerine odaklanmak bir yana…
Aylarca ve hatta yıllarca müşterilerden talep görüp görmeyeceği belli olmayan bir ürüne zaman harcamak bir yana…
İkinci senaryo pek çok şirketin iflas bayrağı çekmesinin temel nedenidir. Bu nedenle girişimciler ürün geliştirirken ve plan yaparken çok ufak ve düzenli adımlar atmalıdır.
Yalın Girişimin 5 Temel Prensibi
Yalın girişim yöntemini yaratan Eric Ries, yalın girişimin 5 temel prensibi olduğunu söylüyor:
1. Girişimciler Her Yerdedir
Pek çok türde girişimci ve startup vardır. Girişimcilerin faydalanabileceği ve başarılı bir iş kurabileceği sayısız fırsat mevcuttur.
2. Girişimcilik Yönetim Demektir
Startup’lar da normal bir şirket gibi yönetime ihtiyaç duyar. Ancak yalın girişimi benimseyen şirketler bu konuda daha özgündür. Bu şirketlerin esnek ve öğrenme odaklı bir yönetime sahip olması gerekir.
3. Testten Geçirilmiş Öğrenme Sürecine Önem Vermek Gerekir
Yalın girişimler hedef müşteri kitlesinin ne istediğini süreç içinde adım adım öğrenir ve onların satın almak isteyeceği bir ürün ortaya koyar. Deneme ve test etme sonrası en ideal ürünü piyasaya sunar.
Mutlaka okuyun: Müşteri Geri Bildirimleri İşiniz İçin Neden Bu Kadar Önemli?
4. İnovasyon Kaydı Önemli Bir Konudur
Yalın girişimler yaptıkları test ve analizlerin detaylı bir kaydını tutar. Yapılan testler sonucunda hangi ürün ve hizmetin daha iyi performans gösterdiğini görür. Yaratılan ürün miktarından ziyade inovasyon konusunda kat edilen mesafeye daha çok önem verilir.
5. Üret-Ölç-Öğren
Yalın girişimler asgari düzeyde çalışan ürünü müşterilere sunar. Sonra hem şirketin yaptığı testlere göre hem de müşterilerden gelen geri bildirim, yorum ve önerilere göre ürün üzerinde çeşitli geliştirmeler yapılır. Ürünün müşteri nezdinde nasıl kabul gördüğü ölçülür. Gelen yorum ve öneriler olumluysa bu versiyonda karar kılınır ve ürün daha da iyi hale getirilir.
