Son 100 yılın en tuhaf dönemlerinden birini yaşıyoruz… Evet, koronavirüsten bahsediyoruz.
Virüse yönelik aşı çalışmaları tam sürat devam ederken milyonlarca insan da virüsten korunmak için evde kalıyor. Çalışanlar evden çalışıyor, öğrenciler evden eğitim alıyor. Bu süreçte şirketler ve okullar video görüşme üzerinden faaliyet gösteriyor. Üretim, satış, ticaret faaliyetleri aksayabiliyor, ekonomiler küçülüyor, pek çok orta ve küçük ölçekli işletme iflas ediyor.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen pandemiden büyük bir zafer elde bir şirket var: Zoom
Video konferans platformu olan Zoom, tıpkı muadilleri Skype, Google Hangouts gibi insanlara sanal ortamda video görüşme imkanı sunuyor. Esas olarak şirketler, okullar, üniversiteler için tasarlanan Zoom’u bugün dileyen herkes kullanabiliyor.
Ocak 2020’de aylık 56.000 kez indirilen Zoom, pandeminin resmen başladığı Mart 2020’de 2.13 milyon kez indirildi. 2020’nin ikinci çeyreğinde (Nisan-Mayıs-Haziran) ise Zoom 300 milyon kez indirildi.
Fortune 500 şirketlerinin %58’sinden fazlası bugün Zoom ile iletişim kuruyor. Ülkemizde ve dünyada pek çok şirket Zoom ile şirket içi iletişim sağlıyor, okullar ve üniversiteler Zoom üzerinden eğitim veriyor.
Yani gerçekten de pandemi döneminde en büyük çıkışı yapan şirket hiç şüphesiz Zoom oldu.
Peki Zoom nasıl bu kadar başarılı oldu?
Zoom’u özel kılan şey ne?
Gelin Zoom’un başarı hikayesine biraz daha yakından bakalım.
Zoom Nasıl Kuruldu? Kurucusu Kimdir?
Zoom CEO’su Eric Yuan, 1990’ların ortasında Çin’den ABD’ye göç etti. Üniversite yıllarından beri teknolojinin, kolay ve ulaşılabilir video görüşmelerine kapı araladığını düşünen Yuan, video görüşme konusuna ciddi kafa yoran bir insan.
1990’larda internetin büyük bir hızla gelişmesi nedeniyle ABD’ye taşınmaya karar veren Yuan’ın ABD vize başvurusu tam 8 kez reddedildi. Buna rağmen yılmayan Yuan, 1997’de Silikon Vadisi’ne gelmeyi başardı.
WebEx adlı bir firmada mühendis olarak işe başladı. WebEx internetteki ilk video görüşme programlarından biriydi o dönem.
2007 yılında WebEx, Cisco tarafından 3.2 milyar dolara satın alındı ve Eric Yuan Cisco’nun baş mühendisi oldu. Yuan’ın altında tam 750 mühendis çalışıyordu ve şirketin yıllık geliri 800 milyon dolardan fazlaydı.
Dönemin en iyi video konferans programlarından biri olsa bile Yuan’ın canını sıkan bir konu vardı.
WebEx müşterileriyle sık sık bir araya gelen Yuan, müşterilerin programdan pek memnun olmadığını gördü. Bağlantı sorunları, ses ve görüntü kalitesindeki problemler, kullanım zorluğu gibi şikayetler yaygındı.
Yuan, Cisco’ya döndü ve yapılması gereken düzenlemeleri anlattı ancak şirketin üst yönetimi bu önerileri pek önemsemedi.
Yuan, WebEx’ten daha iyi bir platform kurabileceğini bildiği için 2011 yılında yoğun engellemelere rağmen istifa etti ve Zoom’u kurdu.
2 yıllık beta testlerin ardından Ocak 2013’te Zoom resmen faaliyete başladı.
Yuan, Cisco’da baş mühendis olarak çalışıyordu. Muhteşem bir hayatı vardı. Fakat Eric Yuan ve beraberinde getirdiği 40 mühendisin hayalleri daha büyüktü.
2013’ün ilk çeyreğinde bir milyon kullanıcıya ulaşan Zoom, yılı 10 milyon kullanıcı ile kapattı. Şubat 2015’te ise toplam kullanıcı sayısı 50 milyona ulaştı.
Sequoia Capital, Zoom’a Ocak 2017’de 100 milyon dolar yatırım yaptı. Şirketin değeri 1 milyar doları aşmıştı.
2 yıl sonra, Nisan 2019’da şirket halka arz edildi. Hisse senedi 36 dolar olan Zoom’un piyasa değeri 9.2 milyar dolara ulaştı.
Zoom’un borsada işleme girdiği ilk gün hisse senedi değeri %72 arttı, bir haft sonra ise %84 arttı. Yani 2019 yılında borsada işlem görmeye başlayan şirketler arasında en başarılı girişi Zoom yaptı.
Mart 2020’de ise Zoom hisse değeri beklenenden 36 kat daha çok arttı.49 yaşındaki Yuan’ın kişisel serveti %112 arttı. 3 ay içinde 7 milyar dolarllık bir servete ulaştı.
Mayıs 2020 verilerine göre Zoom’un piyasa değei 38 milyar doları aştı.
Yuan ile birlikte Cisco’dan ayrılan 40 mühendis kadar yatırımcılar da Zoom’a inandı. 2011 yılında Yuan Zoom’u kurmak için 3 milyon dolar yatırım almayı başardı.
Yatırımcılar Zoom’a video öncelikli mantığı nedeniyle ilgi gösterdi. Yani Skype gibi video görüşme programları için öncelik ses kalitesiydi, video ikinci plandaydı. Zoom ise videoyu, görüntüyü daha ilk günden birincil öncelik olarak belirlemişti.
Zoom Neden Bu Kadar Sevildi?
Zoom müşterilerine ve yatırımcılarına aldığı paradan daha fazlasını verdiği için her yıl büyümeyi sürdürüyor.
Genele bakınca video konferans platformlarına abonelik oldukça pahalıdır, fakat Zoom’um yüksek çözünürlüklü video konferans, mobil konferans ve web toplantılarını aylık 9.99 dolarlık bir pakete satıyor.
Ayrıca grup video görüşmeleri için Zoom’un rakipleri ekstra ücret isterken Zoom bunu pakete dahil ediyor. Microsoft’un sahip olduğu Skype de bu yanlıştan erken dönmeyi başarabildi.
Zoom mobil ekran paylaşımını ilk uygulayan video konferans platformu oldu. Mobil cihazlar üzerinden de video görüşmeler yapılabiliyor yani.
Zoom’u ücretsiz kullanan kişiler 100 kişilik 40 dakika toplantı yapabiliyor. Üstelik internet bağlantısının yavaş olması Zoom görüşme kalitesine büyük bir engel teşkil etmiyor.
Öe yandan Zoom tam anlamıyla bir bulut bilişim çözümü sunuyor. Yani Zoom’u kurumsal olarak kullanan büyük şirketleri ekstra bir donanıma ihtiyacı yok. Her şey sanal ortamda, bulut depolama yoluyla gerçekleşiyor. Yani tüm kullanıcılar Zoom’un bulut altyapısından istifade edebiliyor.
Zoom’un en büyük özelliklerinden biri de ses ve görüntünün 150 milisaniyeden kısa sürede karşı tarafa gitmesi. Şirket gecikmeyi olabildiğince minimize etmek için sürekli güncellemeler yapıyor.
Zoom bağlantıyı cihazlar üzerinden optimize etmek yerine kullanıcıların işletim sistemlerine, kullandıkları cihazlara, internet hızlarına göre optimize ediyor ve gecikmenin (latency) 150 milisaniyeyi geçmemesine özen gösteriyor.
Teknoloji ve altyapıya yapılan büyük yatırımlara rağmen şirketin CEO’su Eric Yuan için hala bir numaralı öncelik müşteriler. Eric Yuan bugün bile müşteri e-maillerine bizzat vermeye zaman ayırıyor.
Koronavirüs ve Zoom’un Yükselişi
Aslına bakarsanız Zoom 2020 öncesinde de başarılı bir firmaydı. Ancak pandeminin, karantinaların başladığı dönemde herkes evine çekilince Zoom’un başarısı daha çok kişi tarafından fark edildi.
Microsoft, Google, WebEx, GoToMeeting gibi pek çok firmanın video konferans uygulaması olmasına rağmen içlerinden sadece Zoom’un popülarite kazanması teknoloji dünyasını şaşırttı.
Zoom yıllar boyunca video görüşmeleri kolay ve kusursuz hale getirmenin meyvelerini hiç kimsenin beklemediği bir olay nedeniyle, pandemiden ötürü toplamaya başladı.
İnsanlar eve çekilince ideal bir video görüşme uygulaması arayışına girdi ve bu alternatifler içinde en mantıklısı Zoom idi.
Buna karşın Zoom’un da yaşadığı bazı sorunlar var. Özellikle güvenlik ve bilgilerin gizliliği konularında.
Hindistan İçişleri Bakanı Zoom’un sibersuçlara karşı yeterince güvenli olmadığını ileri sürdü. Bu nedenle Hindistan’da devlet kurumlarında Zoom yerine alternatifleri tercih ediliyor.
Bu olay çok sayıda şifrenin kırılması ve bazı toplantılara erişimi olmayan kişilerin katılması nedeniyle oldu. Zoom bu duruma karşılık uyguladıkları güvenlik önlemlerini belirterek yanıt verdi.
Hindistan dışında ABD’de de Zoom’a karşı bazı karşıt görüşler mevcut. FBI kullanıcıları Zoom görüşmelerinin güvenli olmayabileceği konusunda uyardı. Tayvan’da Zoom’a erişim kısıtlandı.
2019 yılında Apple MacOs’u güncellemek zorunda kaldı zira Zoom görüşmelerine izinsiz girilebildiği, kişilerin izni olmadan webcam’lerinin açılabildiği bulundu.
Zoom’un ayrıca kullanıcı bilgilerini ve cihaz detaylarını Facebook’a bildirdiği de ortaya çıktı.
Zoom’u Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?
Zoom’u nasıl bir geleceğin beklediğini bilemiyoruz. Tıpkı koronavirüsün dünyayı bu kadar sallayacağını tahmin edemediğimiz gibi… Ancak virüse karşı aşıların etkili olduğu anlaşıldığında, insanlar tekrar ofisten çalışmaya başladığında Zoom’a yönelik ilginin bir anda bıçakla kesilmiş gibi azalıp azalmayacağı esas merak konusu.
Zoom’un gelir kaynağı uygulamayı pro abonelikle kullanan kişilerden ve şirketlerden aldığı abonelik ücreti.Buna karşın şirketin kullanıcı sayısının bir anda sıçramasının esas nedeni ücretsiz abonelikler… Bu kişilerin paralı aboneliğe geçip geçmeyeceği de yine önemli bir soru işareti.
Gelecekte ne olursa olsun, Zoom’un video görüşme piyasasında uzun süre kalıcı olacağını söylemek mümkün. Nasıl Facebook’a rakip birçok platform çıkmasına rağmen Facebook hala ayaktaysa Zoom için de aynı şeyi söyleyebiliriz.
Zoom’un başarısından öğrenebileceğimiz şey müşteri odaklı bir mentaliteyle gerçek bir problemi çözmek için sıkı bir altyapı geliştirmenin, biraz da şans sayesinde inanılmaz bir büyüme getirebildiği olmalı…
Peki siz Zoom kullanıyor musunuz?
Zoom kullanıcı deneyimini nasıl buluyorsunuz?
Düşüncelerinizi merak ediyor ve yorumlarınızı bekliyoruz!
