Alman moda tasarımcısı Karl Lagerfeld hiç şüphe yok ki zengin bir adam ancak asıl şok edici olan, kedisi Choupette’nin birçok insandan daha zengin olması. Bu beyaz tüylü kedi sadece iki gün süren modellik işinden 3 milyon dolardan fazlasını kazanmayı başarıyor. Choupette dünyanın en fazla şımartılan kedisi. İki tane hizmetçisi var, dünyayı gezerken birinci sınıfta uçmaktan hoşlanıyor ve Instagram hesabını takip eden yüz binlerce takipçisi var.
Chanel and Fendi’nin kreatif direktörü olan 81 yaşındaki Lagerfeld’in söylediğine göre bir tanesi Japon kozmetik markası Shu Uemura ve diğeri Opel Corsa araba takvimi olmak üzere Choupette geçen yıl iki modellik anlaşması yaptı. İki işten toplam olarak 3 milyon dolar kazandı ki, bu rakamı profesyonel modeller bile 1 senede zor kazanıyor.
Choupette’nin kazancı, kedi rakibi ve internet sansasyonu Grumpy Cat ( 100 milyon dolarlık ticari anlaşmalar ) kadar değil ancak Lagerfeld bunun tek sebebinin, Choupette’nin anlaşmaları konusunda titiz davranıyor olmasına bağlıyor. Lagerfeld şunları söylemiştir: “Onun gıda maddeleri ve benzer şeylerle ile ilgili bir iş yapmasına izin vermiyorum. Bunlar için fazla sofistike bir kedi.”
Ve ekliyor: “Diğer hayvanlardan ve çocuklardan nefret ediyor. Her zaman benimle kalıyor ve iki tane kişisel hizmetçisi var. Hizmetçiler onunla oynuyor, güzel beyaz tüylerine özen gösteriyor, gözleri için güzellik tedavileri uyguluyor ve onu eğlendiriyorlar. O dünyanın merkezinde. Siz de onu görseniz ne demek istediğimi anlarsınız“.
Lagerfeld kedisiyle tanışma hikayelerini şu şekilde özetliyor: “Arkadaşım şehir dışında olacağı için hizmetçimin iki haftalığına Choupette’e bakıp bakamayacağını sordu. Ben’de isteğine olumlu yanıt verdim. Arkadaşım geri geldiğinde ise Choupette artık ona gitmek istemiyordu. Arkadaşım başka bir kedi aldı ve böylece Choupete benimle yaşamaya başladı. Sonrasında ise dünyanın en ünlü ve en zengin kedisi oldu.”
Kendini kedisine fazla kaptıran tasarımcı, kedisinin hareketlerini zerafetin ilham kaynağı olarak tanımlıyor. Lagerfeld ve değerli kedisi Choupette nadiren ayrı kalıyor. Genellikle birlikte yaşıyorlar, birlikte yemek yiyorlar ve birlikte uyuyorlar. Bazen kedisinden o kadar ilham alıyor ki zengin kedinin Twitter hesabı aracılığıyla özlü sözler paylaşıyor. Lagerfeld bir keresinde şöyle demişti: “İnsanlar ve hayvanlar arasındaki evliliğe izin verilmiyor. Bir kediye aşık olabileceğimi asla düşünmezdim.”
Ve Lagerfeld kedisinin hak ettiği her şeyi aldığını düşünüyor. Zengin kedinin kendi iPad’i var ve sadece Paris’teki LeWater Bar Colette tarafından İsviçre, İsveç, İngiliz ve Alman su kokteylleri kullanılarak harmanlanan ısmarlama şişe suyu içiyor. Ciğer ezmesi, tavuk ve taze balıktan oluşan yiyecekleri kişisel aşçısı Patrice tarafından hazırlanıyor. Yiyecekler, Fransız lüks mallar şirketi Goyard tarafından yapılan favori gümüş tabaklarda servis ediliyor.
Zenginlik abidesi kedi, evde yemek yemediğinde kraliyet ailesi üyesi gibi karşılandığı Paris’in en süslü restoranlarında yemek yiyor. Sen Nehri kıyılarındaki ünlü La Voltaire restoranı bu özel misafiri için doğranmış rafadan yumurtalar ve taze nane ile hazırlanan “Choupette’nin yumurtaları” isimli yemeği hazırlarken, Cafe De Flore kediye ‘Croquettes a la Choupette’ isimli bir yemek sunuyor.
Lagerfeld en sevdiği evcil hayvanını onurlandırmak için hepsi beyaz kedi motifi ile süslenmiş çoraplar, anahtarlıklar ve alışveriş çantaları gibi aksesuarlar tasarlıyor. Bu zengin ve kaprisli kedinin “The Private Life of a High-Flying Fashion Cat” isimli 128 sayfalık büyük, pahalı bol resimli bir kitabı da çıktı. Kitapta kişisel hizmetçileri Francoise ve Marjorie’nin ağzından Choupette’nin mükemmel yaşantısı anlatılıyor.
