Harika Patronların 5 Ortak Özelliği

Hepimiz işten memnun olmamızın patronumuzla kurduğumuz ilişkinin kalitesine bağlı olduğunu biliriz. Yine de günümüzün 7/24 çalışan, hızla değişen iş yerlerinde yöneticiler çalışanlara tatmin edici bir çalışma deneyimi sunmak için ne yapması gerektiğini bilmiyor. Aşağıdaki yazımızda dünyadaki en başarılı patronların işi anlamlı ve keyifli kılmak için kullandığı 5 ortak davranışı sıraladık. Eğer idare ettiğiniz çalışanlarınız varsa aşağıdakileri yapmayı unutmayın:

 

1- Bireyleri yönetin, takımları değil.

Baskı altında olduğunuzda çalışanların farklı ilgi alanları, yetenekler, hedefler ve öğrenme stillerine sahip birer birey olduğunu unutursunuz. Ancak onlarla ilişkilerinizi düzenlemek önemlidir. Onları harekete geçirenin ne olduğunu anladığınızdan emin olun. Bire bir görüşmeler için müsait ve ulaşılabilir olun. Her bireyin gelişimsel ihtiyaçlarına uygun dersler verin. Konu terfiye geldiğinde katı yeterlilik modellerinin ve kariyer basamaklarının dışına çıkın ve her bir bireyin hedefleri, yetenekleri ve kapasitelerine uygun olacak şekilde büyümeleri için fırsat sunun. 

Her zaman ulaşılabilir olun ve her daim çalışanlarınıza ayıracak bir vaktiniz olsun. Çalışanınız sizden bir şey rica ettiğinde kolları sıvayıp çalışanınızla beraber işi bir an önce halledin.

 

2- Anlamı derinleştirin.

Çoğu çalışan katkı vermelerini ve bir fark yaratmalarını sağlayacak işlere değer verir, ve şimdi de çoğu kuruluş çalışanların işe olan ilgisini artırmak için anlam ve amaca vurgu yapmaya başladı. Bu aynı zamanda bir yöneticinin de görevidir. Sadece primler, zamlar ve hisse senedi opsiyonlarına güvenemezsiniz. Onları bir vizyonla ilham vermeli, zorlayıcı hedefler koymalı ve gerçekten kazanacaklarına inanmaları için özgüvenlerini artırmalısınız. Takımızı hareket geçirecek net bir hedef dile getirin, beklentileri yükseltin ve gruba her şeyi yapabilecek güçte oldukları mesajını verin. Çalışanlarınıza “vizyonunuzu açıklayıp ve onlardan “bunun parçası” olmalarını isteyin. Bunu onlara sorduğunuz için onur duyacaklar ve muhtemelen ‘Ben de varım!’ demek isteyeceklerdir.

Mutlaka okuyun: Çalışanlar, Anlamlı Bir İş İçin Daha Düşük Maaşa Razılar!

 

3- Geri bildirimde bulunun.

2013 yılında yapılan bir ankete göre yöneticilerin sadece ‘yüzde 2’si çalışanlarına düzenli olarak geri bildirimde bulunuyor.’ Sadece yüzde 2! Çoğu patron kendilerini ‘performans değerlendirmesi’ ile sınırlıyor ve genellikle gelişimsel geri bildirimleri tazminat ve terfi gibi konularla beraber ele alıyor, bu da performans değerlendirmesini daha etkisiz kılıyor. Bazı kuruluşlar bu konuda yaklaşımlarını değiştiriyorlar, ancak siz hala geleneksel performans değerlendirmesini kullanmak istiyorsanız da bunu süreklilik arz eden, kişiselleştirilmiş geri bildirimlerle desteklemeniz mümkün. Düzenli olarak haftada en az 1 kere bire bir görüşmelerle çalışanlarınıza koçluk yapın. Geri bildirimler açık, dürüst ve yapıcı olmalı, bağımsızlığı ve inisiyatif almayı teşvik edecek şekilde olmalıdır.

İnsanları neyin motive ettiğini bilirseniz herkesten nasıl maksimum performans alacağınızı da bilirsiniz. Bazı çalışanlar için geri bildirimler onları cesaretlendirmek anlamına gelirken, diğerleri için onların rahatını bozmak anlamına gelebilir. Bu sebeple geri bildirimde bulunurken kişiye göre ayarlamalar yapmanızda fayda var.

Mutlaka okuyun: Etkili Geri Bildirimler Vermek

 

4- Sadece konuşmayın…dinleyin.

Çalışanlar yeni fikirlerle katkı sunabilecekleri ve inisiyatif alabilecekleri zaman mutlu olurlar ve çoğu yönetici gerçekten de bunu yapan çalışanlar istediğini iddia eder. Peki bu neden daha sık gerçekleşmiyor? Buradaki genel sorun patronların kendi düşüncelerini fazla güçlü bir şekilde savunmasıdır. Çalışanlar ‘Patronum bu kadar sabit fikirliyken neden yeni fikirler sunarak riske gireyim ki?’ diye düşünür.  En iyi liderler en çok dinleyen liderlerdir. Sorunları ve zorlukları gösterir, sonra da bütün takıma çözüm üretme görevini verirler. İnovasyon ve inisiyatifi ödüllendirir ve gruptaki herkesi aynısını yapmaya teşvik ederler.

Mutlaka okuyun: Çalışanlarınıza Özgürlük ve Otonomi Vermenin Yolları

 

5- Tutarlı olun.

Her gün farklı bir şey yapan bir patronla kim mutlu olabilir ki? Belirsizlik içerisinde motive hissetmek zordur ve sizi neyin beklediğini asla bilemezsiniz. Bu yüzden yönetim tarzınız, vizyonunuz, beklentileriniz, geri bildirimleriniz ve yeni fikirlere açık olma konusunda tutarlı olun. Eğer değişim gerekliyse bunu açıkça ve hızlı bir şekilde kabul edin. Hatalarınızı ve başarısızlıklarınızı kabul etmekten çekinmeyin.

Bir patronun edineceği hiçbir yaklaşım mutlu çalışanları garantilemez, ancak bu 5 temel pratiği uygulayan yöneticiler bunların takımın üretkenliğini, işe bağlılığını ve genel iyi olma halini iyileştirdiğini görecektir. Bu yaklaşımların ortak paydası nezakettir. Çalışanlarınıza birer birey olarak davranın. Özgüvenlerini yükseltmek için biraz daha fazla zaman harcayın; vizyonunuzu dile getirerek sürekli, tutarlı ve kaliteli geribildirimlerde bulunun ve çalışanlarınızın fikirlerini dinleyin. Ve verdiğiniz mesajların tutarlı olduğundan emin olun. Bu çok fazla mı çaba gerektiriyor? Evet. Ama buna değer.

Mutlaka okuyun: 

 

İlginizi çekebilir

Başarılı Bir Lider Olmak İsteyenlere
İyi Bir Patron Olmak İsteyenlere
Anıl ERSOY

Yazar : Anıl ERSOY

Boğaziçi Üniversitesi "Çeviri Bilimi" bölümünden mezun olduktan sonra, Milliyet, Doğan Burda ve Protranslate gibi birçok kurumda yönetici pozisyonlarında çalıştı. Son olarak uluslarası bir finansal firma olan Citi'de uygulama müdürü olarak çalışmakta. Sizler için marka, pazarlama ve girişimcilik alanında rehber niteliğinde içerikler oluşturuyor.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir