Teknoloji Bağımlığından Kurtulmanın Yolları

Günlük hayatınızda ne kadar sık telefonunuzu kontrol ediyorsunuz? Teknoloji biz yazarlar için bile günlük hayatımızın çok büyük bir parçası haline geldi, kendim için de tersini söylemem mümkün değil. Ama geri kalan her şey gibi teknolojinin de fazlası zararlı.

Teknoloji bağımlılığı sadece genç jenerasyonun değil, aslında hepimizin problemi. Ortalama bir insan günde neredeyse 150 defa cep telefonunu kontrol ediyor! Bu, günün 15 saati uyanık olduğunuz varsayımıyla hareket edersek neredeyse her altı dakikada bir telefonunuzu kontrol ediyorsunuz demek. Her ne kadar aynı anda çok iş yapmanın hem özel hem de günlük hayatımızda daha üretken olmak demek olduğunu düşünsek de, bazen bu yargılarımıza eleştirel gözle de bakmamız gerekiyor. Araştırmalara göre aynı anda birden fazla şey yapmak sizi yavaşlatıyor, hatta aptallaştırıyor bile olabilir. Daha verimli olmaya çalışırken aslında kendi kuyunuzu kazıyor olabilirsiniz! Gününüzün büyük bir kısmını ekran başında, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığınızı tehlikeye atarak geçiriyorsanız size kötü haberlerimiz var. Yapılan bir diğer araştırma teknolojiyi gereğinden fazla kullanan genç yetişkinlerin beyin dalgalarının alkol ve kokain kullananlarınkine benzer bir şema aldığını gösteriyor. Tamamıyla ağdan kopmak ve teknolojisiz yaşamak bu dönemde hiç birimiz için mümkün olmasa da teknolojik alışkanlıklarınızı kontrol altına alabilir ve toplumda yararlı bireyler olabilirsiniz. Kimi zaman elektronik cihazlarınızı kapatmak ve sosyal hayatınızı ya da profesyonel hayatınızı cihazlarınız olmadan sürdürmek mümkün. Bir süre boyunca teknolojisiz yaşamak her şeyden koptuğunuz anlamına gelmiyor sonuçta. Bu yazımızda size önce teknolojiye bir ara vermenin 5 yararından bahsedip ardından da bunu nasıl yapabileceğinizi 16 maddede açıklayacağız.

 

Daha Verimli Olacaksınız

Eğer aynı anda maillerinizi kontrol ederken bir yandan arkadaşlarınıza mesaj atıp hem de yemek yediğinizde kısa zamanda çok iş hallettiğinizi düşünüyorsanız yanılıyor olabilirsiniz. Sürekli olarak birden fazla iş yapmak beyninizi etkileyerek veriminizi azaltabilir. New Yok Times’da yayınlanan habere göre yürütülen araştırmalar telefonunuzu sürekli kontrol etmenin uyuşturucuyla benzer bir etkiye sahip olduğunu ve sizi daha üretken bir hale getirmek yerine aksine veriminizi azalttığını gösteriyor. Bunun yerine telefonunuzu diğer odada bırakarak yediğiniz yemeğe ya da ettiğiniz muhabbete odaklansanız çok daha iyi olmaz mı?

Mutlaka okuyun: Aynı Anda Birçok İş Yapmak Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler

 

Daha yaratıcı olacaksınız

Her ne kadar bağlantınızı koparmanın iş hayatınızı negatif etkileyip performansınızı düşüreceğini düşünseniz de araştırmalar tersini gösteriyor. Elektronik cihazlara ister eğlence ister iş için fazla maruz kalmanın yaratıcılığı azalttığı sonucuna varan çalışmalara göre, teknolojiden 4 gün uzak kalmak bile yaratıcılığınızı yüzde elli oranında artırabilir. Bu yüzden elektronik sınırlarınızdan kurtulup laptopunuzu evde bırakarak ya da telefonunuzu daha az kontrol ederek daha yaratıcı bir hayatın kapılarını aralayabilirsiniz.

 

Daha iyi bir insan olabilirsiniz

Maryland Üniversitesinde yapılan araştırmalara göre sıklıkla sosyal medyada zaman geçiren gençlerin çevrimdışı olup sosyal aktivitelere katılma oranı azalıyor, buna ek olarak da telefonda bu kadar fazla zaman geçirmek kullanıcıları daha bencil hale getiriyor. Elbette facebook hesabınızı veya Twitter’daki mesajlarınızı kontrol ettiğinizde bir anda daha asosyal ve bencil olmuyorsunuz ama teknolojiye bir ara vermek gerçek hayattaki ilişkilerinizin kalitesini artırabilir. Bir arkadaşınızla beraber sosyal medya orucuna girerek uygulamalarda geçirdiğiniz zamanı kısıtlayabilir, bu sayede gerçek hayata ayıracak daha çok zaman bulabilirsiniz.

 

İş arkadaşlarınızla daha iyi ilişkiler kurabilirsiniz

İnsan ilişkilerinin neredeyse yüzde doksanı sözel olmayan iletişimle kuruluyor: Beden diliniz aslında düşündüğünüzden daha önemli olabilir. Jestlerinizi ve mimiklerinizi ne kadar çok kullandığınızı etkileyen şeylerden birisi de elbette teknoloji. Online geçirdiğiniz her bir dakika bedensel iletişim yeteneklerinizi köreltiyor. Eminiz ki bir sorun olduğunda iş arkadaşlarınızla aranızda çift hanelere varan mailleşmelerle çözmeye çalışıyorsunuz. Halbuki bunun yerine masanızdan kalkın ve oraya gidin, problemi konuşarak çözmeye çalışın. Emin olun ki hiçbir duygu emaresi içermeyen teknolojik cihazlarla çözeceğinizden daha hızlı hallolacak.

 

Odaklanma gücünüz artabilir

Yayınlanan raporlara göre çalışanlar her hafta işte geçirdikleri zamanın neredeyse %30’unu maillerini kontrol ederek geçiriyorlar. Bu da 13 saat boyunca mesajlaşma, mail yazma ve mail okuma demek oluyor. Halbuki bu 13 saat çok daha verimli aktiviteler için kullanılabilir. Odaklanma gücünüzü arttırmak için bir iş üzerinde çalışırken telefonunuzu veya maillerinizi kontrol etmekten vazgeçin. Daha da iyi bir çözümse günde sadece belirli iki saatte maillerinizi kontrol edip cevaplamak olacaktır.

 

Teknoloji Bağımlılığından Kurtulmanın 16 Yolu

Artık teknolojiden kopmanın sizin için ne gibi yararları olduğunu biliyorsunuz. Şimdi sırada 16 maddede bunu nasıl yapacağınızı anlatmak var:

 

 1) Güne doğru başlayın

Her sabah güne sağlıklı ve besleyici bir kahvaltı başlamamız gerektiğini biliyoruz da neden aynısını zihinlerimiz için de yapmıyoruz?

Uyanır uyanmaz yaptığınız ilk şey ne? Telefonunuzu kontrol etmek mi? Peki ya, başka bir şeyler yapsaydınız? Örneğin, sabah uyandığınızdaki ilk dakikalarınızı meditasyon yaparak geçirebilir, maillerinizi cevaplamadan önce beyin dalgalarınızı sakinleştirebilirsiniz. Emin olun ki daha üretken ve sakin bir gün geçireceksiniz.

Mutlaka okuyun: Güne Mükemmel Bir Şekilde Başlamak İçin Sabah Rutini Oluşturma

 

2) Eski usül yöntemleri tercih edin

Akıllı telefonunuzu rafa kaldırın ve Android’in ilk sürümlerinin kullanıldığı telefonlara geri dönmeye ne dersiniz? Hem bataryası şuan piyasada bulabileceğiniz herhangi bir telefondan daha güçlü ve daha uzun süre dayanan bir telefonunuz olacak hem de dışarıdayken telefonunuzdan yapabileceklerinizi büyük oranda limitleyebileceksiniz. Yolda giderken maillerinizi kontrol ettiğiniz ya da Facebook’tan fotoğraf beğendiğiniz günlerin sonuna geldik… Sadece gerçekten önemli aramalar ve mesajlara izin var! Şansınızı deneyin, ne kadar çok hoşunuza gittiği sizi şaşırtabilir.

 

3) Daha çok iş yapın

Eğer günün büyük bir kısmını internette dolaşarak geçiren (ya da harcayan mı demeliydim…) insanlardan birisiyseniz günlerinizi doldurun ki böyle şeyler yapacak zamanınız kalmasın.

Her gün yapmanız gereken şeyleri planlayın ya da bol bol arkadaşlarınızla buluşun. İşten sonra kalan zamanınızı sizi eğlendirecek ve dinlendirecek aktivitelerle doldurduğunuzda iş yemek ve uyku arasında çevrimiçi olmak için pek de zaman kalmadığını fark edeceksiniz. Haftada birkaç gününüzü böyle geçirerek sürekli online olmaktan kurtulabilir, küçük bir detoks yapabilirsiniz.

 

4) Yanınızda bir kitap taşıyın.. Ya da bir kitap yazın

Trenle veya otobüsle bir yerlere giderken ya da sıra beklerken maillerinizi ve sosyal medya hesaplarınızı kontrol etmek zamanı çok iyi değerlendiriyormuşsunuz hissiyatı verebilir, ama aslında tüm bu resimler, mailler ve klipler sizin dikkatinizi dağıtmaktan başka bir şey yapmıyor.

Bunun yerine yanınızda bir kitap taşıyın ya da en azından kitap okuma uygulaması indirin ve interneti kapatın. Belki de arta kalan zamanı daha da iyi kullanabilir, telefonunuzu direkt kapatarak bu zaman diliminde bir şeyler yazabilirsiniz? Günde bir ya da birkaç saat yazmak kısa sürede elinizde bir taslak oluşmasını sağlayacaktır. Şimdi o taslağa bakın ve düşünün…

 

5) Uygulamalardan yararlanın

Teknolojiyi kullanarak teknoloji detoksu yapmaya ne dersiniz?

Çok mantıklı duyulmuyor biliyorum ama, bu işi gerçekten yapan insanlar var. Geliştirdikleri uygulamalar bir o kadar da popüler. Sosyal medyadan ve telefonunuzdan kopmanıza yardımcı olan uygulamalar yükselen trendler arasında. Telefonunuzdaki belirli uygulamaları bloklayarak ya da seçtiğiniz zaman dilimlerinde telefonunuzun özelliklerini kısıtlayarak uygulamalara olan erişiminizi engelleyen bu minik asistanlar sayesinde şu bahsettiğimiz yazma projesine daha iyi zaman ayırabilirsiniz belki.

 

6) Dijital bir diyete girin

Hani o birkaç kiloyu vermek için diyete giriyor, kalorileri hesaplıyor, hatta bazen attığınız adımları bile sayıyorsunuz ya. Neden aynısını teknoloji için yapmayasınız?

Bir günde kaç kere maillerinizi kontrol ettiğinizi, internette gezdiğinizi, sosyal medya hesaplarınızda dolaştığınızı bir kenara not edin ve kendinize küçük hedefler koyun: Örneğin internet kullanımını %10 azaltmaya çalışın ve her gün bu oranı artırın.

Kalan zamanınızda da spor yapın, bir şeyler yazın, ya da ne bileyim, ailenizle ve arkadaşlarınızla zaman geçirin.

 

7) Minik bir mola verin

Eğer kısa zamanda yüksek dozda teknoloji aldığınızı düşünüyorsanız belki de şu küçük molaların bir de teknolojik versiyonunu denemelisiniz. Mesela telefonunuzu bilerek evde unutun desek? Evet, çok kolay olmayacak bunun ben de farkındayım ama Twitter’da gününüzün detaylarını paylaşamadınız diye dünyanın sonu da gelmiyor emin olun. Eğer bu çok zorsa daha da minik molalar verin, mesela telefonunuzu götüremeyeceğiniz bir yerlere gidin. Spaya, hamama falan.

 

8) Teknolojiyi bir sıraya koyun

Sürekli telefonunuzu kapatın dediğimizi düşünmeyin lütfen. Şimdi başka bir teknikten söz edeceğiz. Belki de teknolojinin sizin için çalışmasını sağlayarak işlerinizi yoluna koyabilirsiniz. İnsanların sizinle ne kadar kolay iletişime geçebileceklerini hiç düşündünüz mü? Telefonla arayabilir, mesaj atabilir, Facebook’tan yazabilir, Skype’tan arayabilir, Whatsapp, Instagram ve daha bir sürü uygulamadan size ulaşabilirler. Kendinize ulaşmayı kolaylaştırarak çok doğru bir şey yaptığınızı düşünüyorsanız ne yazık ki size kötü haberlerimiz var. İş hayatında öne geçmek için sürekli bağlantı halinde olmanız gerektiği tamamen hatalı bir bakış açısı. Gerçekte, tam tersi daha doğru, kendinize ulaşılabilecek yolları kısıtlamalısınız.

Kontrol etmeniz gereken mecraları düzene koyarak belirli insanlardan sizinle sadece belli bir iletişim yoluyla iletişime geçmesini rica edin. Herkes size her yerden ulaşamasın. Mesela müşterileriniz telefon numaranıza sahip olsa da size gerçekten ulaşmak istiyorlarsa size mail atsınlar. Hatta mail kutunuza yerleştireceğiniz filtrelerle siz daha mailleri görmeden bu mailler önem sırasına göre sıralansın mesela. Facebook profilinizden messengerı devre dışı bırakın ve Skype hesabınızı da rahatsız etme moduna alın. Whatsapp durumunuza da meşgul yazdıysanız bu iş tamamdır. Geri kalan her şeyi de kapatın ki sürekli mesaj gelmiş mi diye uygulamaları kullanmanıza gerek kalmasın. Hatta, neden birkaçını telefonunuzdan silmiyorsunuz ki?

 

9) Aktif olun

Bir yerlere giderken bir anda telefona gömülüyor, yollarda geçen saatlerinizi telefonunuzda gezinerek geçiriyorsanız belki de seyahat etmek için farklı bir yol denemenin vakti gelmiştir. Telefon kullanamayacağınız ya da ellerinizin boş olmasını gerektiren bir ulaşım aracı kullanın. Mesela bisiklete binin. Ya da sabahları işe koşarak gidin. Başka bir öneri bir yerlere iş arkadaşlarınızla ya da dostlarınızla muhabbet ederek gitmek olabilir. Sizi telefonunuzdan alıkoyacak ne varsa, işte o!

 

10) İşi geride bırakın

İşten çıkıyorsunuz ya… Gerçekten işten çıkın. Mail bildirimlerinizi kapatın, iş numaranızı kullandığınız telefonu sessize alın ve eve gider gitmez maillerinizi kontrol etme güdülerinizi bastırın. Eğer sürekli maillerinizi kontrol etmenizi gerektirecek kadar önemli bir pozisyonda çalışıyorsanız bir asistan tutun da sizin yerinize kontrol edip gerçekten önemli olanları size yollasın. Ya da daha basiti, maillerinizi belirli saatlerde kontrol edin mesela.

Başbakan ya da beyin cerrahı değilseniz eğer yarına kadar bekleyemeyecek kadar önemli bir şey olma ihtimali gerçekten çok düşük.

Mutlaka okuyun: Ofis Dışı Saatlerde İşinizden Uzaklaşmak

 

11) Arkadaşlarınızı da dahil edin

Verdiğiniz karardan geri dönmenizi engellemek için gidin ve bu karardan arkadaşlarınıza, ailenize bahsedin. Eğer onlarla konuşurken veya beraber yemek yerken telefonunuzu kontrol etmeye başlarsanız sizi uyarmalarını, hatta belki de telefonunuzu elinizden almalarını isteyin.

Onların sizi izlediğini bilmek bile sizin daha kontrollü hareket etmenizi sağlayacaktır. Eğer planınıza uyamazsanız bu noktada onlar devreye gireceklerdir zaten.

 

12) Kilitleyin

Teknolojiden kopabileceğiniz konusunda kendinize güvenmiyor musunuz? O zaman başkalarını da işin içine sokun. Telefonunuzu eşinize, kardeşinize ya da ev arkadaşınıza verin ve siz başka bir işle ilgilenirken onda kalmasını rica edin. Bir diğer çözüm yolu da onların sizin için bir süreliğine telefonun pin kodunu değiştirmesi olacaktır, böylece telefonunuzu açamayacak ve isteseniz de sözünüzden dönemeyeceksiniz.

Bu alanda benim favorim wifi bağlantısı olmayan ya da sessiz olmanızı gerektiren bir yerde çalışmak. Küçük kafeler veya minik yerel kütüphaneler bunlara örnek olabilir.

 

13) Kendinize katı bir teknoloji uyku saati belirleyin.

Araştırmaların da gösterdiği üzere ekranlarımızdan yayılan mavi ışık uyku alışkanlıklarımızı ciddi oranda etkiliyor ve iyi bir etkiden bahsetmiyoruz. Uykumuza zarar vereceğini bile bile uyumadan önce telefonumuzu kontrol ediyoruz. En azından ben ediyorum, bence siz de ediyorsunuzdur.

Teknoloji kullanımınız için de bir uyku saati belirleyin. Mümkünse uykuya dalmanızdan yaklaşık iki saat önce (uzmanların önerdiği saat aralığı bu) teknolojik araçları kullanmayı bırakın ki beyninize rahatlayıp uykuya dalacak zaman tanıyın. Bunu tüm aile için de yapabilir, bu sayede konuşacak, oyun oynayacak, kitap okuyacak ve belki de o yeni çıkan dizinin bölümlerini izleyecek zaman bulabilirsiniz. Söylemesi yapmasından daha kolay biliyorum, ama kendinizi küçük küçük alıştırabilir, on beş yirmi dakikalık zaman dilimleriyle başlayabilirsiniz.

Mutlaka okuyun: İyi Uyumanızı ve Başarılı Olmanızı Sağlayacak 10 Uyku Ritüeli

 

14) Kendiniz için boş zaman planlayın

Hayat sürekli yapmamız gereken şeylerden ve kısıtlamalardan ibaret olan bir şey olmamalı. Bu yüzden kendinize biraz boş zaman planlayın ki bu saatlerde istediğiniz video oyunlarını oynayın, arkadaşlarınızla yazışın ya da Instagram’da ne var ne yok şöyle bir gezinin. Ama o zaman dilimi dolunca eski akışınıza dönmeyi unutmayın.

Bu yöntem sayesinde teknoloji kullanımınızı bir düzene oturtabilir, teknolojik cihazlarınızda geçirdiğiniz zamanı daha verimli kullanabilirsiniz. Eğer sadece kısıtlı zamanınız olursa doğal olarak bir şeyleri öncelik sırasına koyacak, kendi kendinize gereksiz şeyleri elimine etmiş olacaksınız. Bu sayede yeterli oranda teknoloji kullanırken aşırıya kaçmamış olacaksınız.

 

15) Anı yaşamaya odaklanın

Toplum olarak sürekli bağlantı halinde olma ayrıcalığına karşılık vazgeçtiğimiz en değerli şeylerden bir tanesi artık anı yaşamıyor oluşumuz. Ama siz bu akımı yıkabilir, telefonunuzu kaldırıp çantaya koyarak burada, bu anı, o dakikada yaşayabilirsiniz.

Anı yaşayarak hayatın tadını çıkarmaya odaklanın. Şehrin bilmediğiniz bir bölgesinde yürüyüşe çıkın ama haritalar uygulamasını kullanmayın mesela. Ya da bir yerlere gitmek için hangi otobüse binmeniz gerektiğini uygulamalardan öğrenmek yerine evden biraz daha erken çıkıp kendiniz keşfetmeye çalışın. Ev arkadaşınıza ya da eşinize akşam eve geç geleceğinizi söylemek için mesaj atmak yerine evden çıkmadan önce masanın üzerinde bir not bırakmayı deneyin. Anı yaşamayı alışkanlık haline getirdikçe daha yaratıcı olduğunuzu fark edeceksiniz.

 

16) Telefonunuzu kapatın

Evet, bağlantıdan kopmak ve dijital bir detoks yapmak için yapabileceğiniz bir sürü şey var ama eninde sonunda yapmanız gereken asıl şey telefonunuzu kapatmak. Aslında bu kural sadece telefonunuz için değil, bilgisayarınız için de geçerli. Kullanmadığınız anlarda ekran koruyucunun açık kalmasına izin vermeyin. Kapatın. Mesajlara veya aramalara yetişmeye çalışmayın. Belirli aralıklarla kontrol etmeniz de yeterli olacaktır. Bırakın insanlar sesli mesaj bıraksın. Mesajlarına cevap almak için birkaç saat beklesin. Önemli olan sizin ruh sağlığınız. Kendinize bir rutin oluşturun ve sadece gün içinde belli aralıklarda çevrimiçi olun. Bunun dışında telefonunuz ve bilgisayarınız kapalı olsun, yaşadığınız hayatın tadını çıkarın, işinize odaklanın, ya da sadece rahatlayın.

Teknolojiden kopmaya hazır mısınız?

Muhtemelen içten içe bir noktada teknoloji kullanımınızın kontrolden çıktığının ve hayat kalitenizi düşürdüğünün siz de farkındaydınız. Belki de arkadaşlarınızın ya da ailenizi yakınmasıyla, ya da yemek yerken telefonla konuşan birini gördüğünüzde bunu sizin de yaptığınızı fark ederek… Bir şekilde, bir yerlerde bir hata olduğunu fark ettiğinize eminim. Hiçbir şeyi değiştirmek için geç değil. Teknoloji hayatınızı sizden çalmadan önce siz hareket edin ve hayatınızın kontrolünü geri elinize alın.

Belki çevrimdışı olmak hoşunuza gitmeye başlar?

Sevin KAYTAN

Yazar : Sevin KAYTAN

Londra Üniversitesi Ekonomi ve Finans bölümünden Üstün Başarı Programı kapsamında mezun oldu. Tüm dünyada girişimcilikle ilgili birçok araştırmada yer aldı. Şu anda ise kariyer yolculuğuna Paris'te bulunan "OECD Girişimcilik Merkezi" nde devam etmekte.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir