Neon adlı uygulama sayesinde kullanıcılar, çeşitli artırılmış gerçeklik seçeneklerinden yararlanarak arkadaşlarıyla bağlantı kurabiliyor.
Aslına bakarsanız artırılmış gerçeklik yeni bir konsept sayılmaz ama son birkaç yılda iyice popüler hale geldi, bunun sonucunda da hayatın pek çok farklı alanında kullanılmaya başladı. İşte son yıllardaki kullanımlarına verebileceğimiz en iyi örneklerden biri de Neon. Bu uygulama artırılmış gerçeklik ile sosyal medyayı bir araya getirerek kullanıcıların sanal alemde buluşmalarını sağlıyor.
Neon, konum belirleme teknolojisinden yararlanarak uygulamayı kullanan tüm arkadaşlarınızı bulmanıza imkan tanıyor. Ayrıca uygulama sayesinde arkadaşlarınıza belirli bir konum gönderebiliyor, sonra da bu konumda buluşarak öğle yemeği veya parti gibi çeşitli aktiviteler gerçekleştirebiliyorsunuz. Esasında Snapchat de bu özelliğe sahip ancak Neon üzerinde kullanıcılar birbirlerinin neon ışıklı tabelalarını da görebiliyorlar. Yani bu sayede kalabalık bir meydana daldığınızda ya da kendinizi bir festivalin ortasında bulduğunuzda neon işaretlere bakarak arkadaşlarınızı bulabiliyorsunuz. Tek yapmanız gereken uygulama üzerinden arkadaşlarınızı seçerek karşınıza çıkan sanal okları takip etmek.
Neon’un ARKit adlı yeni Apple platformunda geliştirildiğini de belirtelim. ARKit, şu anda iOS 11 işletim sisteminin en temel unsurlarından biri. ARKit, yazılımcıların iPhone ve iPad için eşi benzeri görülmemiş nitelikte artırılmış gerçeklik uygulamaları yaratmaları amacıyla tasarlandı. Şu anda kapalı beta testleri yürütülen Neon uygulamasının da yakın zamanda App Store’de yerini alması bekleniyor.
Son dönemlerde artırılmış gerçeklik uygulamalarının epey ivme kazandığını görüyoruz. Mesela itfaiyecilerin alevler içindeki binalardan kaçıp kurtulmaları için kasklarına yol gösterici ekranlar takılıyor. Ayrıca Yeni Zelanda’da kullanıcıların bazı oyunlar oynayarak kilo vermelerini sağlayan bir spor sistemi geliştirildiğini de ekleyelim. Tüm bu gelişmelere rağmen artırılmış gerçeklik konusunda daha gidecek çok yolumuz olduğu aşikar. Peki siz bu teknolojinin başka hangi alanlarda kullanılmasını isterdiniz?
