Öz Disiplin Geliştirmenin Yolları

Eğer bu yazıyı bir Pazar sabahı yatağınızda tembellik yaparken ya da fırından yeni çıkmış sıcacık bir poğaçayı yerken okuyorsanız kendinizi kötü hissedebilirsiniz, baştan uyaralım. Araştırmalar, öz disiplini yüksek olan bireylerin daha mutlu olduğunu gösteriyor.

Kendileri üzerinde yüksek kontrol sahibi olan insanların sağlıklarını etkileyecek kararlar vermeye çalışırken yapsam mı yapmasam mı gibi ikilemler arasında kalma ihtimallerinin daha düşük olduğunu gösteren araştırma, bu gruptan olan bireylerin pozitif kararları daha kolay alabildiğini ve anlık dürtülerin ve duygularının verdikleri kararları etkilemesine izin vermediklerini gösteriyor. Tüm bunların bir sonucu olarak da hayatlarından daha büyük bir keyif alan bireyler, daha mutlu bir hayat yaşıyor.

“Ama ben hiç disiplinli değilim, nasıl olacak ki bu iş?” dediğinizi duyar gibiyiz. Bu yazımızda size öz disiplin kazanmak yolunda yardımcı olacak ve iradenizi güçlendirerek daha mutlu bir hayat yaşamanıza yardımcı olacak birkaç şeyden bahsedeceğiz. Eğer hayatınızın, alışkanlıklarının ve tercihlerinizin kontrolünü elinize almak ve mutluluğa doğru emin adımlarla ilerlemek istiyorsanız bu yazıdaki 10 adımdan yardım alabilir, öz disiplini yüksek bir birey olma yolunda bir adım atabilirsiniz.

 

1) Zayıf yönlerinizi iyi bilin

Bunda utanılacak bir şey yok, herkesin zayıf yönleri var. Bu ister zararlı abur cuburlar olsun (siz de elinizi her markete gittiğinde patates cipslerine ve çikolatalı kurabiyelere atanlardan mısınız?) ister teknoloji ve telefon bağımlılığı olsun (her an bildirimlerini kontrol etmek isteyen sadece siz değilsiniz.) Bu zayıf yönlerin hepimiz üzerinde benzer etkileri var.

Yapılacak şeyse onları bilmek, tanımak ve kabullenmek. Çoğunlukla insanlar zayıf yönleri yokmuş gibi davranmayı tercih ederler ve hayatlarındaki başarısızlıklarını, bu zayıf yönlerine yenik düştüklerini kabul etmezler. Zaaflarınızı ve problemlerinizi kabullenin ve sahiplenin. Bunu yapmadan önce onları aşmak için bir yol bulma şansınız yok.

 

2) Anlık dürtüler yaratan şeylerden uzaklaşın.

Eskilerin de dediği gibi, “gözden ırak olan gönülden de ırak olur.” Kulağa aptalca geliyor olabilir ama aslında bu atasözünün arkasında gerçekten işe yarayabilecek bir mantık yatıyor. Çevrenizden, sizi anlık kararlar vermeye iten şeyleri kaldırdığınızda öz disiplininizi geliştirmek adına büyük bir adım atmış olacaksınız.

Eğer daha sağlıklı beslenmek istiyorsanız alışverişe gittiğinizde abur cubur almayı kesin. İş yerinde daha üretken olmak ve daha verimli çalışmak istiyorsanız sosyal medya bildirimlerini kapatın ve cep telefonunuzu sessize alın. Dikkatinizi dağıtacak ne kadar az şey olursa hedeflerinize ulaşmakta o kadar başarılı olursunuz. Sizi kötü etkileyecek şeylerden uzaklaşarak disiplinli ve mutlu bir hayat için yeni bir başlangıç yapın.

Mutlaka okuyun: Enerjinizi Sömüren 10 Kötü Alışkanlık

 

3) Kendinize net hedefler koyun ve onlara nasıl ulaşacağınızı adım adım planlayın

Eğer öz disiplininizi arttırmak istiyorsanız belki de nereye ulaşmak istediğiniz konusunda net bir fikre sahip olmanız gerekiyordur. Aynı zamanda başarının sizin için ne demek olduğunu da bilmelisiniz. Sonuçta, eğer nereye gittiğinizi ve ne istediğinizi bilmiyorsanız yolunuzu kaybetmeniz veya aklınızın karışması işten bile değil.

Açık ve net bir plan, atmanız gereken her adımı belirlediği gibi hedeflerinize ulaşmanın size ne bedeli olacağını da anlamanıza yardımcı olur. Kim olduğunuzu ve nelere önem verdiğinizi, nelerde başarılı olduğunuzu, gelecekten ne beklediğinizi belirleyin. İş başındayken konsantre olmanıza yardımcı olacak, sizi odaklanmış tutacak bir mantra belirleyin kendinize. Başarılı insanlar bu tekniği kullanarak geçen her bir günün onları hedeflerine bir adım daha yaklaştırdığından emin olurlar ve ne beklediklerini bilerek ortadan belirsizliği ve kargaşayı kaldırırlar.

Mutlaka okuyun: Hayatınızla İlgili Hedef Belirleme Yöntemleri

 

4) Kendi öz disiplininizi inşa edin.

İster inanın ister inanmayın, hiç kimse doğuştan disiplinli olarak başlamıyor hayata. Öz disiplin tıpkı diğer birçok özellik gibi sonradan öğrenilen bir davranış. Aynı zamanda, yine tıpkı diğer birçok yetenek gibi, bu konuda uzmanlaşmak da günlük olarak pratik yapmayı ve sabırlı olmayı gerektiriyor. Tıpkı spor yapma alışkanlığı kazanmak için düzenli bir şekilde spor salonuna gitmek gibi, iradenizi ve öz disiplininizi güçlendirmek de zaman alacak bir şey. Hatta öz disiplininizi inşa etmek için gereken efor ve zaman, düşündüğünüzden çok daha fazla olabilir ve bu süreç sizi beklediğinizden daha çok yorabilir.

Zaman geçtikçe, karşınıza engeller çıktıkça iradenizi güçlü tutmanın giderek daha da zor olduğunu fark edeceksiniz. Vermeniz gereken karar ya da karşılaştığınız problem ne kadar büyükse, öz disiplininizi kullanarak durumu kontrol altına almak ve hem önünüzdeki engeli aşmak hem de hayatınızdaki diğer konulara odaklanmak o kadar zor olacak. Bu yüzden öz disiplininizi inşa etmek için her gün birkaç dakika ayırın ki sonuçları gerçekten hayatınıza fark yaratabilecek bir engelle karşılaştığınızda onu doğru şekilde karşıladığınızdan emin olun.

 

5) Basit adımlar atarak yeni alışkanlıklar yaratın

Öz disiplin kazanmaya çalışmak ve yeni alışkanlıklar edinmek ilk günlerde size yorucu gelebilir, hele hele büyük bir hedefi tek seferde gerçekleştirmeye çalışıyorsanız. Kendinizi yetersiz ve baskı altında hissetmemek için adımları küçülterek karşılaştığınız görevleri basitleştirmeye çalışın. Her şeyi tek seferde yapmaya çalışmak yerine uzun bir süre boyunca küçük adımlar atarak hem o konudaki yetkinliğinizi hem de öz disiplininizi geliştirmeye çalışın.

Örneğin, eğer zayıflamaya çalışıyorsanız bütün gün evde yatmaktan saatlerinizi spor salonunda geçirmeye geçiş yapmak düşündüğünüzden çok daha zor olacaktır. İlk birkaç dün dayansanız bile birkaç hafta geçtikten sonra hevesiniz kırılacak ve başladığınız noktaya geri döneceksiniz. Bunun yerine, her gün 10 – 15 dakika egzersiz yapmaya çalışın. Eğer uyku alışkanlıklarınızı bir düzene sokmak istiyorsanız 3 saat önceden yatağa girip uyumaya çalışmak yerine 15 dk önce uyumaya çalışın. Eğer daha sağlıklı beslenmeye çalışıyorsanız, bir anda her öğünde salata yemek yerine fast food tüketiminizi mümkün olduğunca azaltın. Küçük adımlar atmanız gerektiğini unutmayın. Sonunda, hazır olduğunuzda, bu adımları büyüterek aynı sürece sıfırdan başlayın, ta ki hedefinize ulaşana kadar.

Mutlaka okuyun: 8 Adımda Yeni Bir Alışkanlık Kazanmak

 

6)  Küçük ama sık öğünlerle beslenin ve sağlıklı yiyecekler tercih edin.

Aç olmak bize hiçbir zaman iyi hissettirmez. Aç olduğunuzda hissettiğiniz sinirlilik, rahatsızlık hissi hayatınızda düşündüğünüzden daha büyük bir etki yaratıyor ve iradenizi derinden etkiliyor. Araştırmalar bize gösteriyor ki kan şekerinizin düşük olması karşınıza çıkan problemlere çözüm odaklı bakmanızı engelleyerek sizi keyifsiz ve kötümser birisine dönüştürebiliyor.

Eğer karnınız açsa önünüzdeki işe odaklanma kabiliyetiniz zayıfladığı gibi beyniniz de normalde olduğu kadar verimli çalışamıyor. Kendiniz üzerinde olan kontrolünüz neredeyse her konuda, diyet de yapıyor olsanız, çalışıyor da olsanız zayıflıyor, bu da ister özel hayatınızdaki ilişkileriniz olsun ister profesyonel hayatınızdaki performansınız olsun aklınıza gelebilecek birçok şeyi etkiliyor. Bu yüzden sağlıklı atıştırmalıklarla kan şekerinizi belirli bir düzeyin üstünde tutmakta ve düzenli öğünlerle sağlığınızı korumakta fayda var.

 

7) İradeye yönelik perspektifinizi değiştirin

Stanford Üniversitesinde yapılan bir araştırmaya göre bir insanın iradesinin gücü, iradeye yönelik bakış açısından etkileniyor. Yani eğer iradenizin güçlüi olmadığına inanıyorsanız muhtemelen zayıf bir iradeye sahipsiniz ve bu şekilde düşünmeye devam ettiğiniz sürece bu durum pek de değişmeyecek. Aynı şekilde hedeflerinizi gerçekleştirebileceğinize kalpten inanmazsanız bu, çabaladıkça hevesinizin kırılacağına ve sonunda pes edeceğinize işaret ediyor.

Kısaca ifade edecek olursak, iradeye ve öz disipline dair düşüncelerimiz bu kavramlar üzerindeki hakimiyetimizi de şekillendiriyor. Eğer zihninizdeki bu soyut engelleri aşabilirseniz ve hedefinize ulaşacağınıza gönülden inanabilirseniz ancak o zaman hedefinize ulaşmak için motive olur ve bu hedefleri gerçekleştirmek için tüm potansiyelinizi kullanırsınız.

 

8) Kendinize bir B planı oluşturun

Psikologlar insanlarda iradenin gücünü arttırabilmek için özel bir teknik kullanıyorlar. Yaptıkları tam olarak şu: Karşılaşma ihtimaliniz olan bir probleme dair öncesinden plan oluşturuyorsunuz. Örneğin: Daha sağlıklı beslenmeye çalışıyorsunuz ve arkadaşlarınız sizi yemekli bir partiye davet etti.

Partiye gitmeden önce kendinize peynir ve kraker tabağında kendizini kaybetmek yerine öncelikle büyük bir bardak su içip ardından her şeyin tadına bakarak partiden keyif alabileceğinizi hatırlatın. Karşılaşabileceğiniz problemlere dair önceden bir çözüme sahip olmak o problemle karşılaştığınız takdirde afallayarak yanlış kararlar vermenize engel olur, bu sayede öz disiplininiz güçlendiği gibi hedefinize giden yoldan da sapmamış olursunuz. Aynı zamanda duygu durumunuza bağlı olarak ani bir karar vermediğiniz için de kendinizi kötü bir durum içerisinde bulma ihtimaliniz azalır.

 

9) Kendinizi Ödüllendirin

Kendinizi en iyi siz tanıyorsunuz. Öncesinden bir ödül planlayarak kendinize heyecanlanacak bir şeyler vermek hedeflerinize ulaşmak konusunda işinize beklediğinizden çok daha fazla yarayabilir. Küçük bir çocukken iyi bir şey yaptığınızda ailenizin sizi ödüllendirdiği gibi siz de hedeflerinize yönelik bir adım attığınızda kendinizi ödüllendirerek hem gelecekte uğruna beklenecek bir şeyler yaratabilir hem de motivasyonunuzu güçlü tutabilirsiniz.

Beklenti güçlü bir araçtır. Size üzerinde düşünecek ve üzerine odaklanılacak bir şey verir, bu yüzden sadece değiştirmek istediğiniz şeye odaklanmak yerine sürece odaklanmak konusunda da size yardımcı olur. Hedeflerinize ulaşıp kendinizi ödüllendirdikçe bir sonraki adımı planlamak ve yeni bir hedef koymak motivasyonunuzu taze tuttuğu gibi adım adım gelişmenize de büyük bir katkı sağlayacaktır.

 

10) Gerektiğinde kendinizi affetmeyi bilin ve yolunuza devam edin

Her ne kadar iyi planlar yapmış olsanız da, çok istemiş, çok çabalamış olsanız da bazen hedeflerimize ulaşamayabiliriz. Bu herkesin başına gelen bir duruk ve kesinlikle utanılacak bir şey değil. Herkesin hayatında inişler ve çıkışlar var, başarılar olduğu gibi başarısızlıklar da var. İşin anahtarı ileri doğru gitmeye devam etmekte.

Eğer tökezlerseniz sizi durduran şeyin ne olduğuna bakın, öğrenin, dersinizi alın ve yolunuza devam edin. Unutmayın, bebekler de yürümeyi düşe kalka öğrenirler. Suçluluk duygusu, öfke veya gerginlik içinde kendinizi kaybetmeyin, derin bir nefes alın, bu duygular sizi ileri taşımayacak; sadece bir adım geri götürecektir. Bunun farkına vardığınız anda ayağa kalkın ve yürümeye devam edin. Hata yapmanız dünyanın sonu geldi demek değil, hatanızdan ders alın ve kendinizi affedin. Ardından oyuna geri dönün ve başka hedefler belirleyerek yolunuza eskisinden daha güçlü bir şekilde devam edin.

Mutlaka okuyun: Hatalarınızdan Çıkarabileceğiniz Dersler

 

İlginizi çekebilir

Öz Disiplin Kazanma Yolları
Başarının gizli anahtarını bulan deney: Marşmelov Deneyi
Sevin KAYTAN

Yazar : Sevin KAYTAN

Londra Üniversitesi Ekonomi ve Finans bölümünden Üstün Başarı Programı kapsamında mezun oldu. Tüm dünyada girişimcilikle ilgili birçok araştırmada yer aldı. Şu anda ise kariyer yolculuğuna Paris'te bulunan "OECD Girişimcilik Merkezi" nde devam etmekte.

Bir yanıt yazın

Avatar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir