Fırsatlar ve ihtimaller dünyasında yaşıyoruz. Bu yazıda da serbest piyasa şartlarında yaratıcı bir girişimin aylar içerisinde nasıl milyon dolarlar kazandırabileceğini ele alacağız.
Flappy Bird oyununun yaratıcısı Vietnamlı genç bilgisayar programcısı Dong Nguyen’in çok ilginç bir öyküsü var. Fazla boş zamanı olduğu bir dönemde basit bir oyun olan Flappy Bird’ü yaratan genç girişimci, kısa bir süre içinde oyundan elde ettiği paralarla zengin oldu. Çünkü insanlar bu oyunu çok sevdiler. İşte bu kadar basit…
Ancak hikayenin devamında hiç alışık olmadığımız şeyler de yaşandı. Şimdi bu hikayeye göz atalım.
Dong Nguyen: Sıradan Bir Programcı
Dong Nguyen sıradan bir bilgisayar programcısıydı ve ailesiyle Vietnam’ın başkenti Hanoi’de yaşıyordu. Maaşlı bir işi ve gayet sıradan bir hayatı vardı. Bir haftsonu evde sıkılırken bir mobil oyun tasarlamaya karar verdi. Bu oyun, yani Flappy Bird 90’lı yıllardaki atari oyunlarına çok benziyordu. Havada uçan kuşun engellere çarpmaması için yukarı aşağı hareket ettirilmesinden ibaretti oyun.
Ancak Nguyen’in can sıkıntısıyla birkaç günde yaptığı bu oyun dünya genelinde çok beğenildi. Nguyen, ilk kez 5 Mayıs 2013’te iOS App Store’da yayınlanan oyundan aylık birkaç yüz dolarlık ek gelir elde etmeyi planlıyordu, fakat işler hiç de beklediği gibi bitmedi.
Başlangıçta Oyun Dikkat Çekmedi
App Store’da bildiğiniz üzere binlerce uygulama var. Flappy Bird, ilk 8 ay boyunca neredeyse kimse tarafından indirilmedi.
Ve Oyun Patladı
Aylarca kimse bu oyuna ilgi göstermedi, ancak bir gün acayip şeyler olmaya başladı. Birkaç hafta içinde oyun patladı ve viral bir şekilde yayılmaya başladı. Dünya genelinde pek çok ülkede en çok indirilen uygulamalar arasına girdi. Nguyen iki günde yazdığı bu oyundan günde 50.000 dolar civarı para kazanmaya başladı. Sonra ne oldu dersiniz?
Nguyen Oyunu Kaldırdı
Nguyen günde 50.000 dolar kazanmasına rağmen bu durumdan hoşlanmadı. Çok para ve popülarite onu bunalttı. 8 Şubat 2014’te Dong Nguyen attığı twitte şöyle diyordu:
“Flappy Bird kullanıcılarından özür dilerim. 22 saay sonra Flappy Bird’i kaldıracağım. Bunu daha fazla kaldıramayacağım.”
Bu twit onbinlerce kez paylaşıldı ve kimse bu duruma inanamadı. Bu twitten sonra 22 saat içinde oyun 10 milyon kez indirildi.
Peki Ama Neden?
Oyun popüler oldukça pek çok kişi Nguyen’i oyunu Nintendo’dan çaldığı gerekçesiyle suçladı. Pek çok blog yazarı Flappy Bird hakkında olumsuz eleştiriler yazılar. Oyunu fikri hakların ihlali olarak gördüler. Bu durumdan sıkılan Nguyen ise olumsuz ve yıkıcı eleştirilere daha fazla tahammül etmemek için oyunu kaldırdı.
Peki siz olsanız günde 50.000 dolar kazandıran bir uygulamaya bu şekilde son verir miydiniz? “Kesinlikle hayır!” dediğinizi duyar gibiyiz. Ancak Nguyen böyle bir karar aldı ve bize de bu karara saygı duymak düşer…
Fakat…
İçinde yaşadığımız dijital çağın nimetlerini göstermesi bakımından çok çarpıcı bir örnek bu. Yani haftasonu can sıkıntısıyla kodladığınız oyun, hiç ummadığınız yerde çektiğiniz video, yatak odanızda söylediğiniz bir şarkı birkaç gün içinde milyonlara ulaşarak sizin için umulmadık fırsatlar yaratabilir.
Flappy Bird’ün Başarılı Olmasını Sağlayan 4 Sır
Flappy Bird adındaki sevimli oyun, şimdiye kadar hiçbir oyunun ulaşamadığı bir noktaya ulaşmıştı. Piyasalardan toplatılmasına rağmen sahibine kazandırmaya devam eden oyun, hala ne denli değerli olduğunu kanıtladı. Oyunun bağımlılık yaratışı elbette başarısında en büyük paya sahip fakat Nguyen’in oyunu geri çekmesinin de etkisi yok değil.
Pazarlamacılar, marka yöneticileri ve ürün geliştiricileri açısından Flappy Bird’ün başarısından çıkarılacak birkaç önemli ders var. Aşağıda bağımlılık yaratarak müşteri sayınızı artırmanızı sağlayacak dört önemli madde bulunmaktadır:
1. Bağımlılık yaratan basitlik : Flappy Birds, Call of Duty, Halo ya da Grand Theft Auto gibi bir oyun değildi. Hatta Angry Birds’e de benzemiyordu fakat oynaması kolaydı ve herkesin ulaşabileceği bir oyundu.
İlgi çekici olmak için ürünlerin illa yüksek bütçeli ya da karmaşık olması gerekmez. Oyunlarda, gerçek hayata benzer yolculuklar yapmak şart değildir. İnternet geyikleri de basit fakat etkilidir. İşin sırrı basitlikten bir şeyler türetmektir.
Eğer bir ürün yeteri kadar ilgi görmüyorsa duruma bir de basitlik kavramıyla yaklaşın ve ürünü sunarken gereksiz ayrıntıları atlayarak ürünün ilgi çekmesini sağlayın.
2. Kolay Zafer: Oyunu sonlandırmak için uzun süreler boyunca uğraşılması, insanların sabrını yitirmesine ve müşteri kaybına yol açıyor. Flappy Bird’ü oynarken zorlanmıyorsunuz. Oyunda karmaşık silahlar ve çevreler yok. Üstelik oyunu yönetmek de çok kolay ve oyuncuların kazanma sevincini yaşaması için saatlerce uğraşmasına gerek yok.
Örneğin Apple, oyun konsollarını kutulamaya ayrı bir özen gösteriyor çünkü kutuyu açma anı bile kullanıcıda bir kazanma sevinci yaratıyor.
3. Nostaljik Oyunlara Benzeyişi: Oyunun grafikleri atari oynayan herkesin aşina olduğu Mario oyununu andırıyor. Tanınmayan bir oyun geliştirici tarafından yaratılan Flappy Bird’ün, en çok indirilenler arasında yer alışında ve başarısında bu nostaljik faktör oldukça etkili.
Umulmayanın gerçekleşmesi bazen zaman alır. Hamlelerinizi tahminlere ve mantığa göre yaparsanız beklenmedik durumlara ve şansa kapınızı kapamış olursunuz.
4. İlgiyi canlı tutma: Dong Nguyen iş hayatında tecrübesizdi. Bu nedenle Flappy Bird’ün başarısının ardından oyunu piyasadan çekmeye karar verdi. Orta ve küçük ölçekli işletmelerin hatta bireysel olarak çalışanların, Nguyen’in bu kararından öğrenecekleri çok şey var. Nguyen oyunu 22 saat içinde piyasadan çekeceğini açıkladığında Twitter’da en çok konuşulan konulardan biri oldu. Genç girişimci bu kararıyla bir nevi daha sonra çıkaracağı yeni oyunlar için alt yapı hazırladı.
Müşterilerinizin ilgisini çekecek şeyler yapmayı sürdürün. Gelen olumlu ya da olumsuz yorumları, en iyi şekilde değerlendirin ve ürününüzün bir sonraki sürümü için ne gibi yenilikler yapabileceğinizi düşünün. Ayrıca taklit edilme riskine karşı, fikri mülkiyetinizi korumak amacıyla bazı adımlar atın.
Flappy Bird’ün basitliği, çok sayıdaki markalı, belli bir hikâye içeren karmaşık oyunlardan farklılaşmasını sağlamıştır. Ürünlerde karmaşıklığı basite indirgemek, kaliteyi artırmak, müşteri ilişkilerini geliştirmek ve markalaşmak kurumların kendilerini yenilemesi açısından son derece önemlidir.
