Bill Gates’in kim olduğunu hepimiz biliyoruz… Microsoft’un kurucusu ve dünyanın en zengin iş adamlarından birisi olan Gates, servetini şansa değil, yıllar boyu sıkı çalışmanın ona getirdiği başarısına borçlu. 2019 yılında 100 milyar dolarlık serveti bulunan Gates sayesinde, Microsoft işletim sistemleri arasında en popüler olan Windows ile birinci sıraya oturmuş durumda. Microsoft, başarısının hakkını veren de bir firma üstelik, dünya lideri teknoloji devi hala gelişmeye devam ediyor, her sene Windows’a getirdiği güncellemelerle onu listenin başında tutmaya özen gösterirken aynı zamanda Xbox gibi ürünlerle de marka kalitesini tescilliyor. Bugün Xbox, kardeşi Windows gibi alanında dünyanın en popüler sistemi olmasa da, en popülerlerinden bir tanesi olduğu konusunda kimsenin şüphesi yok.
Peki Bill Gates, bugünlere nasıl geldi?
Bill Gates, verdiği çeşitli röportajlarda, konuştuğu seminerlerde ve yazdığı yazılarda bu başarıya ulaşırken hangi adımları attığından sıkça bahsediyor aslında. Bu yazımızda biz de sizin için Bill Gates’in sıklıkla üzerinden geçtiği 10 noktayı derledik. Yazımızın ilerleyen kısımlarında, Bill Gates’in bugüne dek verdiği demeçlerde başarılı ve zengin olmak yolunda çevresindekilere verdiği tavsiyelerden bahsedeceğiz, kendisinin dünyanın en zengin iş adamlarından birisi olduğunu göz önüne alırsak, bizce bu tavsiyelere dikkat etmekte yarar var!
Aşağıda sizin için, uzun uzun anlattığımız bu önerileri bir de kısaca listeledik. Umarım yardımcı olmuşuzdur, yolunuz açık olsun!
- İşe mümkün olabildiğince erken başlayın
- Kendinize partnerler edinin, her şeyi tek başınıza yapmak zorunda değilsiniz
- Liseden mezun olur olmaz her ay binlerce dolar kazanmaya başlamayacaksınız
- Kendi kendinizin patronu olmadan öğrenemeyeceğiniz şeyler vardır
- Hatalarınızdan dolayı yakınmaktan vazgeçin, dersinizi alın ve yolunuza devam edin
- Kendinizi inandığınız şeylere adayın, tutkulu olun
- O üniversite veya bu kolej değil, en iyi okul tecrübedir
- Nerdlere karşı nazik olun
- Televizyonda gösterilenlerin gerçeği yansıtmadığını kabullenin
- Hayat adil değildir ve hiçbir zaman olmayacaktır
- Risk almaya hazır olun
- Başarıya kısa yoldan ulaşmaya çalışmayın
- Kendinizle gurur duyun
- Her zaman alçak gönüllü olun
- Hayata pozitif bakmayı öğrenin ve öğrenmeyi sevin
- Başarınızı başkalarıyla paylaşmayı unutmayın
1- İşe mümkün olabildiğince erken başlayın
Bill Gates’in başarı sırlarından ilki, her zaman işe erkenden başlamak. Bunu hem hayatınız, hem gününüz, hem projeleriniz için uygulamalısınız. Gates, bilgisayarlarla çalışmaya başladığında daha sadece 13 yaşındaydı. Bu kadar küçük bir yaşta bir şeyle ilgilenmeye başladığınızda, önünüzde gelişmek için uzun bir zaman oluyor. Bu sayede Gates, henüz orta yaşların keyfini sürüyor olmasına rağmen büyük bir servet sahibi! Bir işe erken başlamak, sizi başarıya daha hızlı ulaştıracağı gibi, sıkılıp pes etme ihtimalinizi de azaltıyor üstelik!
Mutlaka okuyun: Ünlü Girişimcilerin İlk Meslekleri
Eğer bir hayaliniz varsa en kısa zamanda bunun için çalışmaya başlayın, daha fazla ertelemeyin. Doğru yeri ve doğru zamanı beklemek, hayallerinizi gerçekleştirmeye giden yoldaki en büyük engeliniz olabilir. İnsanların size neyi yapıp neyi yapamayacağınızı söylemesine izin vermeyin, yola koyulun. Bir süre sonra yaptığınız işte ustalaşacaksınız, çevrenizdeki insanlar sizi ciddiye almaya başlarken, siz başkalarının hayalleriniz hakkındaki düşüncelerini daha az umursar hale geleceksiniz.
Başkalarından en fazla etkilendiğimiz dönem, daha yolun başında olduğumuz dönemdir. Buna ister gençlik deyin, ister bir projenin başı. Cesaretiniz kırılmaya yatkındır, şüpheye düşmek çok kolaydır, ne yapıp ne yapamayacağınızdan emin değilsinizdir… Şüphelerinizi geride bırakın. Her sabah erkenden kalkın ve işe koyulun. Hayalleriniz için bir adım atın, daha fazla beklemeyin.
Mutlaka okuyun: Sabah 5’te Kalkmak Hayatımı Nasıl Değiştirdi?
2- Doğru kişilerle ilişkiler geliştirin, her şeyi tek başınıza yapmak zorunda değilsiniz
Bill Gates büyük serveti kadar sıkı dostluklarıyla da ünlü olmuş durumda. Warren Buffet gibi güçlü olduğu kadar zeki de dostları olan Gates, bu durumdan oldukça da memnun. Kariyeri boyunca birçok partnerle ortaklık yapan Gates, kimi zaman bu ortaklıklardaki ikinci patron bile olmuş. Ama bundan hiçbir zaman gocunmamış, tam aksine o günleri gurur ve mutlulukla anıyor. Zira, bu ortaklıklar ve projeler sayesinde yeni fırsatlarla tanışan, yolunu şekillendiren Gates, bugün olduğu yere o kişiler sayesinde geldiğine inanıyor. Karşınıza çıkan başarılı girişimcilerden birkaç şey öğrenmek sizi zayıflatmaz, tam aksine güçlendirir. Gelecekte başarılı ortaklıklar kurabileceğiniz dostlar edinin, unutmayın ki ortaklarınız sadece bugün değil, gelecekte de ihtiyacınız olduğunuzda yanınızda durabilir.
Mutlaka okuyun: Zenginler Arkadaşlarını Nasıl Seçiyor?
3- Liseden mezun olur olmaz her ay binlerce lira kazanmaya başlamayacaksınız
Dürüst olalım, liseden mezun olur olmaz her yıl yüzbinlerce lira kazanmayı beklemek pek gerçekçi değil. Bu yüzden, eğer pembe hayallerle yaşıyor, iş hayatına atıldığınız anda çok para kazanmaya başlamayı bekliyorsanız gerçeklerle yüzleşmeniz gerekiyor. Kendinizi ne kadar eğitirseniz eğitin, kaç diplomanız olursa olsun, iş tecrübesine her zaman ihtiyacınız olacak. Bu yüzden, kariyeriniz yükselişe geçsin istiyorsanız tecrübe de edinmeye odaklanmalısınız. Piramidin üst basamaklarına alt basamaklardan tırmanarak gitmekten başka bir çareniz yok ne yazık ki.
Sırf işletme konusunda lisans yaptınız diye kimse size uluslararası bir şirketin CEO koltuğunu teklif etmeyecek. 21. Yüzyılda gençlerin sahip olduğu en büyük yanılgılardan bir tanesi, lisans eğitimiyle tecrübeyi karıştırmak. Evet, elbette çalıştığınız disiplin hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olmak, bir bakış açısı kazanmak ve ufkunuzu genişletmek için üniversite okumalısınız. Ama bu üniversite diploması, bir yöneticinin yapması gereken her şeyi yapabileceğiniz anlamına gelmiyor ne yazık ki. Birçok üst düzey yönetici, oldukları yere zor durumlarda verdikleri kararlar, çalıştıkları şirketi bir adım ileri taşımaları, doğru zamanda doğru hamleleri yapmaları gibi adımlarla geliyorlar. Tüm bunlarıysa lisans eğitimlerine değil, yıllarca süren çalışmayla kazanılmış tecrübelerine ve içgüdülerine borçlular.
Bir gün bir şirketin CEO’su olmayı hayal ediyorsanız bilmeniz gereken birkaç şey var. İlki, bu pozisyonun size verilen değil, hak edilerek kazanılan bir pozisyon olduğu. Ya kendi şirketinizi kuracak, sektörde bir yer edinmek için çabalayacak, gecenizi gündüzünüze katacak ve sonunda başarılı bir şirketin CEO’su olacaksınız ya da bir şirkette giriş seviyesinden işe koyulup, elinizden gelenin en iyisini yaparak kendinizi çevrenizdekilere ispatlayacak, basamak basamak yükseleceksiniz.
Mutlaka okuyun: Üniversite Diplomanız Neden Çok Önemli Değildir?
4- Kendi kendinizin patronu olmadan öğrenemeyeceğiniz şeyler vardır
Bill Gates’i bu günlere getiren en önemli adımlardan birisi de Gates’in çok küçük bir yaştan beri kendi kendinin patronu olması. Ne kadar erken ipleri kendi elinize alırsanız, o kadar çok gelişmeye ve ilerlemeye vaktiniz olacaktır. Başarınız üzerinde tam kontrol sahibi olmak ve tüm dizginleri elinizde tutmak düşündüğünüzden daha büyük bir sorumluluktur. Bir başkasının altında çalışırken başarısızlığınızı başkalarına yıkmak daha kolaydır, size verilen komutların yanlış olduğunu, sizin sadece emir eri olarak bunları uyguladığınızı, size gerekli ortamın sağlanmadığını, yanlış hamlelerin yanlış zamanda yapıldığını… Kendinizi teselli etmek için söyleyebileceğiniz birçok şey, başarısızlığınız için uydurabileceğiniz birçok farklı kılıf vardır. Kendi kendinizin patronu olduğunuzdaysa başarısızlığınızın yegane sorumlusu sizsinizdir. Bu, kişisel gelişiminiz açısından benzeri bulunmayan bir farkındalık duygusu verir, hareketlerinizin sonuçlarıyla karşı karşıya kalmak zorundasınızdır.
“Eğer kendi hayallerinizi inşa edecek cesarete sahip değilseniz kısa bir zaman sonra kendinizi bir başkasının hayallerini inşa etmek için çalışıyor halde bulursunuz.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: Girişimciliğin Olmazsa Olmazı: Cesaret
5- Hatalarınızdan dolayı yakınmaktan vazgeçin, dersinizi alın ve yolunuza devam edin
Kendi hatalarınız için başkalarını suçlamanın kime ne yararı var ki? Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz? Hatalarınızın tek sorumlusunun siz olduğunuzu en kısa zamanda fark etmelisiniz. Bir problem varsa, bunun sorumluluğunu üstlenmeli, suçu başkalarına atmaya çalışmamalısınız. Suçluluk duygusundan kaçmak için hatalarınızın faturasını başkalarına kesmek hiç profesyonel bir davranış olmadığı gibi, kişisel gelişiminiz açısından da hiç umut vadetmiyor.
Yaptığınız hatalara olan bakış açınızı değiştirmek, hatalarınızı kabullenme sürecini kolaylaştırmakta size yardımcı olabilir. Yanlışlarınıza sicilinize leke süren utanç tabloları şeklinde bakmak yerine bir şeyler öğrendiğiniz tecrübeler olarak bakmalısınız. Aynı duruma düştüğünüzde bir dahaki sefer ne yapmanız gerektiğini, hangi adımları atacağınızı ve nelerden kaçınmanız gerektiğini görecek, geçmişinizden ders alarak geleceğe daha emin adımlarla ilerleyeceksiniz. Unutmayın ki tarih tekerrürden ibarettir, çok büyük bir ihtimalle gelecekte bir gün yine aynı koşullar içerisinde kalacaksınız, ama bu sefer doğru olanı yapma fırsatınız olacak, ne yapmanız gerektiğini bileceksiniz.
“Eğer hata yaptıysanız, anne babanızı, arkadaşlarınızı, patronunuzu suçlamaktan vazgeçin. Yaptığınız hatalar için mızıklamayın, onlardan ders alın.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: Başarılı Girişimciler Neden Bahanelere İhtiyaç Duymazlar?
6- Kendinizi inandığınız şeylere adayın, tutkulu olun
Hangi girişimciyle konuşursanız konuşun, bu tavsiyeyi duyacaksınız. Gerçekten sevdiğiniz, inandığınız, içinizdeki ateşi yakan şeyi bulun ve bunun uğruna çalışın. Yaptığınız şeyi sevmeden bir hayat geçmez, bunu unutmayın. İşinize tutkuyla bağlı olduğunuzda, yaptığınız şeyin dünyayı değiştireceğine inandığınızda işte geçen saatler sizi eskisi kadar rahatsız etmeyecektir. Tam aksine, çok çalışmak zorunda olduğunuzu hissettiğiniz için değil, yapmak istediğiniz için yaptığınız bir şeye dönüşecektir. Bu sayede işiniz hayatınızın bir parçası haline gelecek, sabahları uyandığınızda ayaklarınız geri geri gitmeyecek, tam aksine işe koyulmak için heyecan dolu olacaksınız!
Çok başarılı olmuş kime bakarsanız bakın, hepsinin ortak yönünün işlerini sevmek oldğunu görürsünüz. Onlarla sohbet ettiğinizde sizi şaşırtırlar, sanki oldukları noktaya çok kolay gelmiş gibidirler, geçtikleri yoldan bıkkınlık ve öfkeyle değil, mutluluk ve minnettarlıkla bahsederler. Çünkü yaptıkları iş, onlar için sadece bir iş değil, kimliklerinin bir parçasıdır. Eğer şu an yaptığınız işi stresli ve zor buluyor, sabahları ofise gitmek istemiyor, fazladan bir saat çalıştığınızda kendinizi hapse tıkılmış gibi hissediyor, mesai bitimi yaklaştığında kendinizi sürekli saate bakarken buluyorsanız, ne yazık ki yanlış işi yapıyorsunuz. Bu dünyada başarılı olmanın bir kuralı vardır, ya sevdiğiniz işi yapacaksınız, ya da yaptığınız işi seveceksiniz.
Mutlaka okuyun: Gerçekte Ne İş Yapmak İstediğinizi Anlamanıza Yardımcı Olacak 7 Öneri
7- O üniversite veya bu kolej değil, en iyi okul tecrübedir
Kaç kitap okuduğunuz, kaç sınava girdiğiniz, kaç okuldan mezun olduğunuz ve evinizdeki duvarınızda kaç diploma asılı olduğu hiç fark etmez. En iyi üniversitedeki en başarılı hoca bile sizi gerçek hayatta bekleyen problemler için hazırlayamaz. Evet, eğitim çok önemlidir, zira iyi bir eğitim almadan gerçek hayatta karşınıza çıkan problemlerle baş etmenizde size yardımcı olacak bakış açısını, perspektifi, analitik düşünce biçimini öğrenemezsiniz. Ama diğer bir yandan, gerçek hayata baktığınızda, işinizde bir şeyler öğrenip sınava girmeyeceksiniz, patronlarınız sizi quizlerle ve sınavlarla test ediyor olmayacak. Gerçek hayatta yapılması gerekeni yapmadığınız takdirde sınavdan düşük not alıp bir sonraki sınavda telafi edemeyeceksiniz. Eğer gereken çabayı göstermezseniz, kovulursunuz. Bu kadar basit.
Bu yüzden de, zor durumlarda ne yapmanız gerektiğini öğrenmeli, insan ilişkilerinde uzmanlaşmalı, doğru şeyleri doğru yerlerde, kime nasıl söyleyeceğinizi bilmeli, ılıman ama güçlü bir davranış biçimi edinmeli, en önemlisi; elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız. Tüm bunları bir okulda, ders kitabından öğrenemezsiniz. Yıllarınız çalışarak geçtikçe çevrenizden, patronunuzdan, rakiplerinizden ve iş arkadaşlarınızdan öğreneceksiniz. Kendinizi istediğiniz kadar eğitin, hiçbir şey iş hayatında edineceğiniz tecrübenin yerini tutmayacaktır.
“Öğretmeninizin sert olduğunu düşünüyorsanız, işe girip patronunuzla tanışana kadar bekleyin. O zaman tekrar konuşalım.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: İş Hayatında Zor Yoldan Öğrenmek İstemeyeceğiniz Dersler
8- Nerdlere karşı nazik olun
Sınıf arkadaşlarınızın nerd olarak tanımladığı sessiz sakin tipler genellikle o sınıfta en çok çalışan, en başarılı ve en azimli olan tiplerdir.
Eğer bu tarz kişilere kötü davranıyor, ağzınıza geleni söylüyorsanız, kaderinizi şansa bırakıyorsunuz demektir. Çünkü gelecekte bu nerdlerden birinin altında çalışabilir, onlardan birisinin katıldığı bir iş görüşmesine gidebilir, hatta birinin kurduğu şirkette çalışmak isteyebilirsiniz.
O gün geldiğinde karşınızdaki kişi size şöyle bir bakıp “Hayır, onu bu şirkette istemiyorum.” dediğinde, verecek çok da bir cevabınız olmayacaktır. Gerçekten hala işi kapma şansınız olduğunu düşünüyor musunuz?
“Nerdlere iyi davranın. Büyük ihtimalle gelecekte sizin patronunuz olacaklar.” Bill Gates
9- Televizyonda gösterilenlerin gerçeği yansıtmadığını kabullenin
Televizyon programlarında izleyiciye sunulan parıltılı yaşamları izlerken saatler geçirmekten ve bunların gerçek hayatlar, gerçek hikayeler olduğunu düşünmekten vazgeçin. Hayır, hiç kimse sekreter olarak girdiği şirkette kazara CEO’yla tanışıp evlenerek birden zengin olmuyor. Hayır, sadece bir toplantıda görüşünüzü savunduğunuz için hiç kimse sizi normalde 10 yıl sonra ulaşabileceğiniz bir seviyeye terfi ettirmeyecek. Gerçek hayat, televizyonda sunulan şovlarda anlatılanlardan çok daha zor ne yazık ki. Gerçekten başarılı olan insanlarsa dizilerde anlatıldığı gibi kafelerde oturup arkadaşlarıyla dedikodu yapmıyorlar. Tam tersine, bütün gün çalışıyor, gecelerini gündüzlerine katıyor, kimi zaman kendi özel hayatlarından ödün vererek yükselmeye çalışıyorlar.
Bu yüzden lütfen, dizilerde ve filmlerde anlatılan parıltılı dünyanın hayallerine kapılarak gelecek planlarınızı buna göre yapmayın. “Nasılsa terfii aldıktan sonra bol bol boş zamanım olacak, dizilerdeki patronlar hiç çalışmıyor nasılsa” gibi anlamsız tesellilere kapılmayın. Gerçekle senaryonun ayrımını yapmayı bilmelisiniz.
“Televizyonda anlatılanlar gerçek hayatı YANSITMAZ. Gerçek hayatta hiç kimsenin kafede saatlerce dedikodu yapacak vakti yoktur, kahvenizi alır ve işe gidersiniz.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: Televizyon İzlemeyi Bırakmanız İçin 11 Neden
10- Hayat adil değildir ve hiçbir zaman olmayacaktır
Bill Gates’ten öğrenilecek en acımasız derslerden biri, hayatın adil olmadığı olsa gerek. Gates’e göre, bazen ne kadar çok çalıştığınız ve çabaladığınız fark etmez, işler istemediğiniz şekilde gidebilir, hem de hiçbir hata yapmamış olsanız dahi. Bazen, bazı şeyleri kontrol edemezsiniz. Kimi zaman yolunuza çıkan engellere takılıp düşeceksiniz, ama bu normal. Gates’e göre önemli olan, kalkıp yolunuza devam edebilmek.
Evet, hayat adil değil. Tam tersine hayat dediğimiz yolculuk, testlerle, oyunlarla, risklerle dolu. Eğer her düştüğünüzde orada kalıyor, birisi sizi çekip çıkarana kadar içine düştüğünüz delikte halinize hayıflanıyorsanız başarılı olmayı hak etmiyorsunuz demektir. Gerçek savaşçılar düşmenin de yarışın bir parçası olduğunu ve hedefe ulaşana kadar her düştüklerinde kalkmaları gerektiğini bilirler.
“Hayat adil değildir. Buna alışın, yolunuza bunu bilerek devam edin.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: Başarılı Girişimcinin Gizli Silahı: Azim
11- Risk almaya hazır olun
Bir girişimci olmak istiyorsanız, önünüzdeki yıllar boyunca yapacağınız işin kumar oynamaya çok benzer olacağını kabullenmeniz gerekir. Bir girişimci şirketinin tutunup tutunamayacağından hiçbir zaman emin değildir, bu açıdan bir şirket kurmak, kumar oynamaya çok benzer. Tek fark, şirket kurarken stratejiler ve planlar yaparak gelecek başarınız için daha güçlü bir altyapı oluşturma imkanınız olmasıdır.
Bill Gates’e göre, risk almak sadece girişimcilerin değil, herkesin yapması gereken bir şeydir. Sadece şirket kurarken değil, hayat boyunca karşılaşılan belirsizliklerde her zaman emin olduğunuz yolu tercih etmek sizi başarıya götürmeyebilir. Eğer hedefinize ulaşmak istiyorsanız, bazen risk almayı bilmeli, bazı şeyleri feda etmeye hazır olmalısınız.
Başvurduğunuz pozisyonlardan red alabilirsiniz… Projeleriniz patronlarınızdan kabul görmeyebilir… Bunlar olağan şeylerdir, günün sonunda cesaretinizi toplayıp, yolunuza devam edebilmelisiniz. Eninde sonunda bir şirket sizi işe alacak, bir projeniz kabul edilecektir.
“İş dünyası çok az kuralı, ama çok fazla riski olan bir para oyunundan başka bir şey değildir.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: Her Girişimcinin Alması Gereken Riskler
12- Başarıya kısa yoldan ulaşmaya çalışmayın
Bill Gates’e göre başarı ASLA kısa yoldan elde edilemez. Bill Gates ve Paul Allen Microsoft’u kurduklarında geleceklerinden hiç de emin değillerdi, ama sabırla uğraşarak çalışarak karşılaştıkları engelleri aşmayı başardılar ve yıllar süren emeklerin ardından şirketlerini bugün olduğu yere getirdiler.
Bu, başarının kısa yolla elde edilemeyeceğinin en açık örneği. Bir imparatorluk kurmak zaman ister, emek ister, hayatınız boyunca fedakarlıklar yapmanız gerekir, pes edemezsiniz. Bir günde milyarder olunsaydı herkes olurdu değil mi?
“Başarıya giden yoldaki anahtar ne kadar sabırlı olduğunuzdur.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: 7 Adımda Uzun Vadeli Düşünmek
13- Kendinizle gurur duyun
Birçok insanın özgüveni yeterince güçlü değildir. Kendilerini idolleri kadar zeki, yetenekli, çekici bulmazlar. Kendi kendilerine öfkelenirler, bu güvensizliğin onları kendilerinden şüpheye düşürmesine izin verirler.
Bu gibi anlarda fark etmeniz gereken şey, herkesin kendine has olduğudur. Her bir kişinin kendine özel yetenekleri, güçlü yönleri ve elbette zayıflıkları vardır. Kendinizi olduğunuz gibi kabullenmek, başarılı olmak istiyorsanız atmanız gereken ilk adımdır. Kendinizden şüpheye düşerek ancak belli bir yere kadar ilerleyebilirsiniz. Kendinizle gurur duymalısınız ki, yaptığınız işle de gurur duyun. Günün sonunda, siz kendinize ve yaptığınız işe inanmıyorsanız eğer, kimden inanmasını bekleyebilirsiniz ki?
“Kendinizi başkalarıyla karşılaştırmayın. Bunu yapmak, yalnızca kendinizi aşağılamanıza sebep olacaktır.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: Nasıl Motive Olunur?
14- Her zaman alçak gönüllü olun
Başarının hayalini kurmak ve başarılı olduğunuzda hayatınızın nasıl olacağını düşlemek güzeldir, evet. Ama diğer bir yandan, hayallerinizin büyüsüne kapılır ve muhteşem olduğunuzu, hep bu kadar başarılı olacağınızı düşünmeye başladıysanız o zaman tehlike çanları çalıyor demektir.
Hayat bir döngüye benzer, tahmin edilemez ve bilinmeyenlerle dolu olması onu bu kadar heyecanlı yapar. Aynı zamanda, bilinmeyenlerle dolu olması bir anlama daha gelir, bir gün zirvedeyken, ertesi gün diplerde olabilirsiniz. Bu yüzden alçak gönüllü olmak, nereden geldiğinizi hatırlamak ve buna göre yaşamak her zaman için en akıllıca seçim olacaktır.
“Başarı, sinsi bir öğretmendir. Zeki insanları, hep başarılı kalacaklarına inandırarak, asla yenilmeyecekleri gibi bir yanılgıya sürükler.” Bill Gates
Mutlaka okuyun: İyi Liderliğin Düşmanı: Ego
15- Hayata pozitif bakmayı öğrenin ve öğrenmeyi sevin
Bill Gates başarılı bir girişimci olmasını aynı zamanda hayata karşı olan bakış açısına da borçlu. Bu günlere gelene dek geçen yıllarda her girişimci gibi Gates de memnuniyetsiz müşterilerle baş etmek zorunda kaldı. Onu diğerlerinden ayıran şeyse gelen eleştirilere karşı negatif bir tutum takınıp savunmaya geçmek yerine, bunları kendini ve şirketini geliştirmesi gereken zayıf noktaları olarak görmeyi tercih etti ve bu yönde bir adım attı.
Eleştiri, oldukça hassas bir konu kültürümüzde. Eleştirildiğinizde objektif kalarak kendini geliştirmeye odaklanmak her yiğidin harcı değil. Çoğunluk, negatif eleştirilere karşı saldırgan bir tutum sergilemekle, hevesini kaybedip pes etmek arasında gidip geliyor…
Ama aslında eleştirinin doğasında bu yok. Tam tersine, müşterinizin neyden memnuniyetsiz olduğunu bilmek, oldukça büyük bir fırsat, zira sorunu çözüp hatalarınızdan ders çıkararak bunu gelecekte kendinizi geliştirmek ve güçlenmek için kullanabilirsiniz. Bu sayede geçmişinizdeki zayıf yönleriniz artık sizin için bir avantaja dönüşecektir.
“En mutsuz müşterileriniz aslında size çok şeyi öğretecek olan kaynaklardır.”
Mutlaka okuyun: Müşteri Geri Bildirimleri İşiniz İçin Neden Bu Kadar Önemli?
16- Başarınızı başkalarıyla paylaşmayı unutmayın
Bill Gates’in başarıya dair verdiği son tavsiyeyse bu başarıyı başkalarıyla paylaşmayı unutmamanız gerektiği. Okula ilk başladığınız günü düşünün. Ne kadar korkutucu olduğunu. Hiç tanımadığınız bir ortamda, tanımadığınız insanlarla, ilk defa deneyimleyeceğiniz bir süreç sizi bekliyordu. Aslında yeni bir iş kurmak veya yeni bir pozisyonda işe başlamak da böyle bir şey! Her yeni girişimci için, yeni bir şirket kurmak çok zorlayıcı bir süreç demek. Sizi bekleyen uzun iş günleri, karşınıza çıkacak maddi manevi birçok engel, rakipleriniz, içerisinde olduğunuz sektörün dezavantajları derken, motivasyonunuzu kaybetmek ve başlamadan pes etmek çok olası. Tam da bu yüzden, başarılı bir girişimci tecrübesini ve birikimini yeni girişimcilerle paylaşmalı, onlara güç, cesaret, motivasyon vermeli, yeri geldiğinde bu genç dimağların akıl hocası olmalıdır. Nasıl mutluluk paylaştıkça çoğalıyorsa başarı da paylaştıkça çoğalır, unutmayın.
“Gelecek yüzyıllara baktığımda emin olduğum tek bir şey varsa o da şu: bizi yönetecek olan liderler, diğerlerine güç veren, onları da arkalarından götürenler olacak.” Bill Gates
Kısaca özetleyecek olursak…
Bu yazımızda size, Bill Gates’in bugüne dek verdiği konuşmalardan, röportajlardan, attığı tweetlerden, yazdığı yazılardan ve benzeri birçok kaynaktan başarı tavsiyeleri derledik. Elbette bunların hepsini bir günde, bir ayda, hatta bir yılda yapamazsınız, ancak zaten önemli olan da bu önerileri en kısa zamanda uygulamaya koymak değil, bu uğurda çalışmaya başlamak.